Bölüm 12.

57 6 6
                                    

Gözlerim açılmıyordu. Ya da ben açmak istemiyordum. Bu resmen işkenceydi. Bu kadar yaşanılan olaydan sonra öylece hayata devam etmek tam bir işkenceydi.

Yalnızca kapkaranlık bir ormanda sessiz çığlıklarımı dinlemek istiyordum. Kimse olmadan. Tek başıma.

Gözlerimi zorlukla açtığımda hastane kokusu burnumun direğini sızlattı.

"Ah uyandı. Gerçekten çok güzel."dedi Melih. Ona bu sözün bana ne acılar çektirdiğini içimi açıp göstermek istedim. Enkazını gör ve zevkle izle diye bağırmak.

"Uyanamayacağını düşünmüştüm ucube."dedi Melih benden bir cevap bekler gibi. Gözlerimi tekrar kapattığımda adamların pis sırıtışları gözlerimin önüne geldi. Hızla gözlerimi açtım.

"Git başımdan Melih."dedim yüzümü buruşturarak. Ne diye bayılmıştım sanki ?

"Melih mi ? Abi deyip önümde eğilmeni istiyorum."dedi. Kafamı ona çevirdiğimde eğlenmiş gözüküyordu.

"Annem ve babam nerede ?"dedim. Şuan fazla suya ihtiyacım vardı ama ondan isteyemezdim.

"Gelmediler."dedi. Acı nefesimi kesti. Ağlamamak için dudaklarımı dişledim.

"Şu sulu göz arkadaşın geldi ve saatlerdir ağlıyor."dedi. Kaşlarımı çattım. Benim bir arkadaşım yoktu.

"Kim ?"dedim. Eliyle bana bekle dercesine bir hareket yaptı ve oturduğu yerden kalktı. Odanın kapısının açılma sesini duydum.
Ardından içeri ağlayarak giren Öykü'yü görmek beni şaşkına çevirdi.

"Eslem o kadar endişelendim ki."dedi elini ağzına bastırarak. Yavaşça eline uzandım.

"İyiyim sakin ol."dedim. İlk defa biri beni böylesine merak ediyordu. Bu içimdeki sevgi tomurcuklarını harekete geçirdi.

"O adamlar sana dokundu mu ?"dediğinde midem kasıldı. Başıma bela almakta bir numaraydım.
Cevap vermeden gözlerine baktım. Kapı açıldığında Melih içeri girdi.

"Çıkış işlemlerini yaptırdım. Arabada bekliyorum."dedi ve odadan çıktı.

Dışarı çıktığımda ciğerlerime havayı doldurdum. Öykü bir saniye bile yanımdan ayrılmıyordu. Bir süre dışarıda bekleyip arabaya bindim. Yanımada Öykü oturdu. Melih sigarasını söndürdükten sonra arabayı çalıştırdı. Dikiz aynasından Melih'in Öykü'ye baktığını görünce gözlerimi kıstım.

"Seni daha önce bir yerde görmüş olabilir miyim Öykü ?"dedi Melih. Öykü'nün bakışları beni bulduğunda tedirgindi. Onun bu tepkisine kaşlarımı çattım.

"Görmüşsündür herhalde."diye kekeledi. Melih yavaşça kafasını salladı.

"Sen iyisin değil mi Eslem ?"dedi Öykü bacağımı sıkarak.

"Üstümden kamyon geçmedi Öykü sakin ol lütfen."dedim. Muhtemelen benim yüzümden tedirgindi.

"O zaman evim buraya yakın. Benimle gelmek ister misin ?"dedi. Gitmek istiyordum çünkü evdekileri görmek istemiyordum.

"Sanırım eve gitmeliyim. Yarın gelsem olur mu ?"dedim gülümseyerek. Kafasını sallayarak bana gülümsedi. Melih yolun kenarında durduğunda Öykü kapıyı açıp arabadan indi. Gözden kaybolasıya kadar ona el salladım.

"Bu kızda bir iş var."dedi Melih. Dikiz aynasından alev çıkan gözlerimle ona baktım.

"Arkadaşımı yargılama."dedim. Öykü artık benim arkadaşımdı. İlk arkadaşım.

Eve geldiğimizde arabadan indim ve demir kapıyı ittirdim. Zile bastığımda annem kapıyı açtı.

"Ah Eslem seni ne kadar merak ettim bir bilsen."dedi ve bana aniden sarıldı. Beni bu kadar merak eden ailemin olması gözlerimi yaşartıyordu.

KARANLIK.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin