4. BÖLÜM

602 46 20
                                    

♣️ KIRGIN ♣️

"Duydun mu beni" adamın bağırmasıyla Kıvılcım irkilerek geçmişten çıkıp adamın gözlerine baktı. Kan kokusu sanki burnuna gelmiş gibi midesi bulanıyordu. Elleri titriyor ve soğuk soğuk terliyordu şuan. Kıvılcım bu tepkilerin biraz sonra geçireceği atağın habercisi olduğunu biliyordu. Derin derin nefesler almaya başladı kalp atışları hızlanmıştı, tırnaklarını avuç içine batacak kadar sıkı kapatmıştı ellerini.

Karşısında ki ne olduğunu anlamaya çalışıyordu. Tekrar konuşmaya başlayacaktı ki kapı sert bir şekilde açıldı ve içeri Ömer girdi. Ali'yi elindeki bıçağı Kıvılcım'a doğrultmuş bir şekilde görünce Ömer'in kan beynine sıçradı ve adamına yumruk attı.

"Ne yaptığını sanıyorsun sen"

"Ö-ömer Bey"

"Hemen çık dışarı senin işini sonra görücem ben" dedi sinirle ve adamı gönderdi.

Kıvılcım bir yandan neler olduğunu anlamaya bir yandan da nefesini düzene sokmaya çalışıyordu ama gittikçe daha kötü oluyordu.

Ömer onun bu halini görüp yanına gitti ve onu yere oturttu. Yüzünü avuçlarının arasına alıp göz teması kurmaya çalıştı.

"Şşş Kıvılcım... Kıvılcım beni duyuyor musun? Bak ben buradayım tamam geçti güzelim" Ömer ellerini Kıvılcım'ın kenetlenmiş ellerine götürüp açmaya çalıştı.

"Hadi aç ellerini, geçti yanındayım güvendesin şuan... Hatırla n'apıyorduk böyle anlarda biz derin derin nefes alıyorduk değil mi? Şimdi benimle birlikte nefes al" Ömer her nefes aldığında Kıvılcım da onunla birlikte nefes aldı. İşe yarıyordu Kıvılcım sakinleşmeye başlamış gibiydi. Parmaklarını oynatınca avcunun içerisinde ki sızıyı hissetti. Ömer ellerini tutup parmaklarını açtı. Kıvılcım'ın avcunun içindeki kanı görünce tırnaklar sanki kalbine saplanmış gibi acı duydu. Eğilip avuçlarından öptü.

Kıvılcım'ın kalp ritimleri düzene girmişti. Yavaşça elini Ömer'in ellerinden çekti.

"K-kimdi o adam?" Ömer gözlerini Kıvılcım'ın gözlerinden çekip başını önüne eğdi. Sevdiği kadına bunları yaşattığı için utanıyordu.

"Ömer sana diyorum kimdi, ne işin var senin defilemde?"

"Kıvılcım ben-" Adem'in içeri girmesiyle Ömer'in sözü yarıda kalmıştı.

Adem kızını yerde o halde görünce endişelenmişti Ömer'e sinirle bakıp

"Çekil şuradan!" Ömer'i itip Kıvılcım'dan uzaklaştırdı. Kızının iyi olduğundan emin olduktan sonra Ömer'e döndü "Adamlarını da alıp defol git Ömer gözüm görmesin seni"

"Adem Bey"

"Sakın tek kelime daha edeyim deme kızıma çektirdiğin onca şey yetmezmiş gibi bir de defilesini yaptığın iş için paravan olarak kullanıyorsun"

Kıvılcım duyduğu şeyle kırgın gözlerle Ömer'e baktı. Biraz önce yaşadığı her şey Ömer yüzünden miydi yani, üstelik tam bir yıl önce bugün boşanmışlardı. Bir yıl sonra böyle mi karşılaşmışlardı. Kıvılcım kafasında dönen sorularla yavaşça oturduğu yerden kalktı. Ömer Kıvılcım'ın gözlerinde ki kırgınlığı görmüştü

"Kıvılcım dinle beni öyle bir durum yok-"

"Hala açıklama yapıyorsun" dedi Ömer'in sözünü keserek.

"Adem Bey defilenin Kıvılcım'ın olduğundan bile haberim yoktu az çok biliyorsun bizim işlerin sistemi nasıl çalışıyor bilirsin lütfen bır-"

"Yeter!!!" Kıvılcım'ın bağırmasıyla ikiside kadına döndü.

"Yeter! Susun!!! İkinizin kavgasını çekecek durumda değilim" dedi gözlerinden usul usul yaşlar akarken. Bitkin bir şeklide odadan çıkmak için kapıya yöneldi.

"Kızım nereye gidiyorsun?" babasının sesini duymasıyla durup arkasını döndü

"İkinizin de olmadığı bir yere ve sakın, sakın arkamdan geleyim deme baba! Ben gittikten sonra istediğiniz gibi kavganıza devam edebilirsiniz!" dedi ve babasının bir şey demesini beklemeden odadan çıktı. Kendi odasına girdikten sonra aynaya bakarak dağılmış halini biraz düzelterek asistanını yanına çağırdı. Birkaç dakika sonra asistan odaya girince Kıvılcım'ın o halini görünce endişeyle sordu

"K-kıvılcım Hanım iyi misiniz?"

"İyi değilim ben çıkıyorum kapanışı sen yaparsın beni görmek isteyenlere de bir şey uydurursun tamam mı?"

"Tamam Kıvılcım Hanım sizin için yapabileceğim başka bir şey var mı?"

"Yok Aslıcığım teşekkürler ben telefonumu kapalı tutacağım haberin olsun seni ararım sonra" dedi Kıvılcım ve hızlı bir şekilde arka kapıdan dışarı çıkıp arabasına binmesiyle göz yaşlarını tekrar serbest bırakmıştı.

Ömer Kıvılcım'ın arkasından gitmek için hamle yapmıştı ama Adem durdurmuştu.

"Kızımı bırak Ömer ondan uzak dur" dedi Adem. Ömer sürekli Adem'¡n kendisine kustuğu nefretten bunalmıştı şuan bu durumun suçlusu tamamen Adem'di Kıvılcım'a bile açıklama yapmasına izin vermemişti. Sinirle Adem'in gözlerine bakıp

"Babamla olan derdini babamla hallet benden, bizden çıkarma acısını" diyip odadan çıktı Ömer. Etrafa baktı ama göremedi Kıvılcım'ı.

"Seni öyle bırakamam Kıvılcım, bu sefer olmaz" dedi fısıltıyla. Ardından Murat'a olanları üstün körü açıklandıktan sonra mekandan çıktı ve arabasına yöneldi.

"Çıkıyor musunuz efendim?"

"Sen ekiple gelirsin Kerim. Ha bu arada Ali'yi mekana çekin onunla işim bitmedi."

"Tamamdır efendim"

Ömer şoförü orada bırakıp direksiyonun başına geçti. Kıvılcım'ın şuan ki oturduğu evin adresini biliyordu ilk önce oraya gitti. Apartmanın içine girip  oturduğu kata çıkıp evin kapısını çalmaya başladı. Birkaç dakika boyunca çalmaya devam etti ama hiçbir ses yoktu

"Neredesin be güzelim, neredesin..." dedi Ömer sıkıntıyla. Apartmandan çıkıp tekrar arabasına bindi. Derin nefes alıp sakince düşündü Kıvılcım'ın nereye gidebileceğini.

"Tabii ya Ağva'da ki dağ evi... Eskiden de her canın sıkıldığında oraya kaçıyordun. Umarım oradasındır" diyip arabayı çalıştırdı ve Ağva'ya doğru yola koyulmuştu.

🍷🍷🍷

Yorumlarınızı bekliyorum ❤️

TUTUKLU🍷Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin