soulmate alpha- taekook✔️

7.Bölüm-Kızgınlık

Merhaba,

Yeni bölümle geldim.

Umarım beğenirsiniz. 

Keyifli okumalar dilerim...

---

Jeon Jungkook'tan

Jimin, Taehyung'un çantasını getirdikten sonra bir süre oturdu ama Taehyung'un dinlenmesi gerektiği için fazla durmadan çıktı. Yemek hazır olduğu için yatak odasının kapısını tıklattığımda ses gelmediği için kapıyı açtım ama içeri girmedim. 

"Taehyung." Kapı eşiğinden seslenirken üzerini açmış olan bedene baktığımda altında ki şort bana ait değildi ama üstünde ki tişört benimkilerdendi. Bunu fark ettiğim için gülümserken seslenmeye devam ettim. 

Birkaç dakikanın sonunda mavi gözlerini açarak bana baktığında kaşları çatıldı. 

"Niye oradasın ki?" Yeni uyandığı için tiz çıkan sesiyle gülümseyerek kapının pervazına yaslandım. 

"Güzelim, sen odadayken girmeyeceğime dair söz verdim." Dağınık saçlarıyla oturup kollarını açtı; "Buraya gel alfa." Gülümseyerek hızlı adımlarla yanına gittim ve belime doladığı kollarına karşı oturan bedenin boynuna sarıldım. 

Mavi saçlarını öptükten sonra elimle geriye attım saçlarını. 

"Artık düzgünce yemek yemen lazım." Çenesini göğsüme koyarken kafasını olumluca salladı. 

"Dişimi fırçaladıktan sonra gelirim." Anlını öpüp odadan çıktım ve onun için yemeği servis ettim. 

Çayını koyarken merdivenden gelen sesle döndüğümde mavi gözleriyle gülümsedim.

"Yemek yemen gerektiğinin farkısındır diye umuyorum." Kafasını olumluca sallarken çayı koyduğum sandalyenin önüne oturup çayını içti. Karşısına oturduğumda çatalını alıp denediğinde beğenip beğenmediğini anlamak için mimiklerini dikkatlice izlerken bir anda suyu alıp kafasına dikti.

"Çok sıcak!" Yandığını anladığımda uzatıp çatalını aldım ve kasedi ki yoğurttan alıp dudaklarına uzattım aldı ve arkasına yaslandı.

"Bu neydi?" Eliyle ağızını kapatarak sorduğunda çatalını tekrar eski yerine bıraktım. 

"Yoğurt güzelim. Biraz bekle öyle yersin." Kafasını olumluca sallarken bitirdiği su bardağını alıp tekrar doldurdum. 

Tabağını bitiremese bile ilk kez en azından yarısına kadar yemeği başardı. Masayı toplarken yardım edicekken elinde ki tabağı alıp şakağını öptüm.

"Senin için birkaç çeşit tatlı aldım. Dolaptalar, çıkar istediklerini ya da hepsini." Gözlerinin ilk kez parladığını gördüğüm de gülümsemem genişledi. Hızlı adımlarla dolaba gidip tatlı paketleri ada tezgaha koydu. 

Tatlı paketlerini açarken bende masayı toplamayı bittirdim. Tabak ve çatalı çıkardığı paketlerin yanına bıraktığım da direk olarak kırmızı minik keklerden birini eline alıp hızlı adımlarla bahçeye çıktı. Gülerek arkasından bakarken kek paketliyle beraber yanına gittim. 

"Kaçma gel buraya." Bahçede ki oturma takımında ikili koltuğa oturduğumda kekini yiyerek gelip yanıma oturdu. Kek kutusunu kucağına bıraktığımda ilk kez bu kadar güzel güldüğüne şahit oldum. 

"Bu kadar sevdiğini bilseydim önceden fabrikasını bile alırdım." Mest olmuş şekilde onu izlerken mavi gözleriyle keklerini yemeye devam etti.