Bölüm 2

375 14 0
                                    

Ya Kazanacağız Ya Kaybedeceğiz

"

Bazen sevmek, karşılık beklemeksizin var olmaktır sadece. Tek taraflı Bir deniz gibi; sonsuz ve hiç doymayan."

CEMAL SÜREYYA

Hayatın adil davranmadığını bağrını yakan kor ateş düştüğünde anlamıştı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hayatın adil davranmadığını bağrını yakan kor ateş düştüğünde anlamıştı. Bugün hayat insanlara daha kötü seçenekler sunuyordu. Bugün herkes daha kötüydü. Bugün Mizgin herkesten daha çaresiz ve kırgındı!

İstenmiyor olmak kadının ruhunu incitirdi. Hele bir kadın âşıksa! Hele bu kadın yıllardan beri bu yakıcı aşkı kalbinde taşıyan Mizgin ise! Ruhunu büsbütün Rezan Şahmaran'ın aşkına kurban vermişti. Âşık olduğu adam onu istemiyordu. Ne yapacaktı? Ne edecekti? Nerelere gidecekti? Kaçsa çözüm üretir miydi? Hayır, zaten kaçanlar yüzünden böyle olmuyor muydu? "Kendine gel, Mizgin!"

İdraki ağır olan genç kız gayriihtiyarî bağırmıştı: "Beni istemeyen bir adama vereceksiniz!"

Zerya avuç içiyle kız kardeşinin ağzını kapadı. Gözlerini dehşet içinde kapıya çevirmişti. Kimsenin duymaması gerekti. Bu konuşma yapıldığında Mizgin'in vereceği tepkiyi herkes beklemişti. Metanetini korumalıydı.

"Aşık olduğum adam beni istemiyor," diyebilirdi acıyla. Ablasını bu elim aşktan haberdar edebilirdi. Sakladı yüreğine, kimse bilmese de olurdu. Mizgin âşık olduğu adam tarafından istenmiyordu!

"Keçe hiş (sus) be biri duyarsa rezil olacağız."

"Babam biliyor mu?" derken bakışları acı doluydu. Hayal kırıklığının içinde debeleniyordu.

Zerya manidar bir bakış attı. "Biliyor, kabul etmedi. Arma aşiret büyükleri kan dökülmesin diye ikinci evliliği öne attılar."

"Evimizi silahla başarı adama mı vereceksiniz beni?" Küçümseyerek baktı ablasına. İncinen gururu yaş olup gözünden akmak istedi. Ama değmez, dedi. Seni isterneyen adarn için değmez!

***

Ablası ile konuşması öfkeyi genç kızın kalbine düşürmüş, bulduğu bahanesiyle dostunu aldığı gibi çiftliğin yolunu tutmuştu. Çiftlikte bütün öfkesini kusabilirdi. Bir el ateş daha etti. Bir ateşi de yüreğinden koyuverdi. Lakin yetmedi kıza, yetmiyordu.

"Ah! Delirmek üzereyim, Dila!"

Görüş alanında on adet hayali Rezan kafası vardı. Her birini vurmak, Rezan Şahmaran'ı yok etmek istiyordu. "O Rezan olacak kendini beğenmiş mahlük beni istemiyor!" derken bağrından bir ateş kopuyordu. Namlu hedefine kestirdiği şişeleri vurmuyor, yüreğini ateşe veriyordu. Şişeleri değil de kendini vuruyordu sanki.

"Haklı, Mizgin. Adamın kız kardeşini ağabeyin kaçırdı. Bir kızın namusu söz konusu. Seni koynuna mutlulukla alacak, keyifle kabul edecek değil ya! Rezan'dan bahsediyoruz, herkes onun kime gönül verdiği ve yarın kimle evleneceğinin merakına düşerken!"

BERDELHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin