Selam dostlarrr!
Yazdığım ennn uzun bölümdür kendileri. Bu yüzden yazımı ve düzenlemesi bir hayli zaman aldı🫀
Bölüm, çıplaklık içermektedir! Etkilenen minnoşlar varsa şimdiden haberiniz olsun.
Olaylar giderek çetrefilli bir hal alıyor. Bu da beni çok heyecanlandırıyor. Tepkinizi gerçekten çok merak ediyorum. (Yani yorum yap hatuunn!)(Yoo Muhteşem Yüzyıl izlemiyorum ahshhshs) (İzleyin izlettirin müq müq müq ❤️🔥)
Bu arada medyaya ne eklersem ekleyeyim bölümü yayınladığımda görünmüyor. Nasıl düzeliyor bilen var mı?
Yeni kapağımız nasıl olmuşş? Beğendiniz mii?
Beğenmeyi ve yorum yapmayı unutmayınn minnoşlar 💖 takip ederseniz de iyi olur şimdi yalan yok hahahahsh 🫶🏻
Şarkı: Mark Isham - Luck Dries Up / Fractured Light Music - Aurora / Red - Hymn For The Missing (Live) / Trevor Morris - Hvitserk's Choice / Taras Bazeev - You'd Better Stay Home
Keyifli okumalar!🪶🦾🫀⚖️
Her bir iç çekişimin kapsadığı derin manalar farklı farklıydı. Biri aşkı, biri öfkeyi, biri hüznü, biri kaybı, biri izi barındırıyordu. Başta sızım sızım sızlatsa da acı üstüne acı eklendikçe bedenim kadar ruhum da alışmıştı bu sancıya. Kımıldadıkça acıyordu, acıdıkça kımıldıyordum. Çarenin, yüksekten bırakılan tüyde olduğunu anladığımda gözlerimi kapatıp kendimi acının kollarına bıraktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAHZEN
AcciónKusur. Beni iliklerime kadar tanımlayan, içime işleyen kelime. Eksiktim, kusurluydum, hiçbir zaman tam olamadım. Çabaladım. Olmuyordu. İçimdeki eksiklik yetimhane koridorlarında bir yerlerdeydi. İçimdeki eksiklik beni evlat edinen ailenin beni evlat...