18.Bölüm "İlk Kan"

233 16 2
                                    

Bugün sondu.Belkide huzurla geçirebileceğim son gündü.Nedensizce içimde böyle bir his vardı.Sonuçta yarın bu küçük yerden gidecektim.Ve beni büyük bir sorumluluk bekliyor olacaktı.Biliyordum ben bu sorumlulukla bütünleşmiştim.Artık bunu yapmam gereken birşeymiş gibi değilde.Kaderimin bana emrettiği, yüce bir görevmiş gibi düşünüyordum.Ama içimde büyük de bir hüzün vardı.Bunu yaparken arkadaşlarımın yanımda olmasını isterdim.Onlar benim için o kadar değerliydiler ki.Yanımda olduklarında korkusuzca herşeye göğüs gerebiliyordum.Ama malesef ki yanımda yoktular.Fakat ben yanımda olmaları için çaba gösterecektim.Yapmak zorundayıdım.Çünkü onlar, annemden sonra sahip olduğum tek ailemdi...

Oturduğum yerden kalktım ve Gersy'yi elime aldım.Birkaç gündür benim antrenmanlarım yüzünden konuşamamıştık.Onu özlemiştim.

Bir süre elimi pürüzlü kabuğunda gezdirdim.Sonra da birkaç cümleyi düşüncelerimle ona ilettim.

-"Selam küçük dostum.Bu aralar konuşamadık ha!Sorma birkaç gündür sıkı çalışıyordum,sana vakit ayıramadım.Üzgünüm.Ama buna şimdi bir son vermeye ne dersin."

Bir süre ses gelmesini bekledim ama hiçbirşey duyamadım.Ne olmuştu da benimle konuşmuyordu.Uyuyormuydu acaba.Tabi bir yumurta uyuyabiliyormuydu bilmiyordum.Sadece bir düşünceydi.Elimi kaldırıp birkaç kere kabuğa vurdum.Ama hala sessizdi.Ne olduğunu anlayamadığım için yumurtayı kucaklayıp Bilge Luis' in odasına doğru gittim.Ayaklarım tam kapının önünde durmuşken kapıyı çaldım.Bunu hep yapardım.Çünkü bunun, hep bir saygı gösterme çeşiti olduğunu düşünürdüm.Birkaç saniye sonra 'gir' komutu aldım ve içeriye girdim.

Bilge kuruttuğu Isırgan otlarını eliyle ufalıyordu.Bunu otların ufak bir cam kutusuna sığabilsin diye yapıyordu büyük ihtimal.Ben içeriye girince ellerini çırptı,ve üzerinde yeni fark ettiğim önlüğüne sürdü.

-"Bir sorun mu var John."dedi.

Herhalde benim antrenmanda olmamı beklediği için biraz şaşırmıştı.Fakat bugün antrenman yapmak istememiştim.Son kez normal bir insan gibi yaşamak istiyordum.Son kez onyedi yaşında bir çocuğun yapmak istediklerini yapmak istiyordum.Ama bunu kimseye söylememiştim.Liam'a başımın ağırdığını söyleyip,geçirmiştim.Aynısını Bilgeye de söyleyecektim.Bilmiyorum bunu söylemek belkide onlara çok çocuksu gelecekti.Ben, nedeninin sadece benim bildiğim huzurlu bir gün geçirmek istiyordum.

Ayakta daha fazla durmamak için arkadaki koltuklardan birisine oturdum.

-"Antrenmana gitmedik bugün biraz başım ağırıyordu.Bende Yumurta ile konuşmak istedim.Zaten üç gündür konuşamıyorduk.Herneyse.Onunla konuşmaya çalıştım ama hiç cevap vermedi.Buraya belki bir bilgin vardır diye geldim."dedim.Resmen şu beş cümlede aklımdaki herşeyi anlatmıştım.

- " Endişelenme evlat.Ejderha yumurtalarının uyku süresi bizimkisi gibi değildir.Bu süre bir iki gün,birkaç hafta hatta birkaç ay bile sürebilir.Biz normal insanlar ne yapsak uyandıramayız onu, bunu belki sen yapabilirsin ama bu zor bir ihtimal o yüzden çok endişelenme.Bırak uyusun."dedi

Demek uyuyordu.Ona birşey oldu diye çok korkmuştum açıkçası.

-"Tamam çok endişelenmem.Bu arada ben biraz uzanıcam odama girmeseniz çok iyi olur biraz dinlenmem lazım.Bunu Liam'a da iletirseniz çok mutlu olurum.Hadi sana kolay gelsin."dedim ve çıktım. Bu biraz emir verirmiş gibi olmuştu ama aklımda birşeyler vardı.Ve bunu yapmam için yalan söylemem gerekiyordu.

Liam salonda oturmuş bir kitap okuyordu.Yanından geçerken gözlerimiz buluşmuştu, bu sırada ona başımla kısa bir selam verdim ve bana verilen küçük odaya gittim.

Girer girmez yatağıma yaklaştım ve örtüyü kaldırdım.Yastığı da içine koydum ve örtüyü tekrar üstüne serdim.Birkaç dokunuştan sonra kapıya kadar gittim ve şaheserime baktım.Yakından bakılmadığında içinde birisinin uzandığını andırıyordu.Gülümsedim.Ve üzerimi değiştirdikten sonra kılıcımı aldım.

Son Ejderha YumurtasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin