🌸İYİ OKUMALAR🌸
Bir kaç gün önce ;sabah annem, ben Tuğçe ve yengem bana elbise bakmaya gitmiştik. nişana 3 gün kala. Bir tane mavi elbise beğenmiştim uzundu, biraz bacak dekortesi vardı.. Ama annem Biraz daha abartılı bir elbise beğenmişti ama rengi hiç bana göre değildi. Anneme zar zor beğendiğim elbiseyi beğendiriyorum ve o elbiseyi sattın alıp mağazadan çıkıyoruz annemlerede elbise bakıyoruz.... Söz ve isteme aynı anda olucaktı. Herkes çok heyecanlıydı, en son bir milyoncu gibi yere Giriyoruz. Taşlı tepsi ve çikolata koymak için şeffaf cam kap alıyorum.. Onlarıda ödeyip çıkıyoruz annem ve yengemi abimin evine bırakıyoruz. Sonrada Tuğçe ile kendi evime gidiyorum.. Arabayı park edip arabadan iniyoruz, bahçeden içeri giriyoruz kapının önünde oturup ağlayan biri vardı yüzünü göremiyordum çünkü yere bakıyordu... Ben direkt Tuğçe'ye dönüyorum o'da bana bakıyordu ikimizde korkmuştuk.. Tuğçe kısa sesle "bence polisi arayalım." dedi, bende hızla Tuğçenin kolunu cimcikleyip "sussana kızım! Ben halledicem." dedim ellimdeki bir kaç poşeti Tuğçeye verip yavaş adımlarla o adama doğru yürüyorum.. Erkek olduğu aşırı belliydi saçları sarı perma idi. Adamın karşısına gelince eğiliyorum boş gözlerle adama bakıyorum.. Ve adam kafasını kaldırıyorum o adamı görünce yutkunup. "bismillahirrahmanirrahim" diye içimden mırıldanıyorum. Tuğçe işe g@t korkusundan bahçenin kapısının dibinde bekliyordu..
O adam barış'tı gözleri kan çanağı' ydı, dudağı ve kaşı patlamıştı, burnu kanamıştı.. Tir tir titriyordu ben ise hiç korkmadan tereddüt ki hâlâ ağlıyordu.. Neden ağlıyor? Bu sorunun cevabını bilmiyorduk şimdilik. Bir kaç dakika sonra "(ismin) canım çok acıyor." diyor sesi bile çıkmıyordu kısılmıştı..... Bende hafif kısık sesle "kim ne yaptı sana?" bunu dediğim an barış bana daha sıkı sarılmıştı.
"o kaşar var ya- ela ile ayrıldık bitti. Bir şey söyliyim mi?" zar merhaba zor barıştan ayrılıyorum benimde gözlerim dolmuştu NEDENSE. "ben biliyordum! Neyse söyle."
Barış :"en son lise'deyken sevgilim oldu. Ondan sonra aşka küstüm, yıllar sonra seninle tanıştım.. İlk görüşte sana aşık oldum sonra sen keremle sevgili oldun... Seni unutmak için o kaşar ile sevgili oldum. Ama yine seni unutamadım, ama sen şimdi en yakın arkadaşım ile evleniyorsun.. Ben seni nasıl unutayım? Söyler misin?"
İçini dökmüştü, ben ise ağzım açık barışı dinliyordum tüylerim diken diken olmuştu. Her şeyin farkına varıp ayağa kalkıyorum bahçenin giriş kapısına doğru dönüyorum. Tuğçe yoktu içeri girmiştir diye umursamıyorum. Tekrar barışa dönüp." unutman için birini sevmen lazım." dedim
Barış ise bir anda ayağa kalktı ve kolumu tuttu hafif sıkarak."kızım ben sana tutuldum anlasana! Başkasını sevemem."
Barış sınırlarını baya zorlamıştı elimin tersiyle barışa tokat atıyorum.. Bana aşık olması hiç umurumda değildi çünkü ben Keremi seviyordum kereme aşıktım, barışında böyle bir şey demesi aşırı yanlıştı sonuçta yengesiyim. Kerem bu dediklerini duysa barışı kardeşi demez öldürürdü.. Barışı itiyorum ve kapıyı açıp içeri giriyorum. Kapıyı kapatıp kapıya yaslanıyorum ve derin derin nefesler alıyorum.. Bir kaç dakika sonra ayak sesleri geliyor toparlanıp sesin geldiği yöne doğru yürüyorum. Seslerin sahibi Tuğçe idi üstünü değiştirmişti karşı karşıya gelince bakışıyoruz ve Tuğçe hiç sorgulamadan salona gidiyor ve kendisini koltuğa atıyor..
Günümüze geri dönelim.
Gece heyecandan uyuyamamıştım, sabah oluyor.. Sabah birinin yatağa atlaması ve yüzüme vuran güneş ışığı ile uyanıyorum. Gözlerimi açtığımda karşımda dikilen sude'ye bakıyorum hemen kendimi dikleştiriyorum ve gözlerimi ovuşturuyorum.. Sude ise bana bakarak gülümsüyordu, "Günaydın prenses hanım." sude konuşana kadar Rüya gibiydi rüya olmadığını fark edince hızla ayağa kalkıyorum ve sudeye sarılıyorum. Sude'de bana karşılık veriyor baya bir süre sarılıyoruz. Sonra ayrılıyoruz sude alnımdan öpüp "ben aşağıya iniyorum, hazırlan gel." diyor ve kapıya doğru yöneliyor "tamam gelirim" diyorum bende baya keyifliydim. Sude odadan çıkıp aşağıya iniyor bende banyoya gidip ellimi yüzümü yıkıyorum ve bakım yapıyorum. Üstümü değiştirip aşağıya iniyorum..
