Noun normal değildi sürekli gözlerimin içine bakıyordu, bana bakıyordu, bazen gülümsüyor bazen somurtuyordu. Yeşil hareleri, gözlerimde bir umut arıyordu, özlüyordu beni özlüyordu. Aradan günler geçti iyice uzaklaştık, yüzümüze bakmaz olduk artık arkadaş değil iki eskimiş
mektuptuk içlerinde hislerimiz yazıyordu, açıklayamadıklarımız .Eskimişti duygularımız. "Günaydınn, Nirvana hadi uyann." Küçük bir çocuk gibi mızmızlanan Au xhang'a baktım içimden küfürler etsem bile gülümseyip yorganı üzerimden attım " Neden dün gece senin yanında uyumam gerekiyordu ki ?"ters ters baktı ve üzerime eğildi " Çünküü sen benim EN İYİ ARKADAŞIMSINN." Yorgun gözlerim yüzünde dolandı "Bu bir neden değil Au xhang." Gözlerini devirdi "Bıktım senin neden aramandan! Bir kerecik benim dediklerimi sorgusuz yapsan." Üzerimdeki kızı hafifçe ittirdim o ise kendini yere atıp çığlıklar attı " AAA BACAĞIM." Daha ne olduğunu anlamadan Noun ve Noah kapıda belirdi. Noah hemen kızın yanına oturdu "Ah benim canım kardeş-" tam cümlesini bitirecekken " Hadi gidelim birileri gene bir şeyi abartmış." Abisine ihtiyacı varmış gibi "Ama abi, Nirvana beni itti onu azarlaman gerekmez mi?" Şok içerisindeydim "Ne? Onu asla itmedim, yani bu kadar güçlü itmedim hafifçe ittim, birden kendini yere attı ve bağırdı" Noun anlamış gibi bana baktı " Au xhang artık böyle çocukça hareketlerinden vazgeç." İlk geldiğimde ki gibi değildi artık yanımda değildi, bana gülümsemiyordu.Au xhang gözyaşlarını silerek " Peki abilerim üzgünüm." Dedi .
Sabah yaşadığım tantana yüzünden Au xhang bana uzaktı, kızıl saçlı adının Ruby olduğunu öğrendiğim bir kızlaydı. Bahçede boş boş yürüyordum Noun'u düşünüyordum acaba neden bana karşı bu kadar uzaktı, düşüncelerimde boğulurken "Merhaba."irkildim "Ne?" Kız mahçup olmuş
gibi " Üzgünüm korkutmak istemezdim ,sen Nirvanasın herhalde ben Jena, Kim Jena." Saçları simsiyahtı, cildi teni ile zıt olarak bembeyazdı " Sorun değil." Gülümsedi "deneme sonuçları geldi onu söyleyecektim. Bir bak." Dedi ve yanımdan ayrıldı. Duyduklarım ile okula doğru yürümeye başladım bir yandan korkuyordum bir yandan mutluk doluydum. Sınıfa doğru koştum ve içeri girdim müdür gülümseyerek " Nirvana merhaba. Yerine geç." Mahçup bir şekilde sırama oturdum "Bu yılın en tuhaf denemesini yaptık çocuklar çünkü en iyilerimizden olan Annabelle bir çuvallama yaşamış." Önümde ki kıza baktım kafası öne eğikti üzgündü. Müdür merhametli bir şekilde elini omzuna koydu "Bunu anlatmamın sebebi seni kötülemek değil iyilerde düşebilirler bunu göstermek, lütfen üzülme." Diyerek elini Annabelle'nin omuzundan çekti " Bunun dışında Luca ve Ariana'yı tebrik ediyorum." Onlara baktı "Ayağa kalkın. Özellikle Luca bayağı yukarı çıkmışsın tebrikler."
Müdür hepimize belgelerimizi dağıttı. 3. Olmuştum Annabelle'nin kaçıncı olduğunu merak ettiğim için hafifçe öne eğildim 4. Olmuştu kötü değildi neden üzülüyordu ki ?
"Çıkabilirsiniz çocuklar." Müdürün söyleyişiyle Annabelle koşarak çıkmıştı. Merdivenlerde sıralamayı gördüm. 1.Luca, 2.Ariana, 3. Matthaw , 4. Annabelle , 5. Ben, 6. Noun, 7. Noah "gerçekten mükemmel bir liste"kıkırdadım ve aşağı indim. Herkesin ailesi yanındayken benimkiler yoktu. Etrafa bakınırken Ariana yanıma geldi "Annabelle 4.Olmuş ne kadar acınası değil mi?" Kıza sinirle baktım "Neden acınası olsun o kız gerçekten çalıştı ve iyi bir sıralama tutturdu.Benden de üstte." Ellerini bağladı ve büyük bir kahkaha attı "Tatlım senin için iyi ama o, eve gidince büyük bir kavgaya şahit olacak." Gözlerim kocaman oldu "Ne?" Gözlerini devirdi "Tatlım senin beynin mi küçük ? Babası beni ve Luca'yı geçemezse onu döver." Tekrar büyk bir kahkaha "Gerçi o hatsiz bunu hakediyor,"deyip gitti.Şok olmuştum bir baba nbunu nasıl yapardı. Bu sırada Annabelle yanımda belirdi ben hiçbir şey diyemeden saçımı tutup çekti "Sen benim dedikodumu mu yapıyorsun, benim altımda olanarağmen ." Saçımı bıraktı " ne diyorsun ya, ne dedikodusu ?" Elleriyle beni itti. Oturur şekilde yere kapaklandım "Ha ne dedikodusu mu?" Beni tekmelemeye başladı "Ha ha ha hepsini duydum seni pis yetim. A doğru senin annen ve baban yok değil mi?" Ayağa zar zor kalktım " Hahaha bir de benim arkamdan konuşuyorsun ilk önce kendine bak gerçek bir varis bile değilsin. Yanındakilerde senin gibi Au xhang, Noun, Jena. Hepsi birer aptal senin gibi" daha fazla dayanamayıp Annabelle'nin boğazını sıkmaya başladım "HİÇ KİMSE NE BANA NE DE SEVDİKLERİME BÖYLE ŞEYLER SÖYLEYEMEZ !" Boğazını ne kadar sıktığımı fark etmemiştim...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Taçların kavgası: Nirvana'nın laneti
FantastikAşk nedir diye sorsalar hayatımın tek doğru seçimi derdim. Herkes aşkı çocuk oyuncağı sanmıştı, belki öyleydi ama onsuz geçirdiğim yıllar......Hayatımın en zorlu bekleyişiydi. Hani bir söz varya "Yanlış zamanda doğru kişi diye " işte o benim bekleyi...
