Bölüm 6: İddia

659 87 15
                                    

İyi okumalar:)

...

Aisha Ellie Krista:

Sabahki ilk ders harika geçmişti! Profesör Alfonso gerçekten harika bir öğretmen. Ve elbette İsis ve Adrian sayesinde sınıfta çok yalnız hissetmedim. Hehehe~

Zaten başrol oldukları için onlarla yıllardır tanışıyormuşuz gibi hissediyordum.

Ve bu günkü ikinci dersimiz binicilikti. Birinci sınıfların binicilik derslerinden farklı olarak çok daha büyük bir alanları ve daha büyük atları vardı.

Elbette önceki hayatımda at binmeyi de öğrenmiştim.

Ha-Hayır bunun Diriliş Ertuğrul izlediğim için öğrenmedim!

Sebebi gençken Spirit filmini izleyip at binmenin ne kadar harika olduğunu düşünmemdi. Bunu denemek istedim ve o zamandan beri en sevdiğim hobilerimden biri oldu.

Şimdi bu büyük ve geniş alanda özgürce at binebilirim!

Adrian ve İsis hazırlanmış, atlarıyla yanıma gelmişlerdi:

( İsis) " Leydim eğer isterseniz atımı sizinle paylaşabilirim. Kendinizi zorlamayın."

İsis'e sinsi bir gülüş atıp bir anda atıma biniverdim. Bana şaşkınlıkla bakan İsis ve Adrian da çok geçmeden kendi atlarına bindiler:

( Adrian) " Anlaşılan Aisha'nın yardımına ihtiyacı yok İsis."

( İsis) " Gerçekten de her konuda bir dâhi olmalısınız leydim."

( Aisha) " Hehehe~ bu doğru. Peki yarış yapmaya ne dersiniz bakalım?"

( Adrian) " Ödül ne olsun?"

Adrian cidden senin hakkında ciddi şüphelerim var! Gerçekten de başrol müsün acaba?!!

( İsis) " Şey sanırım bir ödül olursa daha eğlenceli olur. Yine de bir Leydiye karşı yarışmak doğru mu bilemedim."

Bu da beni diğer kızlarla bir tutuyor! Hey ben o porselen bebek leydilerinizden değilim! Türk ruhu var ulan bende!!

( Aisha) " Hah! Pekâlâ hadi yarışalım! Kaybedenler kazananın bir dileğini yerine getirecek. Bu dilek ne olursa olsun hemde!"

( Adrian) " Kabul!"

( İsis) " O hâlde hadi başlayalım!"

....

Ne mi oldu? Atlarla yarışa başladıktan sonra çitlerin sonuna gelmiştik. Normalde geri dönmemiz gerekirdi ancak Adrian malı çitten atlayıp devam etti! Yetmezmiş gibi İsis'de peşinden gitti!

Elbette başrollerin ölmesine izin vermeyeceğim için ben de peşlerine düştüm!!

( İsis) " ADRİ- DR- DAHA FAZ- İLHER- GİTME!! ( Adrian dur daha fazla ileri gitme.)"

( Adrian) " DAHA ÇOK YOL-MZ VAR!! ( Daha çok yolumuz var.)"

( Aisha) " ADRİ- MAL MIS-N DR- ARTK-!!  ( Adrian mal mısın dur artık.)"

( Adrian) " KORK- SANI- GER- DÖN-N!! ( Korktuysanız geri dönün."

( Aisha) " BANA BİR DA- KORK-K DEME!!! ( Bana bir daha korkak deme.)"

Ormanda bayağı bir ilerlemiştik. Ve sonunda atlarımızı dinlendirmek için bulduğumuz göl kenarında mola verdik. Kim mi kazandı?

Ayıpsınız tabi ki ben!

Masmavi bir göl, güneşli bir gün ve çimenlerde açan sarı sarı çicekler. Ahh ne mükemmel bir manzara. Hem de yanımda onlardan bile güzel olan iki başrol....

Romantik Roman Dünyasında Bir Türk!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin