Güne her zamanki gibi duş alarak başladım. Prens Kenyo bize gelecekti tekrardan. Güzel yemekler yaptırdım. Bugün şifacılar ile tanışacaktı. Elimizdeki yetenekleri görmek istedi. Bizde en iyi şekilde ağırlıyoruz. Sabrina şifacıların arasına yerleşmişti. Hangi otla ne yapabileceğini öğreniyor, kısa sürede baya gelişme gösterdi. Bugün mor elbise giymek istedim. Aynadan kendime baktığımda ne kadar güzel olduğumu farkettim. Korumam geldi ve atımın halini söyledi. Senior'u bu hale getiren bendim ama şaşırmış gibi davranmak zorundaydım. Koşarak aşağıya indim, avluya yönelen kapıyı açtım. Ahıra gittiğimde yoktu, Sole gelmiş ve beni sakinleştirmeye çalışıyordu. Kalbim hızla çarpıyorken sakin kalamıyormuşçasına nefes almaya çalışıyordum. Beni şifacıların yanına götürdüğünde Senior'u gördüm. Durumunun kötü olduğunu, o yüzden yanaşmamam gerektiğini söylediler. En son durumu kabullenip odama çekildim. Korumam Prens Kenyo'nun geldiğini söylediğinde aşağıya indim. Biraz durgun gibi, üzgün olduğumu belli edercesine etrafı gezdirmeye başladım. Şifacıların oraya geldiğimizde etraftaki koşuşturmacayı gördü, kitaplık gibi bir yerimiz vardı. Neyle ne yapıldığı anlatılıyordu kitaplarımızda. Okumak istedi ama okumasına izin vermediğimde anlayışla karşıladı. Senior'u bir daha görmek istiyordum. Aradan 5 saat geçmişti neticede. Baktığımda durumunun iyiye gittiğini söylediler. Oradan çıktığımızda Senior hakkında soru sordu.
Prens: Magazinden görmüştüm, o sizin atınız değil mi?
Prenses: Evet, gece yaralanmış. Daha doğrusu birisi hançer saplamış o yüzden burada duruyor.
Prens: Geçmiş olsun.
Prenses: Gezimiz bu kadardı, açsanız yemek hazırlatayım.
Prens: Lüzumu yok, ben gideyim artık.
Başımla onayladım. Kapıya kadar geçirdikten sonra midemin bir şey kaldırmayacağını farkedip odama geçtim. Odamdan dışarıyı izlerken Kathrine gözüme takıldı. Dövüş ve kılıç dersi alıyordu. Stresimi atmak için aşağıya indim. Korumam beni görünce ayağa kalktı, bana baktı. Belimden kılıcı çıkardığımda durumu kavrayıp kulübesine yöneldi. Kılıcıyla çıkıp karşıma geçti. İki saatin sonunda yorulduğumu farkedip kendimi avluda bulunan taburelere attım. Başıma keskin bir ağrı girdi. Yüzümü buruşturduğumda Sole arkama geçip başıma masaj yaptı. Yemek yemem gerekiyordu çünkü açtım ama aklıma Senior geliyordu. Senior'u , kendi atımı, bıçakladım. İleride kraliçe olacaktım, şimdiden halkıma kötü örnek oluyordum. Korumaya dönüp yemek hazırlatmasını söyledim. İçeriye geçti ve yarım saat sonra elinde yemekle avluya çıktı. Büyük bir iştahla yemeğimi yiyip odama çekildim. Bugünün yorgunluğunu küvetimde geçirdim. Sonrasında geceliğimi giyip uyudum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Velihat Prenses
ChickLitAseria krallığının Prensesi bir gün gittiği balodan çıkamaz, Bir seri katil, deli, krallığın gelecek vadeden velihat prensesi.. Hepsi bir araya gelirse ne olur