Bol yorumlarla destek olmanızı diliyorum.
Üç Güneş'in doğmasına yaklaşık dört saat kalmıştı ve Nero Mirajin'e giden bir gemi kiralamakla uğraşırken bir yandan da o yoğunluğun içinde maskeli adamın kim olabileceği hakkında düşünüp duruyordu. Dışarıdan bakan bir göz onu asla önemli biri olarak algılamazdı, o dışarıdan birisi için alelade sıradan bir İmparatorluk vatandaşıydı, aslında çok büyük bir planın en ufak ama aynı zamanda en önemli parçasıydı...
Galaxia Regalis limanının içinde hızlı adımlarla yürüyordu. Metalik yüzeyde attığı her adım rahatsız edici sert metal seslerine sebep oluyordu ve bu yürüme sesi koridor boyunca tiz bir yankılanmaya dönüşüyordu. Soğuk, parlak beyaz ışıklar koridor boyunca tepeden aşağıya iniyordu. İşçilerin ter, ağır yükleri taşıyan yardımcı Synthoidler'in(13) paslanmış çelik kokuları, gemilerden çıkan uzay kokan buharlar ve hepsinin karışımıyla oluşan mide bulandırıcı liman kokusunu burada da iliklerine kadar çekmek zorunda kaldı Nero. Bu limanda neredeyse bir renk paleti yoktu, her biri tek düze bir metalik gri tonundaydı; yollar, duvarlar, gemiler ve geri kalan neredeyse her şey. Nero'nu bu gezegende ruhu sıkılıyordu, buradan çıkıp başka bir yere gitmeyi de hiç düşünmemişti çünkü ona göre İmparatorluk'un olduğu her yer aynıydı, farklılık yoktu. Zenithon dışındaki farklı kültürlerin ve duyarlı canlı türlerinin olduğu diğer her yer Zenithon ile aynıydı çünkü İmparatorluk farklılıktan
hoşlanmıyordu.Bu onun için büyük bir tehditti, duyarlı türler binlerce yıldır kimsenin etkisinde kalmadan konuştukları anadillerini şimdi İmparatorluk'un himayesi altında yaşadıkları için konuşamıyorlardı, İmparatorluk onların koruyucusuydu ama bedel ödemelerini istiyordu. O insanlardan koruma karşılığında benliklerini alıyor, her birini uyuşturulmuş bir Zenithon'luya çeviriyordu. Görünürde insanların genelini köleleştirmese de galaksinin çeşitliliğini azaltmak adına her türlü asimile politikasını hiçbir çekince göstermeden gerçekleştiriyordu.
Nero rıhtıma çıkar çıkmaz sert kuzey rüzgarı yüzüne çarptı, yüz metre ileride Mirajin'e kalkacak olan canlı hayvan gemisi Kuwaikh'i gördü. Sekiz iniş takımına sahip, siyah çelikten eski, devasa bir yük taşıma gemisiydi ve şimdi canlı hayvanları, Nivalis'e gidecek olan Arethepolis(14)'li köleleri taşıyordu. Nero derin bir nefes aldı, kulağına gözle görülemeyecek kadar küçüklükte bir sinyal cizahı taktı ve maskeli adamın ona söylediği frekansı ayarladı. Yavaş adımlarla Kuwaikh'e bindi... İlk adımını atar atmaz kulağındaki sinyal konuştu.
''Kuwaikh'e bindiğini görüyorum Nero.'' dedi maskeli adamın sesi.
''Evet, efendim.'' Nero irkilmişti.
''Cesaretinden dolayı tebrik ederim, şafaktan önceki son çıkıştayız. Bana efendim demeni istemiyorum, beni Vekil olarak bil yeter... Şimdi her zaman olduğun o Astroflux yetkilisi ol ve bir gözün hep adamımızı aramakta olsun.''
Nero'nun duyduğu bu sözler tüm beynini ele geçiriyor gibiydi, kölelerin toplandığı salona inmek için kapanmakta olan asansöre yetişti.
Asansör'ün içinde bir Nyxelai(15) vardı. Nero onun korkutucu yüzünü bir anlığına gördü ve başını yere eğdi, sessizce asansörün eksi katta durmasını bekledi, göz ucuyla da yanındakini inceledi. Bu Nyxelai Karanlık Orman'ın bir sakini olmalıydı. Karanlık Orman bir gezegene verilen takma isimdi, bilinen adı Tenebris'ti. Havası, suyu, canlısı, bitki örtüsü bile siyah olan, güneşe en uzak gezegen... Yanındaki bu iki metrelik Nyxelai oldukça sinirli bir şekilde soluyordu ve elinde parıldayan içi kızgın ateş dolu cam kaplamalı vhatrıumu(16) sıkıca tutuyordu. Sanki bir orangutan ve bir şeytan karışımıydı, siyah kürkle kaplıydı, yüzü bir orangutan yüzünü andırıyordu ama insansı mimiklere de sahip, duyarlı bir türdü. Başında kavisli ve süslü oymalı boynuzları geriye doğru eğilerek tehditkar bir görüntüye sebep oluyordu. Sarı gözleri yavaşça hareket ediyor, burnundan gürültüyle nefes alıp veriyordu, diğer eliyle de uzun siyah sakalını kaşıyordu. Asansör kapısı büyük bir gıcırtıyla sonuna kadar açıldığında ikisi de aynı yerde indiklerini fark ettiler. Nyxelai ona üst perdeden bakarak;
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yıldızlar Altında Devrim
Khoa học viễn tưởngBir galaksi, gürültüyle kendi kaderine doğru sürüklenirken, iki eş İmparator, Diktatörlüğün soğuk elini insanları üzerinde gezdirir. Ancak devrimin sözde ışığı, beklenmedik bir karanlığa yol açar. İhanetin gölgesi Zenithon gezegeninde derinleşir ve...