Selam arkadaşlar, dersler başladı artık saat kaçta ve ne zaman yb atacağım belli olmaz 🤭
Secret Lovers yb henüz yazmadım ilham gelmiyor ama bu kurgunun olay örgüsü aklımda tamamlandı, bu yüzden bir süre sadece bu kurguyu yazabilirim, emin değilim.
Yorum yapmadığınız için teşekkür ederim çok iyisiniz 😆 (Birkaç yorumu çok görmeyin sevindirin bu kızı)
Keyifli okumalar 🧚🏻♀️💜
...
Taehyung
Sınıfa girince kimsenin yüzüne bile bakmayıp en arkaya oturmuştum. Başımdaki kapüşonumu indirmeden kulağımdaki kulaklığı çıkarıp çantama koydum.
İnsanların meraklı ve garip bakışlarının üzerimde olduğuna emindim, ne düşündükleri sikimde bile değildi. İsteyen istediğini düşünsün, bu kez kafaya takmayacaktım.
Ders bitiminde ben çantamı toplarken orta sıralarda oturan Minhyun ile göz göze geldik, bakışlarımı çekip işime odaklandım. Herkese kızgındım ve biraz da kırgın, kimseyle görüşmek bile istemiyordum. Bir süre yalnız kalmak iyi gelecekti bana. Kafamdaki düşüncelerle boğuşurken yanımda birilerinin olmasına gerek yoktu.
Yine kapüşonumu geçirip taktım kulağıma kulaklıkları. Tek omzumda taşıdığım çantamla hızlı adımlarla yürürken karşıma çıkan kişi durmama sebep oldu, Yoongi endişeli yüz ifadesini gizlemeye çalışarak yaklaştı "Taehyung...iyi misin?"
Bir de soruyordu...nasıl olabilirdim ki? O da zamanında benimle aynı şeyi yaşamıştı nasıl olduğumu en iyi bilen o olmalıydı. Omuz silkip yanından gidecekken tuttu kolumu, o konuşmadan ben konuştum "Yalnız kalmak istiyorum Yoongi, anla beni"
Elini kolumdan çekip başıyla beni anladığını belirterek yolumdan çekildi.
...
Dışarı çıktığımda bu kez de karşıma hiç beklemediğim birisi çıkmıştı; Soyul.
"Taehyung...biraz konuşabilir miyiz?" dedi ellerini çekinerek önünde birleştirirken. Tam reddedecektim kapıdan çıkan üçlüyü görünce onlarla karşılaşmak istemediğim için kabul edip hızlı adımlarla onunla birlikte yürüdüm.
Uzun bir süre Jin'i görmek istemiyordum, hatta sesini bile duymaya tahammül edemezdim sanırım. Çok fazla öfkeliydim, salak yerine konduğum için miydi yoksa ona olan sevgimin bu kadar fazla oluşu yüzünden miydi bilmiyordum, düşünmek de istemiyordum.
...
Önümdeki bardağı karıştırırken sessizce onu bekledim, umarım ne diyecekse kısa tutardı.
"Nasılsın?" bunu duymayı beklemiyordum. Bakışlarımı kaldırıp baktım yüzüne, ilgiyle yüzüme bakıyordu. O an duygularımı gizlemek istemedim "Hiç iyi değilim"
O ne söyleyeceğini düşünür gibi bekledikten sonra ben konuştum "Sen sormadan ben söyleyeyim...Jin sadece arkadaşım-"
"Yanlış anlama, bunu sormak için gelmedim. Açıkçası..." kaçırdı bakışlarını "Yorumları görünce...seni merak ettim, nasıl olduğunu merak ettim"
"Benim için endişelenmene gerek yok" gayet ciddi bir şekilde yorumları umursamadığımı ona inandırmak istedim "Kim ne demiş umrumda değil"
Yalandı...çok zor ve ağır geliyordu her şey.
O başını öne doğru sallarken ben masadaki telefonuma bakıp saati kontrol ettim. Sessizliği bozan yine o oldu "Eğer konuşmak istersen...bana her zaman yazabilirsin"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
More Than Friends • TaeJin
FanfictionBiz arkadaş olamayacak kadar aşık, arkadaştan öte olamayacak kadar yanlıştık. Biz geceleri birbirimizi arzulayan iki aptaldık... ✐ [13.11.2023 - 27.10.2024]