Oy vermeyi ve Yorum yapmayı da unutmazsanız çok,çok mutlu olurum.<<<3
Keyifli okumalar dilerim ✨
~Kardeş bilekliği~
~5 sene öncesi...
11 Temmuza saatler kala,yazın güzel günlerinden biriydi o gün.Hayat bir yıldan uzun süredir yattığı akıl hastanesinde eskiden baş hekimin olan fakat sonradan onun için hazırlanmış odasında,yatağının üstünde bağdaş kurarak oturmuş resim yapıyordu.
Odasındaki her şeyin bembeyaz olduğu gibi üstündeki kısa kollu tişört ve rahat geniş pantolon da beyazdı.Giysilerine zıt olan siyah saçları ise oldukça düzgün bir şekilde iki yanına dökülmüştü.
Eskiden olsa ne odası ne de üstü bu kadar düzgün ve temiz olmazdı.Saçları dağınık,kıyafetleri ise dizine kadar gelen beyaz ama beyazlığını kaybederek yıpranmış hastane giysisinden oluşurdu.Şimdi ise her şey fazlasıyla düzgün ve temizdi,sadece Hayat için değil tüm hastalar ve hastane odaları için bu değişiklik geçerliydi.
Çünkü müdürü ve birkaç doktoru kovulmuş,onların yerine Fransa'dan gayet eğitimli ve işinde düzgün olan doktorlar gelmişti.
Bunların hepsini yapan kişi ise herkesin Çağlar olarak tanıdığı Polat'tı.
Onun sayesinde sadece Hayat değil diğer hastalar da yavaş yavaş iyileşmeye başlamıştı.Aralarında iyileşmesi zor olan hatta imkansına beraber olan hastalar da vardı elbet ancak şuan için en zoru Hayat gibi görünüyordu.Doktorlar öyle söylemişti.
Bu yüzden birkaç hafta sonra sıkı tedavi dönemine girecek,her şey bir aylık tedavinin sonunda belli olacaktı.Eğer beyni tedaviye tepki verirse akıl hastane süreci birkaç ay daha devam edecek sonradan eve bırakılacaktı.Ama olurda beyni tedaviye tepki vermezse artık gerçekten de düzelmesi imkansız olarak kalacaktı.
Diğer hastalar için yapılmayan ama Hayat'a özel olan birkaç şeyden biri de o tedaviydi.Çünkü diğerlerinin ihtiyacı yoktu.Ama Hayat'a özel olan şeylerden bir diğeri doktoruyla odalarının karşı karşıya olmasıydı.Tabii bir de odasının köşesinde duran piyano,gitar ve renkli kalemleri ile resim kağıtları.Polat her birini özenle seçerek Hayat için almıştı.Çünkü biliyordu Hayat resim yapmayı da gitar ve piyano çalmayı da çok seviyordu.
Oysa her şey bittiğinde aldığı tedavilerin yan etkisi olarak onlardan soğuyacaktı.
Ama şimdi için ona eni iyi gelen şeylerden biri buydu.Resim yapmak.
Yatağının diğer ucuna rengarenk kalemler,kalem kutuları dökülmüşken onların arasından seçtiği mavi kalem vardı parmaklarının arasında.Çünkü resimlerini yaptığı tek kalem rengi buydu.Mavi.
Hayat için iyi de kötü de her şey maviden oluşuyordu.Boğulmaktan korkuyordu;Deniz maviydi.Gökyüzünü özelliklede gündüz gökyüzünü çok seviyordu;O da maviydi.
Ve en önemlisi,şimdiye kadar hiç kimsenin yanında olmadığı kadar yanında olan,kimsenin anlamadığı kadar onu anlayan kişiye baktığında gözlerinde gördüğü renkdi bu.
Çağlar yani Polat'ın gözleri maviydi.
Hayat'ın dünyası olan resimleri de Polat'ın göz bebekleri gibi sadece mavi renkten ibaretti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖLGELERİN KAÇIŞI
Teen FictionSon yirmi yedi saniye. Zaman gelmişti, kulaklıktaki ses son kez konuşacaktı. "Sonuna geldik, küçük hanım," Alacağı canları düşündükce duyduğu memnuniyet, gözlerini daha da büyütüyor, gülüşü dudaklarını aşmaya çalışıyordu. "Cana can!" Sesi sert, anc...