Ben şiir yazmayı çok severdim. Elimdeki defteri alıp yine sahil kenarına gelmiştim.Taşların üzerine oturdum ve derin bir nefes aldım. Deniz kokusunu içime çektim.
Defterimin siyah kalın bir kapağı vardı. Üzerinde şifre vardı. Bunu Anneannem bana özel olarak tasarlamıştı. Şifrem dört haneli bir rakamdı.
2468
Ardışık sayıları severdim. Şifremi girdim ve defterimin kapağını kolay bir şekilde açtım.
Sayfalarım dolmak üzereydi.Deniz güzel kokuyor
Yazdığım şey sadece bu cümleydi.
Bu yazacağım şiirin adı olabilirdi. Çevreme göz attım. Hava kararmak üzereydi. Güneş batıyordu. Yanımda balık tutan insanlar vardı.
Herkes kendi arasında konuşuyordu ama ben duymuyordum.Tedavi olmak istemiyordum.
İnsanın canını acıtan kelimler vardı ve ben hiçbirini duymadığım için mutluydum.Annem zengin bir ailenin kızıydı.
Beş yaşına kadar aramız çok iyiydi ama benim yüzümden bir trafik kazası oldu ve o kazadan dolayı babamı kaybetmiştik.Annem de beni suçluyordu. Güzel ailemin tablosunu ben eksiltmiştim.
Annennem, beni çok severdi.
Her şeye rağmen yanımdaydı.22 yaşındayım ve mutlu değilim. Güldüğüm anlar çok nadirdir.
Arabalara binemiyordum. Ne olursa olsun hayatta binemezdim.
Her zaman yürürdüm.O yüzden eğitimimi uzaktan tamamlamıştım.
Hiç tatile çıkmamıştım.
Annem benim deli olduğumu düşünüyordu.Aklıma gelen cümleyi defterime yazdım.
Ölmek için denize geldim.
Kokusunun yaşama nedenim olacağını bilmiyordum.Bu cümle hoşuma gitmişti. Parça parça cümleler kurup en sonunda birleştiriyordum.
Telefonumu çıkarıp saate baktım. Eve gitmem gerekiyordu.
Ev ve sahil arası 15 dakikaydı. Aklıma gelen şeyle üzgün bir şekilde önüme döndüm. Eve istediğim saate gidebilirdim. Beni merak edecek kimse yoktu.Annem beni silmişti. Keşke yaralarımızı beraber sarsaydık ama o bunu istemedi.
Şiir yazmak için bu sefer karanlık bir sokağı tercih etmiştim.
Hava karanlıktı ama sokak ışıkları vardı. Bu beni rahatlatmıştı. Defterimi çıkardım ve etrafıma baktım.Karanlığı aydınlatan sokak ışıkları var. Benim karanlığımı kim aydınlatacak?
Canım tatlı bir şey çekmişti o yüzden bir kafeye geçip kendime soğuk baklava istemiştim.
"Hanımefendi ne alırsınız?"
Tepemde dikilen kıza ilk önce gülümsedim sonra söze girdim."Ben sağırım. Duymuyorum, sizden bir porsiyon soğuk baklava yemek istiyorum."
Kız bana üzgün bir şekilde baktı ve başını olumlu anlamda salayıp gitmişti. Burası kalabalık bir mekandı ve ben hiçbir sesi duymuyordum.
Etrafımı incelediğim zaman içim burkuldu. Çünkü herkesin yanında biri vardı. Benim yanımda kimse yoktu.
Aklıma bir cümle gelmişti ama çok acımasızcaydı. Yazıp yazmamak arasında kalmıştım.
Şifremi girip açılan deftere aklıma gelen cümleyi yazdım.
Kalabalıkta tek başıma oturuyorum.
Belkide bu cümlenin altını çizmem gerekiyordu. Defterimi sert bir şekilde kapattım. Annemle birlikte buraya gelmeyi çok isterdim.
Soğuk baklavam gelince iştahlı bir şekilde yemeğe başladım. Beni mutlu edecek tek şey bu tatlıydı.
Tatlımı yedikten sonra hesabı ödemek için ayağa kalktım.
"375 Tl efendim."
Hesabın ne kadar tutuğunu bilmiyordum. Sadece elimdeki kartı uzattım.
Ben onları duymuyordum ama onlar beni duyuyordu.
Ben kendi sesimi unutmuştum."Kolay gelsin," dedim ve kafeden çıktım. Saate baktığım zaman kafede çok oyalandığıma karar verdim.
Bugün sadece dört cümle kurmuştum ve benim takıntım vardı. Bu cümle sayısı beş olmalıydı.
Çelik mavisi gözlerimi bir sokağa diktim. Oraya doğru adımladım.
Adımlarım çok ürkekti.Bu sokak çok karanlıktı ve kirliydi. İnsanlar tarafından terk edilmiş gibiydi.
Bir sokak gördüm. İnsanlar tarafından terk edilmiş. Bu sokak benim gibi...
Tam arkamı dönüp gidecekken siyah şapkalı bir adam gördüm. Duvara yasladığı birine yumruk atıyordu. Her şey saniyesinde gelişmişti ve onu dakikasında öldürmüştü.
Bedenim titredi. Elimdeki defter yere düştü. Koşmam gerekiyordu.Defterimi almama zaman yoktu.
Onunla göz göze geldik. Hafif bir şekilde yutkundum. Ne yapacağımı bilmiyordum.
***Bölümler kısa olacak ama düzenli bir şekilde gelecek smskkd
Yeni kurguyu nasıl buldunuz?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sağır kukla
RomanceSağır bir genç kız ve seri bir katilin hikayesi... Sara Topal, beş yaşından sonra geçirdiği bir kazadan dolayı hiçbir sesi duymuyordu. Şiir yazmak için bir sokağa girdi. Tek istediği sadece ilham alacağı bir cümleyi defterine yazmaktı ama işler hiç...