H̸O̸R̸N̸Y̸ 𝙏𝙀𝘼𝘾𝙃𝙀𝙍~ʷᵒᵒˢᵃⁿ

18

(jonhgo-san)

san
nerdesin la cücük

jongho
sanane?

san
söylesene amına kodumun

jongho
benim amım yok ki nereye koyacaksın

san
bak cücük beni delirtme
soruma cevap ver

jongho
senden çok uzakta bir yerdeyim

san
lan delirtme adamı nerdesin
hadi çabuk söyle
acil

jongho
*ses kaydı*
(san oğlum benim annen... biz jongho ile geziye çıktık birkaç gün yokuz ev sana emanet bebeğim...)

san
/işte gerçek eğlence
tamam anne dikkatli olun
iyi eğlenceler size

~~~

ailesinin tatile çıkmış olması şuanda san için büyük bir fırsattı. kardeşinin anormal tavrını wooyoung'un çekebileceğini sanmıyordu. öz kardeşi olmasa çöpe atıp geçerdi fakat kan bağı olduğundan hiçbir şey yapamıyordu, önünde ona zarar vermesini engelleyen bir engeldi sanki.

evin boş oluşu ile aklına türlü türlü fikirler geldi. bazıları çok romantik bazıları da azgınca fikirler... gözü dönmüş gibiydi herkesten sakladığı azgın karakterini küçüğünün yanında meydana çıkartmak istiyordu fakat küçüğün tepkisini bilmediğinden susmaya karar verdi.

"annem ve jongho tatile çıkmış yani şuanda ev boş sevgilim"

"yaaa annen ve küçük kardeşinle tanışmak istiyordum ama neyse artık bir dahakine"

"maalesef güzelim yapacak bir şey yok. ş-şey aç mısın evde yemek hazırlayacağım sende gel"

"rahatsız etmeyeyim ben seni okuldan yeni çıktın dinlenirsin hem"

"yok canım ne rahatsızlığı hem bizde yüz yüze rahatça konuşuruz"

"tamam öyle diyorsan geleyim bakalım"

***

eve girdikleri gibi küçüğün üstündeki rahatsız edici formalardan kurtarmak istedi. küçüğün kolundan tuttuğu gibi odasına götürdü ve bedeni en küçük kıyafetleri yatağının üstüne koydu.

"formayla dolaşma, zaten okulda yeteri kadar terleyip üstüne yapışıyordur. sen üstünü değiştir bende odaya geçiyorum biraz dinleneceğim sonra yemek yaparım olur mu?"

"çok iyi olur da sana bu kadar zahmet vermeseydim. bir de babam, babama ne diyeceğim. görünüşe göre burada baya süre vakit harcayacağız"

"sen önce üstünü değiştir bebeğim onu da hallederiz"

"nası-"

"hadi seni oda da bekliyorum" diyerek kapattı kapıyı san. odaya geçti ve televizyondan rastgele bir kanal açtı, küçüğünün gelmesini bekledi. çok uzun süre beklemeden de küçüğü tam karşısında onun kıyafetleriyle duruyordu. küçüğüne verdiği bedeni en küçük kıyafetleri bile bol gelmişti. kollarını açarak dalgalandırıyordu üstündekini wooyoung.