Merhabaa
Bu bölümü yazarken 3 kişiye ithaf ediyorum;
gotoscuk
Toriye_bayiliyor
Chaeqsung×
Şuan çapraz sorgudaydım resmen. Annem,babam ve kızlar etrafımı çevirmiş, adeta yemeğine atılmayı bekleyen aslan gibiydiler.
"Dün akşam neredeydin jisung?"
"Uh taeyeon teyze ben bile korktum ses tonundan. Sizce de biraz abartmıyor muyuz?"
"Anne olunca anlarsın kızım."
"Anne hadi ama bak içerde ilgilenmemiz gereken bir organizasyon var. Hem yarın prensin doğum günü!"
"Evet o konuya da gelelim! Prens!"
"Ne olmuş prense?"
"Bilmem ne olmuş? Sonuçta dün yanında sabahlayan sendin han jisung!"
"Baekhyun amca bişey yap taeyeon teyze çiğ çiğ yiyecek jisungu"
"Eğer ben müdahale edersem asıl beni yer. Benden bişey beklemeyin kızlar. Taeyeon'u artık siz bile durduramazsınız"
"Kendi aranızda konuşmayı bırakın!"
Annemin bağırması ile yerimden zıpladım. İçeri bir anda taehyun girdi.
"Ne oluyor burda ya?"
"Siz çıkın ben ilgileneceğim bu çocukla"
Taehyun' a yalvarır bakışlarımı atarken o da anlamış bir biçimde kaşlarını kaldırdı. Hemen annem ve benim arama girerek elimden tuttu ve sandalyeden kaldırdı.
"Teyze! Kral jisungu çağırıyor. Acilen alıp gitmem gerek"
"Gene ne halt yedin jisung"
Annem elinde ki tahta kaşığı götüme vurmaya çalışırken taehyun beni kapıya doğru çekti ve annemin vuruşlarından kaçırdı. Açık kapı dan direk koşarken soyeon ve ryujinde peşimizden geldi.
En son arkamızdan babamın 'sakin ol karıcım ben sorarım ona hesabını' cümlesini duymuştum.
Birlikte prensin odasına kadar koştuk çünkü annem odadan çıkıp bizi merdivenlere kadar kovalamıştı. Babam kucaklayıp mutfağa götürse de biz durmayıp yukarı çıkmıştık.
Hepimiz en sonunda soluklanmak için dururken kapı da ki muhafızlar bize garip garip bakıyorlardı. Hiç mi koşan insanlar görmediniz!
Daha kimse ağzını bile açmamışken önümüzde ki kapı sonuna kadar açıldı ve elinde türlü türlü kağıtların olduğu prens çıktı. O an dikkat edemedim ama bakışları taehyun ile birleşik olan elimdeydi.
Elimi anında çekerken sinirle değişen bakışları ve büyüyen göz bebeklerinden çekemiyordum gözlerimi.
O da elinde duran tonlarca kağıdı yanında ki taehyuna uzattı. Taehyun ise eğildiği için kafasına çarpmıştı ama bu asla umrunda değildi minhonun hatta fark bile etmemişti.