Amy'nin gözleri kitaptaki her sözcük ve görselli anlatımı unutmamak üzere zihnine kazıyordu. Yarından itibaren olası toplanma yeri olabilecek gizli geçitlere gidecekti ve kendinden gizlenen her şeyi açığa çıkaracaktı. Ne olursa olsun!
O gece Coraline ve Raine gelmedi. Amy yatakhanede tek başınaydı. Uyuyana kadar gizli geçitlerin yerini ve nasıl girileceğini tekrarladı durdu. En sonunda daha fazla dayanamadı ve kendini uykunun emin kollarına teslim etti...
Sabah biraz geç kalkmıştı. Büyük ihtimalle oda arkadaşları çoktan üstlerini değiştirip kahvaltıya inmiş olmalılardı. Çünkü ne Raine ne de Coraline yatakhanedeydi. Amy hızlıca üzerini değiştirdi ve saçlarını yapıp çantasını alarak yemek salonuna gitti.
Edward, Tina, Darian ve Kane her zamanki gibi bir masada oturmuşlardı. Amy onların masasına yaklaşığı sırada Edward ayağa kalktı.
Çıkış kapısına doğru yürürken:
-İstediğin masada oturabilirsin, Morris.
dedi. Bunu söylerken Amy'nin yüzüne bile bakmamıştı. Amy nedenini anlayamadığı bir şekilde üzülmüştü. O sırada uzak bir masada kahvaltı yapan Coraline ve Raine'i gördü. Fakat onların yanına da oturmak istemiyordu. Kendisinden bir şeyler saklayan insanlara ne kadar güvenebilirdi?
Boş bir masadan bir poğaça aldı ve yemek salonundan çıktı. Aslında nereye gitmesi gerektiğini bilmiyordu. Ayakları onu rahat ve yumuşak sıraların olduğu özel yetenekler sınıfına götürdü. İlk dersleri o sınıftaydı sanki.
Amy kapıyı açtı ve profesör Clara Light'ı düşünceli bir şekilde öğretmen masasında otururken buldu. Kestane rengi saçları karışmıştı ve koyu yeşil gözlerini bir noktaya dikmişti. Amy sessizce sınıftan çıkmaya karar verdi. Tam arkasını dönmüş gidiyordu ki
Profesör Light:
-Gitmene gerek yok Morris. sadece biraz düşünüyordum.
Amy:
-Gitsem iyi olur profesör. Dersin başlamasına çok var ve benim birinin yanına gitmem gerekiyor.
Profesör Light'a cevap verme fırsatı vermeden sınıftan koşarcasına çıktı. Kimin yanına gitmesi gerektiğini biliyordu. Tabi ki Edward'ın neden böyle davrandığını bilecek ve söyleyecek kişiye yani Kane'e. İçgüdüleri ona bahçedeki göl kenarına gitmesi gerektiğini söylüyordu.
Amy'de " en fazla ne olabilir ki?" diye düşündü ve göl kenarına gitti. Kane göl kenarında bağdaş kurmuş oturuyordu. Üstelik yanında Edward'da vardı. Amy'yi gören Edward hemen ayağa kalktı. Bu sefer Amy onun gitmesine izin vermeyecekti.
Hızlı bir hareketle Edward'ın bileğini tuttu:
-Niye kaçıyorsun Comte?
Edward kızın suratına bakmadan:
-Bileğimi bırak Morris.
Amy inatla:
-Bir cevap istiyorum Comte!
Edward kırmızıya dönmüş gözleriyle Amy'ye öyle bir baktı ki kız Edward'ın bileğini bıraktı. Edward kaleye doğru giderken Amy dolmuş gözlerini sildi. Kane destek vermek istercesine elini kızın omzuna koydu.
Amy:
-Edward neden böyle davranmaya başladı? Sen kesin biliyorsundur Kane?
Kane sessiz kaldı. Amy buna daha çok sinir oldu:
-Madem ondan yanasın, bir daha benimle konuşma Gray!
O sırada dersin başladığını belirten zil çaldı ve Amy arkasına bakmadan ilk dersinin olduğu sınıfa doğru gitti...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Amy Morris ve Gölgeler Birliği
Fantasiaİleriki bölümlerden bir kesit: -Direkt konuya giriyoruz. Öyle mi sevgili kahin? Tamam, senden gölgeler birliği liderini bulup onu öldürmeni istiyorum. *** Amy şimdi ne yapacaktı? Kendini karanlığa mı bırakacaktı? yoksa uzaklardan gelen ışık hüzmesin...