505

4. Bölüm

Bol bol yorum yapıp oy vermeyi unutmayin

• • •

Kısa bir süre sonra bulunduğum yerin kapısı hızla açıldı, az önceki adam hızla yanıma gelip beni çözdü. "Ses çıkarma." Dediğini yaptım, o beni dışarıya çıkarıp arabaya bindirirken sesimi çıkarmadım.

Uzun denilebilecek bir yolculuktan sonra başka bir eve geldik. Arabadan inip beni de indirdi, eve girdiğinde, "Yukarıdaki odalardan birinde kal." Dedi. Evden çıkmadan ekledi, "Kaçmaya çalışma, evin her yerinde kamera ve koruma var, yakalandığında ne olacağını biliyorsun. Evde çok dolanma, evde tek değilsin." Evden çıkarken bir süre çarparak kapattığı kapıya baktım. Hâlâ titriyordum. Yaşadıklarım normal değildi.

Yukarıya çıktım, karşıma çıkan ilk odaya girip kapıyı kilitledim, banyoya girip yaklaşık üç saat süren duştan sonra banyodan çıktım. Odadaki dolabı karıştırıp giyecek birşeyler aradım, hepsi erkek kıyafetleriydi. Başka çarem olmadığı için dolaptan bir eşofman altı ve oldukça bol olan bir sweatshirt çıkarıp üzerime geçirdim. Eşofman altının beli fazlasıyla boldu, kemer yerindeki ipi kullanıp belime oturttum. Yatağa uzanıp gözlerimi kapattım.

Uzun bir süredir gözlerim kapalı hâlde uykuya dalmayı bekliyordum, ama olmuyordu. Aşağı kattan sesler geliyordu ve bu beni geriyordu. Gidip bakmalı mıydım?

Merakıma yenik düşerek aşağıya indim, anladığım kadarıyla ses mutfaktan geliyordu.

"Boşver takma kafana, gelip geçici şeyler.." tanıdık bir ses duyunca durakladım. "Aynen öyle diyorum, siktir et-" Mutfağa adımımı attığım an şok olmuş ifade ile telefon konuşması yapan adama baktım, beni gördüğü an anlamayarak kaşlarını çattı. "Defne?" Dedi afallayarak. "Ne işin var senin burada?" Giray tam karşımda, tezgaha sırtını yaslamış bir şekilde bana bakıyordu.

"Hayır," diye mırıldandım kendi kendime. "Yaşadığın şeyler gerçek değildi, şu an bir kabus görüyorsun.."

"Alp'in bahsettiği kadın sen miydin?" Dedi daha fazla şaşırarak. "Ha siktir."

"Siz benden ne istiyorsunuz?" Dedim titreyen sesimle. "Meseleniz Kaan ile değil mi? Onunla uğraşın, benimle ne işiniz var?"

"Ne saçmalıyorsun?"

"Ben size ne yaptım? Neden hep zarar gören ben oluyorum? O piç yüzünden bana dokunmak zorunda değilsiniz! Tamam mafya boklarındansınız, tamam çok tehlikelisiniz, tamam çok güçlüsünüz ama şu güçlerinizi Kaan'a neden kullanmıyorsunuz da bana kullanıyorsunuz anlamadım ben!"

"Ne yaptı sana?" Diye sordu sadece.

"O adam neyin oluyor bilmiyorum ama-" sözümü kesen evin kapısının açılma sesi oldu. "Sonunda tanıştınız demek." Dedi adını daha yeni öğrendiğim adam.

Giray, Alp'e "Ne yaptın?" Dedi sadece.

"Biraz eğlendik." Deyip bana göz kırpınca yutkundum. Giray'ın gülme sesini duydum ama bu gülüş sinir dolu bir gülüştü.

"Çok," diye mırıldandım. "Çok iğrenç insanlarsınız." Mutfaktan çıkacağım an Alp'in elini kolumda hissettim. "Alp," dedi Giray sertçe. "Daha fazla ileriye gitme." Daha ilerisi de mi vardı birde? "Evimden defol git!" Giray'ın dediği üzerine Alp kolumu sıkarak yürüdü. "Sen gidiyorsun, o burada kalacak." Alp afallarken Giray kolumu hafifçe tutup beni arkasına aldı. Alp burnundan soluyarak Giray'a sinirle baktı, birşey demeden evden çıkarken tuttuğum nefesi bıraktım. Giray bana döndü, "Aç mısın?" Diye sordu sanki az önce gerginlik yaşanmamış gibi sakince.