"kokusu insanı mayhoş edecek kadar güzel..."
Vampir adam elinde ki iksirle, yanında ki gencin yüzüne bakarak sıcak bir gülümseme bahşetti.
"Sorun şu ki, sen insan değilsin?"
"Lafın gelişi!"
İki genç oturdukları masada gülerek sohbet ederken, yanlarına gelen Aster sandalyeyi kendine çekerek oturdu.
İki adamın da bakışları masalarına oturan kafenin sahibi, Aster'in saçlarında gezinmişti.
"Harika görünüyorsun.."
"Aman Tanrı'm bunu gerçekten yaptın mı?"
Aster saçlarını savurarak, somurtup dirseğini masaya yaslayıp gözlerini devirdi.
"İddayı kaybettim sonuçta, bunu yapmam gerekiyordu."
"Sehun! Çek o köpek dişlerini, arkadaşımın üzerinden."
Omega olan sahte bir sitemle vampir arkadaşının omuzuna yumruğunu geçirmişti.
"Bu rengin sana bu kadar yakışacağını düşünmemiştim, Aster."
Diyerek hayran hayran Aster'in parlayan saçlarına bakmıştı. Aster gözleri önüne gelen mor perçemlerini kulağının arkasına nazikçe atıp, samimi bir gülümseme verdi yanında ki bedene.
"Biliyorum zaten, bana herşey yakışır."
Ukalaca gülümseyip, sandalyesinin arkasına yaslanıp, daha rahat bir pozisyona geçti.
"Kendini beğenmişliğin beni sinir etmiyor, çünkü hadi ama! Kesinlikle herşey yakışıyor..."
Aster'in gülüşünün solmasına sebep olan, kafesinden içeriye sinirle adım atan iblisti. Öyle bitkin, tükenmiş görünüyordu ki, Aster biranlığına sadece bir anlığına, yaptığı şeyden pişman olmuştu.
İblisin solmuş teni, birbirine karışmış siyah dalgalı saçları, mosmor olan göz altları ile büyücüye doğru adımladı. Masaya varır varmaz Aster'in kolundan sertçe tutuğu gibi sandalyeden kaldırmıştı.
Arkadaşları şaşkınlık ve korkuyla olacakları izlerken, iblise yanlış bir harekette bulunmamak adına kendi sıktı omega olan.
"Sakın, sakın bir şey demeye dahi çalışma."
Kalın sesi Aster'in bir şey söylemesini engellerken, iblis kolundan tutuğu gibi kafeden dışarı çıkarttı, incenmekten korktuğu bedenini bir palavra gibi peşinden sürükleyerek caddeye çıkarmış, ardından kanatlarını görünür yapar yapmaz Aster'i kucağına almak için bir elini beline diğer elini bacaklarının arasına koymak üzereyken, Aster yaptığı donma büyüsüyle elleri olduğu yerde kalmıştı lakin çözülmesi bir kaç saniye bile sürmedi.
"Sana karşılık vermiyor olmam sanma ki, bana yaptığın aptal büyülerden kurtulamıyorum. İnan bana saniyelerimi bile almaz o yüzden sakın direnmeye çalışma."
"Sen kimsin de benimle böyle konuşabiliyorsun, Taehyung?"
Aster'in sözleri Taehyung'un daha çok öfkelenmesine sebep olurken, sevdiği adamı incitmemek için gücünü kullanmak istemiyor olsa da büyücü onu oldukça zorluyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aster's Second Life|Taegguk
Fanfiction"Paralel evrende ki bir büyücü yaptığı bir hata sonucu infazına karar verilir fakat, Tanrı'lar onu insanların yaşam sürdüğü dünyada tekrar doğmasını sağlarlar, hiç bir şey hatırlamadan. Kısacası; ikinci bir hayat vermişlerdir kendisine..." - Hikâye...