ENEMIES TO LOVERS - ASLAZ

CAMBAZ/ FRAGMAN

~ Helloooo ben geldim ama bölümle değil fragmanla geldim ayol dbdbdb İddia kurgusunu yazıyorum ama bir şeyleri ters yüz ettim.. Umarım tersini de düzü kadar seversiniz dbdbxn Bölüme geçince ne demek istediğimi anlayacaksınız, daha fazla spoiler vermeyeyim. Keyifli okumalar...
Not: Bu bölümde alıntı kullanmak istedim ve kitap olarak Hakan Günday'ın Kinyas Ve Kayra'sını seçtim. (Bayılırımmmmm) Umarım alıntıları da beğenirsiniz..~

***
"Sorarlarsa, 'Ne iş yaptın bu dünyada?' diye, rahatça verebilirim yanıtını: Yalnız kaldım, kalabildim! Altı milyar insanın arasında doğdum.. Ve hiçbirine çarpmadan geçtim aralarından.." (Kinyas ve Kayra, Hakan Günday)

Asi, önünde yaşanan ucuz komediye yüzünü buruşturmadan edemedi. Hemen yanındaki Cesur'a eğilip "İyice saçmaladı bunlar da.." diye fısıldadı. "Pembe dizi çekiyoruz sanki a*ına k*yayım.." Cesur, parmaklıkların öbür tarafındaki Çağla'dan gözlerini çekmeden "Kıskanma be kızım..." dedi. "Nezarethane aşkı yaşıyor seninkiler işte, nesini beğenemedin?" Genç kız, onun gözlerini Çağla'dan bir an bile çekmediğini görünce 'Kime anlatıyorum ki..' dercesine başını salladı ve sağ tarafındaki çifte kumrulara bakmamaya gayret ederek gözlerini etrafta gezdirmeye başladı. Nezarethanenin sıvası dökülmüş duvarlarında, soğuk parmaklıklarında gezinen bakışları, en az kendisi kadar öfkeyle bakan gözlerde duraksadı; Alaz Soysalan.. Yaman'ın biricik erkek kardeşi.. Genç adam abisine ve ona pansuman yapan Rüya'ya adeta nefretle bakıyordu.. "Pişt.." dedi ve koluyla Cesur'u dürttü. "Şu çocuk benden de arıza herhalde.." Cesur, onun ikide bir seslenmesinden bunalmış bir vaziyette önce Asi'ye sonra da onun gözüyle işaret ettiği Alaz'a baktı. Omuzlarını silkip "Bizi de akıllısı bulmaz ki.." dedi ve bakışlarını tekrardan Çağla'ya dikti; dikkati çoktan dağılmıştı. Bunun üzerine yanaklarını şişirip ayaklandı Asi; deli çıkacaktı bunların arasında! El ele diz dize oturan Rüya ve Yaman ikilisine sırtını dönüp parmaklıklara yaklaştı ve elleriyle metalin soğukluğuna dokundu. Bir ay önceki dertsiz tasasız yaşamlarına dönmek için neler vermezdi! Aniden izlendiği hissine kapıldı; bu yerinde huzursuzca kıpırdanmasına neden oldu. Başını sağa çevirdiğinde iki kor parçasıyla buluştu bakışları. En az kendisi kadar öfkeli, kırgın ve hayal kırıklığına uğramış iki kor parçası.. Onlar birbirine kilitlenmişken "Boşuna uğraşma.." dedi yanına gelen Cesur. "Bu tipler sana bana bakmazlar.." Genç kız, onun bu sözleri daha çok kendisine söylediğini hissetse de altta kalamayacak kadar sinirlenmişti. "Kendi adına konuş bakalım.." dedi kaşlarını çatıp. "Asi'nin isteyip de kapısında köpek etmeyeceği hiçbir erkek yoktur şu dünyada.." Cesur'un ona inanmaz gözlerle baktığını görünce çenesini dikleştirdi ve "Var mısın iddiasına?" dedi. Korumak istediği yalnızca gururu değildi o anda.. Cesur, özellikle son bir yıldır Asi'nin Yaman'a karşı bir şeyler hissettiğinden şüpheleniyordu.. Bunu açık açık söylemeye hiç cesareti olmamıştı belki ama anlıyordu genç kız. Özellikle Rüya hayatlarına girdiği günden beri imaları artmış ve Asi'yi iyice köşeye sıkıştırır olmuştu. O; aşk için tökezleyecek, yara alacak, güçsüz kalacak birisi değildi. Bir de karşılıksız aşk için? Söz konusu bile olmazdı; insanların bunu öğrenmesindense geberip gitmeyi tercih ederdi Asi. Cesur'un yüz hatlarının gevşediğini ve nihayet ufak bir kahkaha attığını görünce iyice sinirlendi. Onu göğsünden ittirip korkuluklara dayadı ve "Ne gülüyorsun lan.." diye tısladı. "G*tün yemiyor mu iddiaya girmeyi?" Genç adam, ellerini teslim olurcasına havaya kaldırdı. Kendi kendini yiyip bitirdiği bir seneden sonra içi az da olsa rahatlamıştı doğrusu; belki de o yanlış anlamıştı? Tabii ya kesin yanlış anlamıştı... Sonuçta çocukluktan beri kardeş gibi büyümüştü onlar; nasıl olur da Asi'nin Yaman'dan hoşlandığını düşünürdü? Sırtında taşıdığı bir kamburdan kurtulmuşçasına derin bir nefes aldı genç adam. Asi'nin öfkeyle kısılan gözlerine ve yüzünü çevreleyen buklelerine bakıp "Nesine?" dedi. Kazanacağına adı gibi emindi..