8. Bölüm

31 5 21
                                    

Sınav haftası yaklaştığı için geç atabilirim haberiniz olsun

• • •

Yaşadığımız bütün olaylardan bir hafta geçmişti. Şu an evde boş boş oturuyordum. Yaralarım iyileşmeye başlamıştı.

"Defne," Mutfaktan bana seslenen Pelin'in sesini duyunca kendime geldim.

"Efendim?"

"Bizimkiler yarış pistinde toplanmışlar, bizi çağırıyorlar." Dedi Azra ile salona girerken. "Gidelim mi?"

"Olur da.." diye mırıldandım. Giray da orada mıydı? Yaklaşık bir haftadır konuşmamıştık.

Onu özlüyor muydum?

"Giray da oradaymış, Fırat dedi." dedi Pelin, sanki içimi okumuştu.

"Tamam, gidelim o zaman." Ayaklanıp odama hazırlanmaya çıktım.

Deri mini bir etek, üzerine body bir crop, onun üzerine deri ceketimi giydim. Hafif bir makyaj yapıp siyah, kısa ve düz saçlarımı açık bıraktım. Çantama gerekli malzemeleri koyup çantayı omzuma attım.

Aşağıya indiğimde kızların çoktan çıktığını fark ettim. Kapının önünde beni bekliyorlardı. Evden çıkarak kapıyı kitledim. Azra, Pelin ve Gökçe Azra'nın arabasına bindiler. Ben de kendi arabama ilerleyip sürücü koltuğuna geçtim.

...

Piste vardığımda arabayı park edip arabadan indim. Pelin'lerden önce gelmiştim.

Bartu'ların yanına geçtim. "Ne yapıyorsunuz?" dedim. Kolumu Giray'ın omuzuna yaslayacaktım ama boyum yetmeyince kolumu geri indirdim. Giray Bu hâlime güldü. "Yarış yapacağız, seni de alalım mı?" Dyince ona yandan bir bakış attım.

"Seni geçerim sonra ağlarsın falan, uğraşamam." Dediğim şeye güldü.

"Bizim tur bitsin, var mısın yarışa? Kim ağlıyormuş görelim."

"Neyine?" Diye sordum, ardından aklıma geldi. "Bir günlük köleliğine var mısın?"

"Kölem mi olmak istiyorsun? Her şartta ben kazanacağım." Tam ağzımı açacak iken "Giray!" Bartu'nun seslenişini duyduk, bakışlarımız oraya döndü. "Gel artık, başlıyoruz."

...

Giray'ların yarışı bitmişti. Yarışı Giray kazanmıştı. Arabayı o kadar hızlı kullanıyordu ki yarıştan vazgeçmeme az kalmıştı. Giray sırıtarak yanıma gelince boy farkı yüzünden başımı kaldırıp ona yavru köpek bakışları attım.

"Ne oldu? Vaz mı geçtin?" Dedi alayla. Bakışlarımı düzeltip, "Yoo," diye mırıldandım. Arabamın yanına gittim. "Seni bekliyorum." Sürücü koltuğuna geçtim.

O da arabasına geçince bir şey fark ettim, arabalarımızın markası aynıydı, sadece modelleri farklıydı. Benimki Lamborghini Huracan, onunki ise Lamborghini Aventadordu.

Derin bir nefes alıp gaza bastım.

...

Bitiş çizgisine çok az kalmıştı, önde olan bendim. Çizgiden tam geçecekken yanımdan ışık hızı denilebilecek bir hızda Giray'ın arabası geçti. Derin bir nefes alıp arabayı durdurdum. Gözlerimi kapatıp başımı geriye yasladım. "Helvam fıstıklı, kefenim pembe, tabutum hello kittyli olsun." Diye mırıldandım.

505Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin