Aşk ihanete dönüşebilir miydi?
Çocukluk arkadaşı bunu yapar mıydı ona?
Onu babasız olduğu bataklıktan bir kız kurtarabilir miydi?
Belki de Nehir yaralarını sarardı.
Öncelikle kusura bakmayın bayadır bölüm atmıyorduk, Sebebi kısaca sınavlar ve okul hayatımızdı ama bundan sonra düzenli bölüm atmaya karar verdik🎀 Yorum yapmayı ve vote atmayı unutmayın lütfenn💗
___________________
Nehir'in anlatımından.. . . . Tatile gitmek için arabalara ayrılmıştık. Ben Bartu'nun arabasına binmiştim, zorla bindirilmiştim aslında çünkü bana terörist ithamında bulunduğu için hâlâ Bartu'ya sinirliydim. Arkada oturmuş Hera'nın nefes almadan Bartu'ya anlattığı şeyleri dinliyordum.
Daha fazla katlanamayacağımı anladığım için kulaklığımı çantamdan çıkarmaya yeltenmiştim ki sadece yeltenmekle kalmıştım. Elime çarpan şeyle çantam yere dağılmıştı. Önüme baktığımda bunu yapanın Hera olduğunu farkettim.
"Ne yaptığını sanıyorsun sen?"
Bartu'ya cilve yapmaya çalışıyordu şuan şuraya kusucaktım.
"Elim çarptı ya kusura bakma."
Saçlarından tutup sallandırma fikri çık aklımdan yoksa şuan onu uygulamaya geçirebilirim.
"Benim de elim çarpacak şimdi ama nereye çarpar bilemiyorum."
Şimdi oturduğum yerde tepinecektim sinirden. Çantamı hızlı bir şekilde toplamaya başladım. Sinirimi eşyalardan çıkartmaya çalışıyordum.
Yere baktığımda kulaklığımın olmadığını farkettim biraz daha bakındığımda koltuğun altında kırık bir şekilde duruyordu. Olduğum yerde kimseyi umursamadan ağlayacaktım. Kulaklığı yerden alıp çantama fırlattım.
"Yol kenarında ki petrol ofisinde duracağım istediğiniz bir şey varsa söyleyin." diyip arabayı petrol ofisinde durdurmuştu. Bizimle beraber Yankılar da durmuştu.
"İhtiyacınızı da giderin bir daha nerede dururuz bilmem."
Bartu'nun sesiyle herkes etrafa dağılmıştı. Bende petrol ofisinin birazcık arkasında kalan banka doğru adımladım. Her şeyden bıkmıştım. Yemedigim laf kalmamıştı ben bunları haketmiyordum. Bankta bağdaş kurup kafamı dizlerime yasladım. Yanıma birinin yaklaştığını hissediyordum ama o an kafamı kaldırasım gelmemişti.
"Özür dilerim." Keşke her şey bir özürle geçse kalp kırıklığına çare bulunsa ama olmuyordu işte.
"Boş yere özür dilemeyin, bir işe yaramaz. Kalbe sunulan özür kırık bir bardaktan su içmeye benzer komutanım." Kalbim kırılmıştı. Sevdiğim adam tarafından vatanıma ihanet etmekle suçlanmıştım.
"O an ne düşüneceğimi şaşırdım Hera gelip ba-"
"Hera gelip ne? Beni hiç dinlemeyi düşündün mü? Ya gelip sorsan bu kadar kırılmazdım. Sen beni o orospu çocuklarıyla aynı kefeye koydun."
"Öyle olduğunu düşünmedim sadece o an kafamı kurcaladı."
"Doğru ya baştan beri bana güvenmediğiniz belliydi. Konuştukça batıyosunuz. Bu kadar yeter kapatalım konuyu."
O ortamdan uzaklaşmam lazımdı. Hızlı bir şekilde ayaklanıp Yankı'nın yanında ilerledim.
"Yankı sizden birini Bartu komutanın arabaya göndersene. Ben sizinle gelmek istiyorum."
"Tamam balım gönderirim de sana ne oldu? Niye böyle moralin düşük gibi senin? Buraya gelmeden önce de moralin yoktu sormak istedim ama bir kere bile yanlız kalamadık."
Bartu komutanın yaptığını anlatamazdım. Timini ona düşürmek bana yakışmazdı. O benimle Bartu'nun arasında bir meseleydi zaten.
"Bartu komutanla birazcık tartıştım fazla bir şeyim yok." Yanımıza yaklaşan kişileri görünce susmayı tercih ettim.
"Şimdilik konuyu burda kapatıyorum ama bu konu bitmiş değil. Üzüldüğünün bu olmadığına eminim sonra konuşacağız." Bartu elindeki kulaklığı ve bir tane çikolatayı bana uzatmıştı.
"Kulaklığın kırılmıştı al bunlar benim şarkı dinlersin."
"Yok komutanım sağolun istemiyorum."
Elini geri çekmişti ama moralinin düştüğü çok belliydi.
"Hadi herkes arabalara bu kadar mola yeterli." Herkes arabalara giderken ben Yankı'nın arabasına doğru adımlarımı sürdürdüm. Bir anda kolumdan tutulup çekilmemle neye uğradığıma şaşırmıştım.
"Sen nereye?"
"Yankılarla gideceğim.?"
"İzin vermiyorum. Düş peşime benimle geliyosun." Allah'ım ya sabır sinir krizi geçirecektim, üstelik lafı ağzıma tıkıyor her istediğini yaptırıyordu bu adam. Tam bir anguttu.
"İzin istediğimi sanmıyorum komutanım. Siz Hera'yla konuşa konuşa gidersiniz hem ben rahatsızlık vermiyim size."
