12. Bölüm : Eski Dost

17 4 3
                                    

Annemin kollarından ayrıldım. Daha doğrusu annem bıraktı. Arkasını döndü ve kapıyı kapatıp çıktı. Öylece donup kaldım. Bari veda etseydi? Son kez.. Gerçi bu bir veda mıydı ki? Nereden bilebilirdim.

Annemin bu belirsiz tavrını kafaya takmamaya karar verdim. Ne de olsa haksız olan oydu, ne olmuştu da ona birden kanım ısınmıştı? Telefonumda gezinmeye başladım. Yaklaşık 10 dakika sonra valizin tekerleklerinden gelen o rahatsız edici ses duyuldu. Kapıyı açtığımda gördüğüm manzara, kocaman bir valiz, saçları dağılmış annem, ve merdivenlerin altında bekleyen babam. Muhtemelen valizini taşımasına yardım edecekti fakat amacı öyle olsaydı yukarıya çıkardı. Annem arkasını döndüğünde göz göze geldik. Ne yapacağımı bilmediğimden gülümsedim. O ise mimik oynatmadan önüne döndü ve basamakları ağır ağır inmeye başladı. Annemde yaklaşık 10 dakika içinde ne değişmiş olabilir, az önce bana sarılan o değil miydi? Belirsizlik, belirsizlik, belirsizlik. Ne dolapların döndüğü gram umrumda değildi fakat tüm bu yaşadıklarımızı kaldıramıyordum.

...

Aradan yaklaşık 1 saat gibi bir süre geçmişti, annem evi terk etmişti ve babam da onu öylece izlemişti. Ben odamdayken bir şeyler mi oldu diye düşünmeden edemiyordum. Babam şimdi ise salondaki koltuğa uzanmış maç izliyordu. "Nasıl bu kadar rahatsın baba, şokunu atlatmak bu kadar kolay mı?" dedim babama sert bir ses tonuyla. Babamın koyu gözleri üzerime çevrildi. "Hep annene çektin Simay, bir özelliğin de bana çekseydi inan akıllı olurdun." dedi babam memnun olmadığını belirten bir imayla. "Evet, sırma saçlarımı zeytin gözlerimi hepsini annemden aldım baba. Hiç sana benzemek istemedim. Öyle de oldu zaten. Huyum da suyum da annemle aynıdır benim, bunu kabullenememen beni de kabullenememen anlamına gelir. Söylesene, ben doğmadan önce annemin karnında ölen ablam Vera'dan haberim yok mu zannediyorsun?" cümlemi bitirir bitirmez güldüm. Babamın şaşkınlığıyla yüz yüzeydim. "Simay, sen ne saçm-" dediğinde babamın sözünü kestim ve "Benden ne kadar daha saklayacaktınız? Baba ben liseye gidiyorum, liseye. 18'imi bekleyecek neyim kaldı şurada? Annem anlattı bana biliyor musun? Sana kalsa bu sırrı mezara götürecektin." dedim sinirli bir şekilde. "Simay bak, kaldıramazdın. Hep kardeşin olsun istedin. Sana nasıl açıklayabilirdim?" dedi babam. "Kaldıramazdım, ha? Sence bunlardan daha mı ağırdı, baba. Annemin evi terk etmesi, başka bir adamdan çocuğu olması, göz göre göre seni aldatması, boşanmanız, benim alt üst olan psikolojim, üstüne daha ekleyeyim mi? Sence bunlardan ağır mı!" diye bağırdım babama. Sinirden gözlerim dolmuştu.

"Bağırma bana Simay. Çok istiyorsan annenin yanında kalmayı seçseydin, o pis herife baba deseydin kardeşini kucağına alsaydın yapsaydın Simay! Beni neden seçtin o zaman?" dedi babam. Haklıydı. Kendi sorunlarımı babama yüklüyordum. Çok mu abartmıştım? "Hatalı olan annemdi. Tamam, haklısın. Annemi de seçebilirdim. Ama seni seçtim ben." dedim babama alçak bir sesle. Babam yanıma yaklaşıp beni kollarının arasına aldı. Baba güveni. Annemi şimdiden özlüyordum. Yokluğunu kaldıramıyordum. Nefesimin daraldığını farkettim fakat tiz bir çınlama sesi ile çoktan gözlerim kapanmıştı.

...

Zorlukla göz kapaklarımı araladığımda yatağımın içindeydim. Etrafa bakındım, babam burada değildi. Ağır hareketlerle yerimden doğruldum. Komidinimde duran telefonumu elime aldım ve tuş kilidini girerek telefonu açtım. Whatsapp yeni bildirim. Merakla gelen mesajın üstüne tıkladığımda babamla olan sohbet ekranımız belirdi. Babam bana bir mesaj yazmıştı. Üstelik yeni değildi. Mesajda şunlar yazıyordu : "Simay iş yerinde acil bir durum oldu, gitmem gerekti kızım. Bir saate döneceğim. Uyanınca beni arar mısın? Aklım sende kalmasın." sesli arama tuşuna basıp babamı çaldırdım. Babam aramayı reddetti. Sanırım meşguldü ama en azından uyandığımı anlamıştı ve aklı bende kalmayacaktı. Daha sonra Baran'dan da bir mesaj ekranıma düştü.

Geçmişin Kaderi | 💌Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin