14. Bölüm

675 64 31
                                    

*Yine ben, yine ben, yine ben! Neyse hadi çabuk okuyup oy verip yorum yapın da yeni bölümler için gaza geleyim tşk🤲🏻
* Bu arada 20. Bölüm gibi hikayeyi tamamlayalım diyorum ne dersiniz?

*Mason senin yüzü biraz kırptık ama kusurumuza bakma tatlım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

*Mason senin yüzü biraz kırptık ama kusurumuza bakma tatlım

Moda haftası gelip geçtiği ve gayet başarılı bir şekilde bittiği için kendimi boşlukta gibi hissediyordum. İşlerimin azalmasıyla oluşan boşlukta sosyal medyada gezinmekten başka bir şey yapamıyordum.

Sosyal medya uygulamalarının arasında beynim erimiş gibi gezinirken Dusan'ın takımının hikayelerine rastladım. Tam o anda aklıma gelen fikirle birlikte kafamın içinde birkaç şimşek çaktı.

"Lila! Bebeğim!" Bahçede anneannesiyle oynayan kızım her şeyi bırakıp koşarka yanıma geldi. "Anneciğim, babanın antrenmanını izlemeye gitmek ister misin?"

Lila el çırptı ve "Evet!" diye bağırdı.

Çocuğumuzu, sırf Dusan'ı görmek için yaptığım bu küçük oyunuma karıştırmakta bir kötülük göremiyordum, sonuçta daha önceden istediği bir şeydi yani...

Lila, hazırlanmak için odasına çıkarken tüm konuşmayı duymuş olan annem gülümseyerek yanıma geldi.

"Hiç öyle bakma sen de şimdi."

"Bir şey bakmadım ki." dedi annem yaramaz bir tavırla. "Yalnızca bu kadar korkak olmamanı söylemeye gelmiştim."

"Korkak değilim!" dedim kenardaki çantamı hazırlarken. "Lila istiyordu..."

"Bari bana yapma kızım." Yanıma iyice yaklaştı. Ağzımı açmadan duygularımı anlayan annemi kandırabileceğimi düşünmem oldukça komikti. "Ona nasıl baktığını, birbirinize hala nasıl baktığınızı gördüm."

Gülümseyip elimi tuttu ve devam etti. "Hiçbir şey için geç değil yalnızca bunu bilmeni istiyorum canım."

Elimi, destek olurcasına sıktığında ben de ona karşılık verdim.

"Teşekkür ederim anne."

"Anne, anne!" Lila kolarak merdivenlerden indiğinde uyarmakla uğraşmadım bile. Canı nasıl isterse öyle takılan küçük bir kızdı. "Formamızı, şortumuzu ve dizliklerimizi giydim! He, bak bir de çoraplarımı da!"

Yürüyen bir takım olarak bana doğru koşan kızıma baktım. "Değişik bir moda anlayışı olmuş anneciğim."

"Değil mi?! Senin gibi stilist olurum belki!"

Gülerek kafamı iki yana salladım ve onun elinden tutup garaja doğru yönlendirdim.

🎀🎀🎀

Tesislere geldiğimizde nasıl içeri gireceğimizi hesaba katmamış olduğumu fark ettim. Yine de camı araladım ve güvenliğe sevimli olduğunu düşündüğüm bir bakış attım.

how you get the girl // dusan tadicHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin