Hare ,
Öğle arasına girmiştik . Sonunda , çok açtım .
Sabah cansu yüzünden kahvaltı etmemiştik .
Gizem Ali'nin sınıfına giderken ben de uygar'ı kapıda bekledim . Hoca henüz çıkmamıştı .
Kapı açılır gibi olunca kenara çekildim .
Hoca dışarı çıkıp benle göz göze geldi .
Şirince gülümseyip merhaba dedim ve sınıftan içeri sızdım . Kadın öldürecek gibi bakmıştı .
Sevgilim beye bakınca kitaplarını topladığını gördüm . Çalışkan öğrenci .
Cansu ise bir şeyler yazıyordu .
" Yazmayı bırak , yemek yemeye gidelim" çok açtım . Diğer teneffüslerde gitmeye üşenmiştim .
" Of hare , ben yazana kadar uygar'ın yanına git " inat edeceğini bildiğimden ikiletmeden sevdiceğimin yanına gittim .
" Mavi'm açım ama cansu bekle diyor bana"
Başında bekleyip duygu sömürüsü yaptım . Napim açtım .
Uygar dediklerimle ayaklandı .
" Çok mu açsın ?" Olumlu anlamda başımı salladım . Mert yerinden kalkıp uygar'a geçiş izni tanıdı .
Bir detayı fark ettim . Mert bana bakmayıp , konuşmuyordu .
Elimle omzuna patpatlayıp " Küs müyüz?" diye sordum .
" Çocuk muyum küseyim !" Başını başka tarafa çevirmeseydi inanırdım .
" Çocuk değilsen bu tavrın ne ? Uygar mert beni üzüyor" sesimi ağlamaklı çıkarıp sevgilime döndüm .
Mert hızla bana döndü . İnanamıyorum bakışları attı .
Uygar benim rol yaptığımı bilmesine rağmen mert'te kızdı .
" Mert sevgilim ağlarsa bitersin kardeşim" ne demişti o ? İlk defa ağzından sevgilim kelimesi çıkınca yüzüne bön bön baktım .
" Abi bence sen hare'yi kendine getirmeye bak " mert'in kahkahalarının arasından konuşmasıyla uygar bana döndü .
Yüzümde ne gördüyse dudakları kıvrıldı .
Yanıma gelen sevgilim " Hadi gidip karnını doyuralım , sevgilim" diyerek elimi tutup önden yürüdü . Bana öyle seslenmesinin hoşuma gittiğini anladığı için demişti .
Düşünceli mavi'm .
Biz kantine inip her zamanki masaya giderken ,uygar beni oturtup tost almak için kantinci abinin yanına gitti .
Kendisine de alması için bağırdım .
" Kendine de al yoksa yemem " diyerek bütün bakışların bana dönmesini sağladım .
Uygar kısa bir bakış atıp ağzının içinde birşeyler geveleyip önüne döndü .
" Çok bakma anlaşılır?" Kulağımın başında konuşan Ateş'le yerimde sıçradım . Uygar'a fazla dalmışım .
Aryayla Ateş karşıma otururken Mert ve Emir mir yanıma oturdu .
Her iki yanımda doldu . Birisinin kalkması lazımdı . Sevgilimle oturacağım ben , Ateş'e bana göre korkunç ona göre ise onu güldürecek bakışlar attım .
" Sen çok mu komiksin çocuk !" Bir keresinde de aşık olursun demişti . Sanki değilmişim gibi !.
" Ateş kıza bulaşmasana " Arya nazikçe sevgilisini uyarınca Ateşin bakışları ona döndü . Yemin ederim saf sevgi gördüm o bakışlarda , çok güzellerdi .
" Kız kardeşim gibi görüyorum, yoksa takılmazdım ." Ateşin samimiyetle kurduğu cümle içimde anlamsız bir kıpırtı oluşturdu .
Bana döndüğünde kahverengi gözlerine en samimi gülümsememi gönderdim .
Biz konuşurken Uygar elinde yiyeceklerle gelip durdu . Çünkü yanımda oturan iki arkadaşına bakıyordu .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sedefli Çocuk
Teen Fictionbu liseye gelme amacımız bir şarkı yarışmasıydı . şu karşımdaki çocuğu görmemle kalbim atmayı bıraktı aman allahım o bi- bir sedef hastasıydı ama dikkatimi çeken bu değildi o bu hastalığa rağmen ben buradayım diyordu. dürtülmemle gözlerimi ondan çe...
