" Hemen durdur onu yoksa başına büyük bela alacak."" Hayır! "
Dedi Sadık rahat bir tavırla.
" Bence manzara çok güzel. "
" Abi! " Dedi olanları izleyen Kıraç.
" Geberecek bu piç! "
Pusat bir hâlâ konsantre olmuş, gücüyle adamı öldürmeye çalışan kıza bir de yerde can vermek üzere olan adama baktı.
Sonunda kendi müdahale etmeye karar vererek kızın ense kökündeki sinire hızla bir darbe indirdi.
İgor gevşeyen kıravatı ile rahat bir nefes alırken kız Pusat'ın kolları arasına yığıldı kaldı. Öfkeyle bağıran Cemre'nin sesi duyuldu.
" Ne yaptığını sanıyorsun sen!? "
Karşısındaki adamın Pusat Kurtoğlu oluşu umrunda bile değildi. O anda iki silah şakırtısı duyuldu.
Gözler Karaca ve Pusat'tan kalkıp silah seslerine yöneldi. Kıraç iki elinde iki silah hırladı.
" Kıpırdayanı mıhlarım! "
*****
PUSAT'TAN
BEŞ GÜN ÖNCEİki gece önce Karaca ile yaptığım konuşmadan sonra nihayet az önce Alpler inşaat şirketi ile anlaşma yapmıştık. Yapımı yarım kalan binayı tamamlanmak üzere hemen yarın yeniden inşasına başlayacaklardı. Bir an önce bitmesi için gerekli olan herşeyin sağlanması emri vermiş, listemde ki bir işi azaltmıştım.
Şimdi sadece bitmesini bekleyecektik. Karaca ile yaptığım anlaşma gereği herşey benim istediğim gibi olacaktı. Hem dış, hem iç mimarisi için son söz bendeydi.
Oturduğum koltuğa yaslanıp dirseğimi kolçağa, elimi alnıma bastırdım. İki gündür ara ara kendimi sorguluyordum. Neden bu kızla ortaklığı kabul etmiştm ki? Sanırım hâlâ Sandalcı'ya borçlu hissettiğim içindi.
Beynini siktiğim. Bok mu vardı da araya girdin!
Dedim sinirle.
O şişi kendim yesem çoktan iyileşirdim!
Derin bir nefes alıp verdikten sonra cebimden telefonumu çıkarıp babamın numarasını tuşladım. Henüz son gelişmelerden haberi yoktu. Telefonu ikinci çalışta açıldı.
Babamla kısa bir sohbet ettik. Sesi her zaman bana güç ve destek veriyordu. Kısa bir sürenin sonunda konuya girip Franco ile ortak iş yapmak istemediğimi söyledim. Duyduğu şeye canının sıkıldığını duyduğum nefesinden anında anladım tabi.
Nedenini sordu. Sadece Franco değil başka şeylerinde olduğunu söyledim.
Tabi baba kurt bahsetmediğim bir şeylerin olduğunu anladığı için biraz daha bozulsada bana güvenip fazla üstelemedi.
" Anlat." dedi sadece tek kelime.
Hikâyeyi anlatmaya en baştan cezaevinden çıktığım geceden başlamaya karar verdim. Sandalcıdan ve kızından yani.
Aslında hiç bir şeyden bahsetmeden Franco'nun ne kadar gevşek biri olduğunu ve onunla iş yapmak istemediğimi söyleyip konuyu kısadan kesebilirdim. Ama babamın eli uzun kulağı kesindi. Eninde sonunda herşeyi duyar öğrenirdi. Bu yüzden önce benden duysun bana olan güveni sarsılmadan devam etsin istiyordum.
Anlatmaya başladım.
Önce cezaevinde yaşanan olaydan sonra Sandalcı'dan ve yaptığı şeyden bahsettim. Sonrasında da kurtarmamı istediği kızından...
![](https://img.wattpad.com/cover/358081079-288-k571120.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİYAH VE KARA ( TAMAMLANDI ✔️)
ActionInstagram:azimet340 SİYAH VE KARA. KURTOĞLU SERİSİ -2 Yılbaşı Elmas-ı isimli hikayemi okuyan herkesin kulağına tanıdık gelecek olan PUSAT KURTOĞLU'nun hikayesidir. Yılbaşı Elmas-ı'n daki isimler geçsede Yılbaşı Elmas-ı isimli hikayeden bağımsızdır...