soulmate alpha- taekook✔️

18.Bölüm- Hastane

Merhaba,

Yeni bölümle geldim.

Bu hikaye ne ara 18 bölüm oldu ya...

Şaka gibi...

Bu bölüm kısa ama çok tatlişşşşş

Umarım beğenirsiniz.

Keyifli okumalar dilerim...

---

Jeon Jungkook'tan

"Güzelim kalk hadi." Kızgınlıklarımız dün bittiği için bugün hastaneden randevu almıştım. Kızgınlığının ilk günleri dışında onunla olmadığım için trip atsada hastaneye gitmemiz gerektiği için yaptığımı bildiğinde tripleri uzun sürmemişti.

Yanağını öptüğüm de gözlerini açmadan kollarını boynuma doladı.

"Güzelim bebeğim kalkma vakti artık." Gözlerini açtığında dudaklarına minik bir öpücük bıraktığımda gülümseyerek baktı bana.

"Hadi bebeğim, gel." Omuzlarından tutup oturmasını sağladığımda elleri boynumdan düşüp kendi kucağına geldi.

"Alfa açıktım." Anlını öptüm tatlı haline dayanamayıp; "Sen işlerini hallet, ben kahvaltı hazırlarım." Kafasını olumluca sallarken kalkıp ayaklarını sürte sürte banyoya girdiğinde arkasından gülerek alt kata indim.

Kahvaltıyı hazırlarken eşofmanı ve siyah tişörtüyle gelip belime sarıldı.

"Güzelim." Arkamdan sarıldığı için döndüğümde ıslak saçlarıyla kaşlarım çatıldı.

"Bu kaşların ne güzelim?" 

"Kötü mü?" Büzdüğü dudağına minik bir öpücük bıraktım.

"Mavi saçların her zaman çok güzel ama ıslak olmaları seni hasta eder." Popusuna vurduğumda dudaklarında minik bir gülüş belirdi.

"Fırla yukarı, saçını kurutup gel." 

"Tamam ya!" Tekrar yukarı çıkarken bende yumurtaları pişirdiğimde artık kahvaltımız tamamen hazır olmuştu.

Kahvaltımız bittiğinde bende üstümü değiştirdim ve hızlıca çıktık evden. Hastaneye geldiğimizde  Taehyung'un kemerini çözmeden hastaneye dik dik baktığını gördüğümde kucağında ki elini tuttum.

"Güzelim." 

"Ya hamile değilsem?" 

"Hamile değilsen normal bir şekilde yaşamaya devam ederiz, ne olucak hayatım?" 

"Ya hamileysem?" 

"O zaman artık çalışmayıp evde dinleniceksin, ev işlerini asla yapamazsın; hepsini ben hallederim. Daha sağlıklı beslenmende lazım tabi ki de, ayrıca kızgınlıklarımızda da dikkatli olmamız gerekiyor-" 

"Ya sus! Ben onları mı soruyorum?" 

"Ne soruyorsun hayatım?" Yüzüne yakınlaştığımda dudağını büzerek üzgün gözleriyle baktı bana.

"Kilolu ve çirkin de olucam." Anında kaşlarım çatılırken uyarıcı bir hale bürünmüştüm istemsizce.

"Eğer hamile olursan karnın belirginleşip çıkıcak ve kilo değil bebeğimiz olucak. Ayrıca hem kendi sağlığın hemde bebeğimiz sağlığı için birkaç kilo elbetki alıcaksın. Hem sen değil misin sürekli Jimin'e hamile o fazla yemesi gerek diyen? Ne yani en yakın arkadaşın çirkin mi oldu sana göre?"