Velihat Prenses

Şifa

Sabah uyandığımda Prens Kenyo'ya gideceğimizi öğrendim. Duşumu alıp sarı elbise giydim. Aşağıya inerken korumamla konuşuyordum. İçimde kötü bir ses vardı o yüzden koruma sayısını iki kata çıkarmaya karar vermiştim. Kralımız yine hastalanmıştı bu yüzden ben tek başıma gidecektim. Arabayı hazırlattım, kral için kahvaltının iyi olmasını istedim. Ben Prens Kenyo'da kahvaltımı  yapacaktım. Yolda giderken lastik patladı. Korumalar etrafa bakarken Sole yanımda kalmıştı. Senior yavaş yavaş iyileşiyordu. O günden sonra bir daha not gelmemişti. Aralıklarla not geldiğini farketmiştim.  Bir sonraki notu bekliyordum. Korumalar geri dönmediğinde Sole gitmek zorunda kaldı, ben de arabadan inmeyecektim. Kılıç sesleri gelince dayanamayıp indim. Sole ve 3 kişi kalmıştı. Karşıda baya kişi vardı o yüzden yardım etmem gerekiyordu..

Yardım edeceğim diye kaçırılmıştım. Keşke dinleseydim ama iş işten geçince ortada bir şey kalmıyor. Sole ne yapıp edip beni kurtaracağını biliyordum. Sadece nefes almam, sabırla beklemem gerekiyordu. Hiçbir şey aceleye gelmemeliydi.  Ellerim, bacaklarım bağlı değildi. Evin içindeydim, her taraf kapalı. Tek umursadığım şey buradan hemen çıkmak. 

Sabah kahvaltı yapmadığım için güzelce kahvaltımı yaptım. Evin içinde kimse yoktu, şaşırtıcıydı.  Ben kahvaltı yaparken not farkettim. Not yine siyah güldeydi. 

Senior  bugün vefat etti. Biricik atını yaralamak nasıl bir duygu? Onun ölmesine yol açmak..  Bende ölüm istemiyorum ama dediklerimi yapman lazım. Bugün oradan çıkacaksın. Koruman gelecek ve Prens Kenyo. Prens Kenyo'nun önünde sevdiğin kişi öpeceksin. İyi günler karıcım..

Vefat ettiğini evdeki köstebek yetiştirmişti. Bu kadar hızlı duyduysa köstebek şifacılardan, korumalaran ya da hizmetkarlardan biri olmalı. Evi gezmeye karar verdim.  Ön tarafta  bahçe vardı. Bahçeye çıktığımda temiz hava almak iyi gelmişti. Kaçmaya çalışmadım çünkü kaçamayacağımı biliyorum. Akşama kadar bahçede durdum. Hava her zamanki gibi buz gibi olmuştu. İçeriye geçmiş, kitaplığa bakıyordum. Bir kitap görüp okuyacakken evin bahçesine giriş kapısı dan diye açıldı. Prenses, prenses diye bağırışmalar duyuyordum. Bahçeye çıktığımda korumam, birkaç koruma daha ve Prens Kenyo'yu gördüm. 

Sole sol tarafımdaydı, onun tarafına doğru koşup onu öptüm. Şaşırmıştı, bene şaşırdım. Yapmam dediğim şeyleri yaparken buluyordum kendimi. Sonrasında da bayıldım..