Bir süre sonra kolum da hissettiğim baskı ile gözlerimi açtım.
" Komutanım geldik," dedi kerim. Onu kafam ile onayladım. Ayağa kalkıp helikopterden indim.
Ben önde olmak üzere sırasıyla, Alp, kerim,Furkan, poyraz,bulut vardı. Kimse sesini dahi çıkarmıyordu. Bunu fırsat bilip sessizce şarkı mırıldanmaya başladım.
"Dün gece yaralı küçük bir kız bulunmuş
Etrafına sarı kurdeleler sarılmış
Son bir kez süslemek istemiş onu büyükler
Yine yasaklarıyla
Yaklaşıp yakından bakınca gördüm
Yatan benim küçüklüğüm ve ben büyüdüm
Mevsimlik elbisemle, cenaze alayını izlerken
Geçtim meyveli ağaçlarla, mis kokan bahçelerden.
Bir çiçek kopardım, son kez ona baktım
Çiçeğimi taktım, göğsüme
Kimse yeni yara açamaz artık
Çok canım yandı acımaz artık
Bugün düşerse yarın kalkar
Bu kız kendine acımaz artık
Kimse yeni yara açamaz artık
Çok canım yandı acımaz artık
Bugün düşerse yarın kalkar
Bu kız kendine acımaz artık
Ardımdan konuşulurken
Fısıltılar duydum tesadüfen
Sordum tanır mıydınız bu yatan kızı
Henüz nefes alırken?
Mutluluk başka kalplerde saklı sanırdı
Hep yarımdı, yanıldı
Kimse yeni yara açamaz artık
Çok canım yandı acımaz artık
Bugün düşerse yarın kalkar
Bu kız kendine acımaz artık
Kimse yeni yara açamaz artık
Çok canım yandı acımaz artık
Bugün düşerse yarın kalkar
Bu kız kendine acımaz artık
Bir yol yürüdüm evimizden
Yol büyüktü hepimizden
Ölümden, ikimizden
Ve zavallı sevgimizden
Dün gece ufacık bir çiçek solmuş
Bugün yeniden güneş doğmuş
Bak burada küçük bir kız ölmüş
Ruhu büyüyüp kadın olmuş
Kimse yeni yara açamaz artık
Çok canım yandı acımaz artık
Bugün düşerse yarın kalkar
Bu kız kendine acımaz artık
Kimse yeni yara açamaz artık
Çok canım yandı acımaz artık
Bugün düşerse yarın kalkar
Bu kız kendine acımaz artık "Şarkıyı bitirdiğimde birden hepsi alkışlamaya başladılar. Demek ki duymuşlardı. Ama bu şarkıyı söyleyen kişinin geçmişini bilselerdi belki şu anda ağlıyor olacaklardı.
" Komutanım çok güzel sesiniz varmış,"dedi Furkan. Umursamadım.
" Komutanım neden şarkıcı olmadınız,"diye sordu bulut. Bir anda durdum. Ben durunca diğerleri de durdu. Arkamı dönüp buluta doğru ilerledim. Yanına gidince durdum. Elimi omzuna atıp sıktım. Bulutun yutkunuş sesi 1 kilometre uzaklıktan bile duyulurdu.
" Eğer şarkıcı olsaydım... Yaşadıklarım gün yüzüne çıkar, duygularımı anlardınız. Bir daha bu konuyu açmayın,"dedim. Şifreli konuşmayı seviyordum. Ben onlara anlatırken ne kadar zorluk çekiyorsam onlar da aynısını çeksin isterdim.
Hep bir ağızdan," EMREDERSİNİZ KOMUTANIM," dediler.
" Emir değil rica," deyip bir daha arkamı dönmemek üzere eski yerime geçtim.
Yaklaşık 1 saattir yürüyorduk. Durup elimle mola işareti verip yakınım da olan kayanın yanına ilerleyip çantamı bıraktım. Herkes bir köşeye dağılmış ve dinleniyordu. Ayağa kalkıp tam ortaya geçtim. Hepsi bana baktı.
" Toplan,"dedim. Bu tek kelimenin rica değil emir olduğunu hepsi biliyordu.
Şuan da daire olmuşlardı ve ben ortalarındaydım. Canım biraz eğlence istiyordu. Ayrıca görev için iyi olurdu.
" Acımadan vurun," demem ile hepsi birbirine baktı. İlk atağa geçen bulut olmuştu. Bana doğru yumruğunu savurunca kolunu tutup sağ ayağım ile ayaklarına çelme takıp sırt üstü yere düşürdüm. Nakavt etmiştim.
"Elendin," dedim. Ardından atağa geçen ikinci kişi poyraz oldu. O bu sefer döner tekmeyi yüzüme doğru savurdu ancak ben eğilip karnına yumruğumu geçirdim.
Hemen sonra dengesini kaybedip odak sorunu yaşarken ayağa kalkıp arkasına geçtim. Ve dizlerine tekme savurdum. Bu hareketim üzerine iki dizinin üstüne düştü. Nakavt etmiştim."Elendin," dedim. Böyle böyle devam ederken sıra Alp'e gelmişti. Tam başlayacaktım ki Furkan telsiz ile geldi.
" Komutanım harekete geçmişler. Bize neden hala burada olduğumuzu soruyorlar," dedi. Tam da düşündüğüm gibiydi. Bizi şaşırtıp buradan geleceklerdi puştlar.
Telsizi elinden alıp düğmeye bastım ve konuşmaya başladım. " Komutanım puştlar bizi şaşırtıp buradan geçebilirler. Ben ne olur ne olmaz diye bizim asıl olmamız gereken yere bizim ekipleri gönderdim merak etmeyin," diyip telsizi kapattım. Timin yanına döndüğümde ciddi bir şekilde bana bakıyorlardı.
" Bora, menzil al," dedim. Onlardan ayrılıp yukarı çıktım ve menzil aldım. Buradan herkesi görebiliyordum.
Yaklaşık 1-2 saat sonra kamyonetler ile bir kaç araba belirdi. Kulaklığa dokunup konuştum.
"Atışımla," dedim ve ilk atışı yapıp kamyonetin tekerini patlattım. Benle beraber hepsi ateşe başlamış ve arabalar durmak zorunda kalmıştı.
1-2 saat sonra
Sonunda çatışma bitmişti. Tim ile temkinli adımlar ile olduğumuz yerden çıktık.
" Yaralı," dedim. Hepsi kafasını hayır anlamında salladı. Ancak ben bacağımdan vurulmuştum. Tepkileri normal olduğuna göre kimse anlamamıştı.
Helikopter geldiğinde bindik ve karargaha doğru gitmeye başladık...
___________________________________________Oy ve yorum unutmayın aşklarrrr 😊 😊
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KOD ADI : KABUS
AcciónEğlence amaçlı yazıyorum •|• Bir kadın, bordo bereli, timini şehit veren (ya da öyle sanan), ailesinden nefret eden, ailesine Sevgi görmeyen, intikam yemin etmiş, kan kardeşinin şehit vermiş biri; KDM. YÜZBAŞI ECEL KORKMAZ (ÖZÇELİK) Bir adam, bordo...