the case of athena malik

32 7 5
                                    

"Bana çocukmuşum gibi davranamazsın! Karımı kaybediyorum baba. Athena hâlâ hayatta ve onu kaybediyorum! Kaybedecek başka hiçbir şeyim kalmadı. Evimize gireceğim. Ne pahasına olursa olsun içeri girmenin bir yolunu bulacağım!"

Tekrar kapıya davranmıştı ki Yaser bir kere daha onu engelledi. Korku terleri akıtırken "Aptallaşıyorsun!" diye bağırmıştı. "Sana evin nasıl korunduğunu anlattık. İçeri girmenin bir yolunu bulsan bile ensenden tuttukları gibi parmaklıkların arkasına atarlar seni."

"Hakkımda yakalama kararı bile yok. Beni aramıyorlar. Çünkü umursamıyorlar. Perde arkasında ne bok döndüğünü o kadar iyi biliyorlar ki lanet evde ellerini bana sürmeye çalışan herkesi birer birer geberteceğim. Tüm bu dinî saçmalıkları halka sunarlarsa ne olur baba? Herkes ayaklanır. Yurtta yetişen çocuklar için kalkınırlar ve bu da boktan düzenlerini bozar. Geldikleri makamların arkasında böyle boktan adamlar var çünkü düzeni bunlar kurdu. Karım onların projesiydi!"

"Hiçbir yere gitmiyorsun. Konu kapandı."

"Sikeyim hepinizi." Ani bir hamleyle babasını sertçe ittiğinde kendini dışarı atmayı başarmıştı. Sendeleyen Yaser masaya tutunarak düşmekten kurtulduğunda her ne kadar Zayn'e yetişmeye çalışsa da "Peşimden gelirsen beni yakalatırsın!" diyen Zayn onu ekarte etmeyi başarmıştı. Açık bir tehditti bu. Önüme taş koyarsan teslim olurum, diyordu. Daha ötesi var mıydı?

Uzun bir süre boyunca yol gitti. Arabanın açık camına dirseğini yaslamış şekilde sigarasını içerek eve doğru sürerken tüneli tekrar kullanarak içeri girebileceğini düşünüyordu. Sonra ne yapacağı hakkındaysa bir fikri yoktu. Babasının da Connor'ın da haklı olduğunu biliyor ama o mektuba ihtiyaç duyuyordu. Yoluna çıkan herkesi öldürebilirdi Zayn. Athena için buna değerdi. Bir kere yapmıştı, tekrar yapardı.

Binaların arasından geçerken bir kadının "Athena Malik Davası çözülmüş mü?" dediğini duyunca aniden frene bastı. Kafası anında sesin kaynağını arayarak ışıkları yanan bir kafenin açık televizyonunu gördüğünde kaşları çatılmıştı. Arabayı kenara çekerek indiğinde atkısını iyice kapatarak yüzünü gizlemiş, kafenin camına yaslanarak televizyona bakmıştı.

Ekrandaki adamı anında tanıdı. Matías Pedro. Onu yalan makinesine bağlayan, yakalamak için sabırsızlanan, alenen alay eden adam. Uzun zaman sonra burada, karşısındaki ekrandaydı. Yüzündeki mahcup bakışı anlamlandıramadı Zayn. Ne çözülmesi? Dava adına hiçbir çaba göstermezken neyi çözmüşlerdi, Zayn'in bilmediği neyi biliyorlardı? Kafedeki herkes de aynı onun gibi pür dikkat televizyonu izliyordu.

"...zamandır bu soruşturmanın en iyi şekilde ilerlemesi için görevi üstlenerek elimden geleni ekip arkadaşlarım ile birlikte yaptım. Hakikati olduğu gibi koruyabilmek amacıyla birçok detayı kamuoyundan saklayarak en doğru ve saf haliyle muhafaza ettik. Ancak gelinen noktada her birinizin yardımına ihtiyaç duyuyoruz. Ve bugün, burada, size Athena Malik Davası'nda nihayet bir sona ulaştığımızı söylemek için bulunuyorum."

Flaşlar durmadan patlayarak Matías'ı her bir kelimesinde çekerken Matías gözlerini elindeki kağıttan kaldırıp kameralara çevirdi. Ne halt döndüğünü bilmiyordu Zayn. Ama bir şeylerin doğru olmadığını çoktan sezmişti.

"Bir insanın yaşamını bilerek ve isteyerek son verme suçundan yargılamak üzere Zayn Malik'i suçlu olarak arıyoruz. Tasarlayarak adam öldürme suçundan müebbete çarptırılmak üzere adaletimizin güvenli ellerine teslim edilerek hak ettiğini bulacaktır. Malikanelerinde çıkan yangının da birinci dereceden ve tek sorumlusu olduğuna dair kayıtlara gizli kameralarımız sayesinde ulaştık-" Zayn ayakta duramadı. Malikanelerinde çıkan yangın. Dizleri titrediğinde elleri iki yanına düşerek yorgun bir nefes bırakabildi ancak. Evlerini yakmışlardı. Zayn'i daha fazla suçlayabilmek ve arkada ne delil kaldıysa hepsini yok etmek, bu davayı sonsuza dek kapatmak için onlarca anı biriktirdikleri evlerini acımasızca yakmışlardı.

nights in white satin • zaynHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin