*Uzun bölüm istediniz size uzun bölüm yazdım!! Onu da yaptım 🤪🤪 Şaka bir yana sanki asırlardır bölüm yayınlamamış hissetsem de sadece birkaç gün olmuş heheh Vote ve yorumlarınızı 2k kelimenin hatrına beklemekteyim canlar.
*Ayrıca yeni hocamız hayırlı olsun, dünyanın en büyük kulübü derken şaka yapmıyoduk🤭Maçın sabahı, Dusan'ı arenada gezdirip fotoğraflarını çekmek için erkenden sahaya çağırdılar. Onunla birlikte gitmemi rica ettiğinde hemen kabul ettim.
İtiraf etmek gerekirse basketbolcular eşlerinin ne giydiğine bakıp ona göre gitmiştim bir de! Genellikle takımın bol bir tişörtünü altına salaş bir pantolonla giyip topuklu tercih ediyorlardı.
Ben de tam olarak onu yapmıştım, hem rahat hem oldukça şıktım.
"Dusan, hoşglediniz!" Bizi arenanın otoparkında karşılayan Tarık, burada da görev başındaydı anlaşılan.
"Hoşbulduk Tarık." Ellerini birbirine sürtüp gülümsedi. "Geçelim mi? Heyecanlıyım baya."
Tarık gülümseyip onu onayladı ve bize yolu göstermeye başladı.
Çok erken bir saat olduğundan ötürü birkaç görevliden başka kimse yoktu, tabii bu bizim işimize gelen bir durumdu.
"İşte buradan, sahaya girebiliriz."
Geniş bir kapının ardından loş bir ışıkla aydınlatılan sahaya girdiğimiz anda tüm ışıklar açıldı. Arenanın en üstüne kadar uzanan sarı lacivert koltuklar, maçtan önce yapılması planlanan koreografi pankartları ve ışıl ışıl yapılmış parke oldukça göz alıcıydı.
"Vay canına."
Bana bakmaya devam eden Dusan da kafasını salladı. "Göz kamaştırıcı."
Tarık gülmemek için ağzını kapattığında utançtan bayılacağımı hissettim.
"Sosyal medya için birkaç poz seni de çekebilir miyiz Sera?"
Tarık ile "Beni takımdan sanıyor olabilir misin acaba? Yalnızca bir soru." diyerek dalga geçtim.
Omuzlarını silkti ve güldü. "Sevilen bir çiftsiniz, işimi elimde tutmamı sağlıyor."
Küçük bir kahkaha atıp "Tabii çekebilirsiniz." dedim.
Tarık, kölede bizi bekleyen fotoğrafçıya bir işaret yaptı.
"Seni düelloya davet ediyorum bebeğim."
Eline aldığı basketbol topunu tek avucunun içinde tutup bana meydan okuyan gözlerle bakıyordu.
"Cidden mi Dusan Tadic? Buna hazır olduğuna emin misin" derken çoktan saçlarımı toplamaya başlamıştım.
Kulağıma doğru eğilip arsızca "Saçını ben de toplayabilirdim, istemen yeterdi." demeyi ihmal etmediğinde gözlerimi devirdim. "Oldukça eminim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
how you get the girl // dusan tadic
Fanfictionremind her how it used to be, with pictures in frames of kisses on cheeks, tell her how you must have lost your mind, when you left her all alone And never told her why