ÖZGÜRLÜK GÜNÜ

138 38 64
                                    

Hislerinizi, düşüncelerinizi paylaşmayı unutmayın ve tabi ki bol bol yorumlarınızı da! Keyifli okumalar...

Gemi Gaiathra'ya düşmüştü, esir imparatorun tutsak olduğu yere...

Her yerde ateş vardı. Sağanak halinde yağan yağmur da ateşi söndüremiyordu, çünkü tam söneceği an geminin bir başka yerinde şiddetli bir patlama oluyordu. Kan her yerdeydi. Cansız bedenler bin parçaya bölünmüş, her yere sıçramıştı. Kopan kollar, parçalanmış bacaklar, patlamış beyin parçaları geminin yanmış ve eriyen kolonlarının, bükülmüş zeminlerinin, devrilmiş duvarlarının üzerinde, arkasında, yanındaydı. Yaşayan az sayıda insan vardı ve onlar da birkaç dakika içinde yanarak can vereceklerdi. Kaptan köşkünün camları patlamış ve çarpışmanın şiddeti içeride ne var ne yoksa dışarıya, yüzlerce ethermet uzağa fırlatmış gibiydi çünkü içeride hiçbir şey yoktu. Ne Nero'dan ne de Hornatellus'tan bir iz vardı...

Çok az sayıda insanın yaşadığı bu gezegende geminin düşme anına yine çok az insan şahit olmuştu, bunlardan en önemlisi de Nyxephon'du, eski devrik Şansölye...

ECLİPSİA

Engin okyanus sularının ve hırçın dalgaların ortasında duran, her zaman sürmekte olan kasırganın üzerinde koruyucu görevi üstlendiği gizli bir yapı vardı. Bu yapı ne bir sarayı, ne bir karakolu, ne de bir yerleşim yerini andırıyordu. Sanki başka bir galaksiden, başka bir medeniyetten gelen birilerinin diktiği bir anıt gibiydi. Keskin sivri uçlu parlak metalden yapılma kolonlarla ayakta duran esrarengiz bir yapıydı Vekil'in Sığınağı...

Vekil içerideki karanlık ve boğuk salonda birkaç adam ile durum değerlendirmesi yapıyordu. Kafasına o başlığı takmıyor olsaydı herkes yüzündeki o korku ifadesini görürdü. Vekil işi şansa bırakmayı istemezdi ama bu sefer gerçekten her şeyin şansa bağlı olduğunu düşündü.

''Sana sadece tek bir görev vermiştim Lord Tithos, tek bir görev. Rotanın güvenliği hakkında bir rapor yayınlayacaktın.'' dedi sessizce ve daha sonra sağ tarafındaki hologramda duran üç kişiye döndü;

''Size de sadece tek bir görev verdim, bu raporu denetleyecektiniz ama başaramadınız.'' Şimdi de hiddetli bir şekilde sordu;

Kutsal olan neydi?''

''Hedefimiz.'' dediler hep bir ağızdan.

''Peki, en ufak bir görevi dahi yapamayan sizlerle yarın savaş çıktığında ben ne yapacağım?'' diye sordu Vekil. Ardından tek bir soru daha sordu;

''O gemide kim var bilmiyordunuz ama onun benim için önemli olan tek kişi olduğunu biliyordunuz, adını şimdi öğreneceksiniz. Siz benim en önemli planımı yok ettiniz, Nero Corvus'u... Başarısızlığınızın bedelini unuttunuz mu?''

''Hayır.'' dediler hep bir ağızdan.

''O halde bedel ödeyeceksiniz.'' dedi ve arkasını dönerek salonun kapısına doğru ilerledi. O salon kapısına yaklaşırken kapı açıldı ve içeriye iki cüsseli cellat girdi, ellerinde iki vhatrium ile birlikte. Salondaki hiçbir adam kılını bile kıpırdatmadan ölümü sessizce karşıladılar.

GAİATHRA

Yanmış geminin her yerinde ya bir gaz ya da yakıt kaçağından dolayı yangın vardı. Eski devrik Şansölye Nyxephon ve yaveri Robb kuyrukyıldızlarına26 binmişler ve dört nala enkaz bölgesine doğru ilerliyorlardı. Şansölye şanslıydı, özgürce hareket edebildiği gün sayısı haftada bir gündü ve o gün bugündü. Etrafında ne ondan sorumlu bir komiser27 ne de bir asker vardı. Çekinmeden nefes alabildiği, yemek yiyebildiği, av yaptığı gündü bugün ve bu galakside yüz yıllarca konuşulacak bu kaza da neyse ki bugün olmuştu. Askerlerin peşinden gelmesine ve bu olağanüstü durumdan dolayı onu Altın Köşk28'e geri götürmelerine çok az bir zaman vardı ve enkazı görmek için çabuk olmalıydı.

Yıldızlar Altında DevrimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin