.21.

672 38 14
                                    


Merih: napıyosun (11.46)

Siz: hastanedeyim şimdi
Yazıyor...

Yazıyor...

Siz: onurla birlikte

Merih: tamam (12.47)
Merih: annem Adana'dan bir şeyler yollamış (12.51)
Merih: söylersem canın çeker mi bilmiyorum
Merih: şimdi triplisin gelip yemezsin falan çocuk da leke mi ne çıkıyormuş herhalde
Merih: yeğenimin geleceğiyle oynayamam
Merih: tribin geçerse uğra.

Siz: tmm. (✔️✔️)

———


Oflarken Onur da kolumdaki pamuğu hafifçe kaldırıp hâlâ kanayıp kanamadığına bakıyordu. "Güzelim, bence artık yara bandını yapıştıralım." Dedi pamuğu çekip hafifçe moraran koluma baktı içli içli.

"Kıyamam lan sana." Eğilip dudaklarını dirseğimin içine canımı yakmaktan korkuyormuş gibi narince koluma bastırarak minicik bir öpücük bıraktı. Tüy gibi, yumuşacık ve kalbimin göğüsümden çıkmasına neden olacak kadar güzel bir andı benim için...

"Acıyor." Dedim dudak büzerek ona bakıp.

Ne zaman kan aldırsam böyle olurdu ve her seferinde acıyor diye sızlanırdım ama şu an bir acı hissetmiyordum; sadece ona cilveyle, nazlanmak istemiştim birazcık.

Onur büzdüğüm dudaklarıma ve bulunduğumuz ortama şöyle bir bakış atıp tek eliyle yanaklarımı sıktı çenemin altından. "Uslu dur, hatun." Diyerek başımı hafifçe sağa sola salladığında huysuzca ittirdim elini.

"Usluyum ben." Dedim, elimdeki ufacık yara bandını ona uzatırken. "Aynen, aynen. Baya!" Elimdeki bandı alıp hâlâ dümdüz uzattığım koluma, dirseğimin içine, yapıştırdı dikkatlice.

"Sıra sende." Dedim onun herhangi bir bahane daha sunmasına fırsat vermeden.

Hastaneye geldiğimizden beri önce bebek, önce bebek; diyip durduğu için asla ikna edememiştim onu pansumana. Randevusuz geldiğimiz için de Mine Hanım'ın boşluğunu yakalamak zor olmuştu, ki boşuna beklemiştim bence çünkü doktorumuz Mine Hanım bize henüz ultrasonda göremeyecek kadar küçük olduğunu vajinal ultrasonu da ben istersem demeyebileceğimizi ama muhtemelen henüz görünmeyeceğini söylemişti; gebelikte beşinci haftamı yeni yeni bitiriyormuşum.

Ben de biraz tırstığım için zaten bir şey yaptırmamıştım ama Onur ona benim sabahki sancımdan bahsettiği için yine bir muayene olmuştum. Sonuç olarak da bir kan ve idrar tahlili falan istemişti.

Ayak üstü bahsettiğine göre biraz daha ilerleyen süreçte daha çok tahlil verecekmişim ve tetkikler artacakmış ama ben şu andan bile baymıştım.

"Ben bebeğimi göremedim ki." Dedi Onur tamamen bahane üretmek için. "Buradayım ya ben aşkım!" Dedim bir elimi belime atıp tek dizimi de kırarak şu meşhur pozu verirken. "Aşkım mı?" Dedi, sessiz ve boğuk bir sesle gülerken.

"Aşkım tabii..." Dedim genişçe gülümseyerek.

"Hımm?" Yaklaşıp dudaklarını yanağıma bastırdığında uzun zaman sonra ilk defa bu kadar sert ve masumiyetten uzak bir öpücük bırakmıştı sanırım. Çok kısa süren bu temasımızdan sonra iç çekerek ya da kendince saçlarımı koklayarak benden uzaklaştı. İri eli, elimi avucuna hapsederken beni de yönlendirmesiyle acil tarafına doğru adımladık birlikte.

 Hatun Bebek/Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin