Sanırım bu fice aşık oldum 😭
Umarım düşündüğüm gibi devam edebilirim :")Keyifli okumalar 💜🧚🏻♀️
...
Kargalar bokunu yemeden zangır zangır titreyen telefonumla uyandım. Hâlâ gözlerim kapalıyken bu saatte kimin aradığını tahmin etmem çok sürmedi,
Baş belası arıyor...
Gözlerimi kısarak yazıyı okuduktan sonra açıp kulağıma götürdüm, boğuk çıkan sesimle sordum "Noldu?"
"Noldu mu? Böyle mi açıyorsun lan telefonumu? Biraz kibar ol"
Gözlerimi kapatıp tekrardan uyku moduna geçtiğimde telefondan yükselen sesle irkildim "Uyuma, Seul'deyim, bir saate ineceğim, gel beni al"
Uykumu bölmesine mi sinirlenmeliydim yoksa sebebine mi? "Jin derdin ne sabah sabah? Kendin gelsene oğlum beni niye arıyorsun, bir ay yurt dışında kaldın diye evinin adresini mi unuttun yoksa?"
Bunu söyledim diye dır dır etmeye başladı "Lan hiç mi özlemedin beni, bir aydır birbirimizi görmüyoruz, pankartla karşılamaya gelmeyeceksen neden arkadaşımsın?"
Yataktan yavaşça doğrulup neden yaşıyorum diye sorgulamaya başladım. Benden ses gelmeyince konuştu "Alo, orda mısın? Uyudun mu yoksa? Bak gelmezsen küserim haa?" çocuk gibi bir de küsmekle tehdit ediliyordum.
"Küser misin? Çok iyi olur yaa, bana uyar" sadece şaka yapmıştım ama hemen alındı "İyi tamam gelme Taehyung, ben tek başıma giderim eve-"
"Tamam tamam atarlanma hemen" gülüp başımı iki yana salladım, özlemiştim pisliği "Geliyorum"
...
İçerdekileri uyandırmadan çıkmayı planlarken bizimkilerin okul saati çoktan gelmişti. Annemin yemek hazırlamak için mutfağa geçtiğini hissettiğimde ben de mutfağa adımladım "Günaydın-"
Hızla irkilip kalbini tuttu "Ah Tae, korkuttun beni!"
Aşırı tepkilerine alışkındım, dolabı açıp bakındım hızlıca, o sormadan cevapladım sorusunu "Jin gelmiş, onu almaya gideceğim"
"Hmhm" deyip geçiştirdi, yüzü de asılmıştı hemen, bu tavrına karşı gözlerimi devirip bir şey almadan kapattım dolabı "Jin'e olan nefretinin sebebini öğrenebilir miyim? Ama lütfen dürüst ol anne"
Sert tavrım çekinerek bakmasına sebep oldu "Nefret demeyelim annem ona, sadece..." kendisi bile sebep bulamıyordu işte, tam konuşacaktım buna izin vermeden devam etti "Senden üç yaş büyük, sana yol gösteren bir abi olması gerekirken senden de çocukça davranıyor. Onunlayken hep başına bir şey geliyor, seni kötü etkilediğini hiç görmüyorsun-"
"Ben onunlayken mutluyum, daha önce de öyleydi şimdi de öyle" elimdeki montu giyerken kapıya doğru ilerledim "Lise yıllarımda babamla senin kavgalarından sonra okula gitmek cehennem gibi geliyordu. Bu boktan hayatıma Jin girdikten sonra ben hayattan zevk almaya başladım-"
Elindeki sebzeleri yıkarken suyu bir anda kapatıp bana döndü, sözlerim onu sinirlendirmişti "Boktan hayatmış, bu lafları da ondan öğrendin hep, eve hiç gelmeyişinin sebebi de o, bu mu hayattan zevk almak?" ıslak ellerini önlüğüne silip yaklaştı "Zekanla herkesi şaşırtan senin aklını karıştırdı. Mühendis, doktor, avukat olmak varken geleceği olmayan uyduruk bir meslek seçtin onun yüzünden. Hep sokakta çalgıcılık yaparak mı geçireceksin ömrünü? Bu gidişle kuru ekmek kemirirsin, evlenemezsin de"
Hiçbir şey demeden dinledim sadece, daha ne kadar ileri gidebileceğini görmek için sustum.
"Bari doğru düzgün para kazansan" yüzünü buruşturup ellerini açtı iki yana "O da yok, kazandığın üç beş kuruşu da onunla harcıyorsun. Yemin ederim paranı kızlara harcasan, sevgili yapsan, yiyip içsen daha az zoruma giderdi"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
More Than Friends • TaeJin
FanfictionBiz arkadaş olamayacak kadar aşık, arkadaştan öte olamayacak kadar yanlıştık. Biz geceleri birbirimizi arzulayan iki aptaldık... ✐ [13.11.2023 - 27.10.2024]