♣️TOKAT♣️
Kıvılcım sabah şiddetli baş ağrısıyla Ömer'in göğsünde gözlerini araladı. İlk önce nerede olduğunu algılayamadı başını kaldırıp baktığında uyuyan Ömer'i gördü. Elini başına götürerek doğruldu. Yatakta oturur vaziyete gelip dün olanları düşünmeye başladı.
"Defile... Ömer... Ömer'in adamı... Bıçak... Ağva'daki ev... Alkol... Ömer... ÖMER!!" Kıvılcım düne dair neredeyse her şeyi hatırlıyordu. Söyledikleri, Ömer'in söyledikleri... Öpüşmeleri... Sonra Ömer'e fırlattığı eşyalar...
"Off Kıvılcım" diyip başına vurdu. Ömer'i uyandırmadan yavaşça yataktan kalktı sessiz sessiz aşağıya indi. Salona baktığında tam anlamıyla her yerin her yerde olduğunu görür. Tam salondan çıkacakken telefon sesiyle durdu. Ses koltuğun üzerinde ki ceketten geliyordu. Koltuğa yaklaşıp ceketi eline alır ve cebinden telefonu çıkarır. Arayan yıllarca Tamer'in yanında çalışmış ve Ömer'e aşık olan Görkem'di
"Ooo hanımefendi hala peşini bırakmamış demek" arama sonlanınca bildirimler düşmeye başladı. Kıvılcım ilk önce arkasına bakar Ömer'in gelmediğinden emin olunca göz ucuyla bildirimleri bakmaya başlar. Birkaç defa babası aramış 6 kerede Görkem aramıştı.
"Yuh be açmıyorsa bir işi var demek ki ne diye diretiyorsun kardeşim"
"Kıvılcım?" Ömer'in sesiyle Kıvılcım yerinde sıçradı ve arkasını döndü
"Ayh Ömer korkuttun beni ne diye sessiz sessiz geliyorsun hain gibi?"
"Ne yapıyorsun sen telefonumla"
"Ne yapıcağım senin telefonunu" Kıvılcım telefonun tekrar çalmasıyla gözlerini devirip telefonu Ömer'e uzatır
"Aç hadi birileri ölmüş meraktan belli" dedi kinayeli bir şekilde. Ömer Kıvılcım'ın kıskandığını fark etmişti bıyık altından gülüp telefonu aldı ve açtı
"Ne var Görkem?
(...)
Ben gelince konuşuruz şimdi kapatıyorum" diyip karşı tarafın cevabını beklemeden telefonu kapattı Ömer
"Konuşsaydın benden çekinmene gerek yok"
"Saçmalama Kıvılcım senden çekineceğim bir durum yok ortada"
"Hala aşık mı sana? Bende ki de soru bu kadar merak ettiğine göre"
"Kıvılcım!"
"Neyse beni ilgilendirmez diyip ağrı kesici almak için mutfağa geçti. Ömer de onu takip ederek mutfağa yöneldi. Kıvılcım'ın arkasından Ömer de mutfağa girince ona dönüp ters bir şekilde
"Neden peşimden geliyorsun" diye sordu
"Dün olanlarla ilgili konuşmayacak mıyız?"
"Ne konuşalım Ömer, tam bir yıl sonra benim defilem de mücevherleri çalmak için neden boşandığımız günü seçtiğini mi?
"Senin defilen olduğunu bilmiyordum Kıvılcım biliyorsun bizim işlerin nasıl yürüdüğünü kimi soyduğumuzdan benim haberim olmuyor"
"Her neyse senden açıklama beklemiyorum." diyip elinde ki ağrı kesiciyi içti "Şimdi izin verirsen eğer duşa gireceğim" dedi ama Ömer önünden çekilmedi.
"Dünle ilgili sadece bu kadar mı konuşacağız?"
"Ne istiyorsun Ömer amacın ne dünle ilgili ne konuşmak istiyors-" Ömer'in sert bir şekilde Kıvılcım'ın dudağına yapışmasıyla cümlesi yarıda kaldı. Kıvılcım birkaç saniye ne olduğunu anlamaya çalıştı şoku atlatınca hemen geri çekilip tokat attı Ömer'e
"Ne yaptığını sanıyorsun gece başka bir şekilde davranıyorsun sabah utanmadan beni öpüyorsun. Ben senin oyuncağın değilim Ömer!" dedi Kıvılcım işaret parmağını ona doğru sallayarak. Daha sonra parmağıyla kapıyı gösterip
"Defol git bir daha karşıma çıkma sakın!!" dedi sinirle. Ömer hiçbir şey demeden hızlı adımlarla evden çıktı. Kıvılcım da Ömer de tuttukları göz yaşlarını akıttı kısa sürede tekrar bir araya geleceklerini bilmeden...
🍷🍷🍷
Bölüm çok kısa oldu oruç oruç bu kadar oluyor 🥲
Gelecek bölümü daha uzun yazmaya çalışacam söz🫠