Otelin restoranına inip uzunca bir sohbet edip yemeklerimizi yiyorduk. Her şey çok güzel ilerliyordu. Kavgasız gürültüsüz ve mutsuz olabilecek hiçbir durum yoktu. Tatil hepimize yarıyordu.
Yemeklerimizi yerken alaz bacağımı okşayıp "yemeğimizi bitirdiğimize göre artık odamıza mı çıksak"dedi. Asla rahat durmuyordu. Gülüp bakışlarımı kaçırarak yemeğimden bir çatal aldım. "doymadımki"dedim. Uzunca nefes alıp bakışlarını gözlerime dikti. Gözlerini kısıp gülerken "sen benden kaçmaya mı çalışıyorsun asi kız"diye sordu. Gözlerimi büyütüp dudaklarımı büzüştürerek alaza doğru döndüm. Kolumu omzuna koyup tırnaklarımla yeni çıkmaya başlayan sakallarını çizdim. "hayır kaçmıyorum alaz oğlan..daha çok erken"dedim.Alaz sakallarını çizerken neredeyse bayılacaktı aşırı hoşuna gitmişti. Sürekli yapmam gerekiyordu çünkü onun bu baygın hallerini daha çok seviyordum. Göz kapaklarının altından beni süzüyordu. Kafasını geriye doğru yatırıp "peki"diye trip atarcasına cevap verdi. Yemeğimin yanında içtiğim şarabı alazın dudaklarına götürüp içirdim.
Çağla "ee hadi denize girelim çok sıcak bayılıcam birazdan"diyip ayaklandı. Cesurda ona doğru bakıp gülerek kalktı. Yamanda rüyanın belinden hafif tutarak kalkmasını bekledi. Çok güzellerdi. Ama benim yanımdaki öküz hala oturuyordu. Hiçbir şey demeden kalkıp sandalyemi masaya doğru sertçe yaklaştırdım. Çantamı alıp çağla gilin yanına gittim. Alaz telefonda biriyle mesajlaşıyordu. Ne alakaydı şimdi. Hayır yani tekrardan bir ilayda vakasıyla karşılaşamazdım.Ters ters bakıp "hadi odalara gidip hazırlanalım biz belli ki birileri doymamış yesin biraz daha"dedim. Alaz kafasını telefondan kaldırıp bana baktı. Dilimi dişlerimin etrafında gezdiriyordum. Çağlanın önden gitmesiyle peşine takıldım. Alazda sonunda masadan kalkıp geliyordu.
Asansörü beklerken yanımıza bir kaç kişi daha gelmişti. Asansör geldiği zaman önce onlar sonra biz geçerken yer kalmamıştı. En son ben geçerken alazın tek kaldığını görüp ellerimi teslim olurcasına kaldırıp dudaklarımı büzüştürerek alaza baktım. Kapının kapanmasını beklerken alaz beni asansörün içinden hızlıca kendine doğru çekti. Kapı kapanırken çağlayı görmüştüm. Arasında kalırım diye korkmuştu. Alaza doğru dönüp omzuna hafifçe vururken "salak mısın arasında kalıyordum"dedim. Belimden daha sıkı tutup kendisine iyice bastırdı. Gülerek "bana güven asi..sence seni arasında bırakır mıydım"diyerek son kelimeye doğru sesi kısılmıştı. Gözlerini kapatıp dudaklarıma doğru yaklaşırken belimde gevşemiş olan ellerinden faydalanarak geriye doğru çekilip asansörün düğmesine bastım.
Gözlerini devirip uzunca nefes almıştı. Nefesini boynuma kadar hissetmemle bende uzunca nefes vermiştim.
Asansör geldiğinde hiçbir şey demeden girdik. Yandan beni izlediğini biliyordum. Normalde şuan asla böyle duramazdı. Beni duvara yaslayıp dudaklarıma yapışması gerekiyordu. AMA YAPMIYORDU. Öpmesine izin vermediğim için kendince trip atıyordu işte. Hala çocuk gibiydi. Yalan yok bu hali ile çok tatlıydı.
Odamızın bulunduğu kata geldiğimizde asansörden inip odaya girdik.Görevlilerin odayı temizlediğini ve bavulu dolaba yerleştirdiklerini farkettim. Çantamı yatağın önündeki pufa koyup dolaba doğru yok aldım. Alazda telefonu masanın üzerine koyup banyoya girmişti. Dolaptan bikinimi ve alazın beyaz keten gömleğini almıştım. Giyinirken telefonunu farketmiştim. Bakmak istemiyordum ama çok merak ediyordum. İçimi yiyen bir şey vardı anlayamıyordum. Ona güvenmek istiyordum.
Lacivert bikinimi giydikten sonra üzerime gömleği giymiştim. Kısa saçlarımı da yukardan topuz yapmıştım fakat kısa saçlarım topuzumdan düşmüştü. Dağınık gözüküyordu ama güzeldi.
Alaz banyodan çıkmıştı. Dolaptan şortunu alıp belindeki havluyu açmaya başlayınca "burada mı giyiniceksin"diye sordum. Kaşlarını çatıp "görmediğin şey değil asi"demişti. Telefonumu alıp odadan çıkmak için yanından geçerken belimden tutup duvara sertçe yasladığında omzumun acımasıyla "ahh..alaz salak mısın ya"diye sordum. Alaz panikli bir şekilde benden uzaklaştığında "pardon..anlamadım bir an"gözlerine sinirli bir şekilde bakıp hızlıca odadan çıktım.