Herkese merhabalar oncelikle
Baslayak hadi bakalim
×
"Abicii- ananı sikim!"
"Ryujin ağzın çok bo- oha amına koyayım"
"Bana diyene bak göt"
"Şşşt sessiz ol da uyandırmadan çıkalım. Eğer uyanırlarsa hem abim bizi çiğ çiğ yer hem de jisung utançtan yüzümüze bakmaz"
"Üç diyince"
"Üç"
Soyeon ve Ryujin odanın kapısını bırakıp hızla aşağı doğru koşarken sert kapanan kapı jisungun üstünde uyuya kalan minhoyu rahatsız etmişti. Öyle ki uykusundan bile uyanmıştı.
Jisungun üstünden kalkıp bir yelek giydi ve kapıyı açtı. Saat çok erken olduğu için kapıda ki nöbetçilerin değişim saati gelmiş olmalıydı.
"Rüzgardı herhalde"
Kendi kendine konuşup tekrardan yatağına doğru yürüdü Veliaht prens. Üstünde ki yeleği çıkartıp masumca uyuyan çocuğun başında dikilmeye başladı. Balkondan eser rüzgar şunan icinde ki ateşi adeta harlıyordu.
Kucağına alıp düzgün bir şekilde yatırdı küçük bedeni. Yerini benimseyen çocuksa gerinip kafasının aslında ki yastığa sarıldı. Daha güneş yeni ayarken bu saattlerde top patlasa uyanmazdı.
"Nasıl bu kadar güzel olabiliyorsun ve ben yeni farkına varıyorum? Hem de annem ve babamla girmiş olduğum bu saçma iddia yüzünden?"
Bir an düşündü minho. İddia olmasaydı bu küçük hiç bir zaman dikkatimi cekmezdi çünkü ilgilenmesi gereken daha mühim işleri vardı onun için.
"Gerçi iddia olmasaydı senin farkına bile varamazdım. O kadar aptaldım."
Fısıltılı çıkan sesi zaten küçüğün yüzüne yakın olduğundan gıdıklandırmıştı onu. Elini yüzüne görürüp kaşıdı bi süre. Daha sonra da ağzı yarım bi şekilde açık olarak uyumaya devam etti.
Prens bu görüntüye gülerken bir eliyle üstüne yattığı için şişen yanağa bastırdı. Yumuşak olduğu için oynaması çok zevkliydi.
Jisung uykusunda konuşmaya başladığı zaman prens şaşırmıştı. Belki kardeşleri hakkında bile fazla şey bilmezken jisung hakkında çok şey biliyordu ama bunu bilmiyordu.
Gerçi şu bi gerçekki bunu jisung bile bilmiyordu... Bilse yatarmıydı veliaht prensi'nin yanında.
"Yok! Oraya değil"
Minho kaşlarını çatmış bi şekilde izliyordu sarhoş gibi konuşan çocuğu. İlk defa böyle bir şeye şahit oluyordu. Jisung uyandığında bununla çok dalga gececekdi.
"Anlamadım?"
"Prens... Bana kızacak"
Minho zarzor duyduğu kelimeleri daha çok jisunga yaklaşarak işitmeye çalışıyordu.
"Prens neden sana kızsın ki?"
"Baş düşmanım.."