Tik Tak Tik Tak Tik Tak ...
Kafamda sadece saatin tik tak sesleri yankılanıyor bu kendimi boğmak istememe neden oluyordu .
Neden böyle şeyler hep beni buluyordu ? Bir hafta mutlu olsam beş , altı ay bok gibi geçiyordu .
Göktuğ'un durumu kesin değildi . Doktorlar iyileşebileceğini söylesene iki ay geçmişti aradan .
Tam iki ay .
Bu süre zarfında çok değişik şeyler olmuştu . Mesela babam beni haftanın her günü aramaya başlamıştı . Hatta üç dört defa buraya Mardin'e gelmişti . Devran baba ile çok yakın arkadaş olmuşlardı .
Babam ilk defa bir arkadaşımın babası ile arkadaş olmuştu .
Babam benim çok çabalıyor, elinden gelen her şeyi yapıyordu .
En son geldiğinde gece uyuyamadığım için bana askerlik anısını anlatmıştı . Anısı o kadar komikti ki gülmekten çenem ağrımıştı . Sonra da bana çocukken çok sevdiğim bir masalı anlatırken ben uyuya kalmıştım .
Babam sohbet açmak için elinden gelen her şeyi yapıyordu .
Uğur Çınar uzun zamn sonra babam gibi hissettiriyordu .
Babam gibi ,
Babam benim babam .
Defne olanları duyunca hep burada kalmak istesede okul açıldığı için sadece bir defa gelebilmişti . Göktuğ'u öyle görünce saatlerce ağlamış, ona bunu yapanların anasından girmiş bacısından çıkmıştı . Küfürbaz kardeşim onu öyle görmeye dayanamamış çok üzülerek eve dönmüştü .
Tanışmaları ayrı arkadaş olmaları ayrı olaydı . Defne Ayça Çınar fırtınalar estirirdi, göklerde .
Ve Ali,
Hakkında duyduğum tek şey artık adım attığı her yerin ateş altında olduğuydu .
İmparator ile beni aradıktan sonra birkaç kez daha konuştuk . Ali iyiydi ama çok kan kaybetmişti hastaneye gidene kadar . Bu da sürecin biraz yavaşlamasına sebep oldu .
Ama şuan iyi durumda olduğunu tahmin ediyordum . Şuan Göktuğ'un beni getirdi yerde abisi Azad Diyar ile oturuyorduk .
"Burayı ona küçükken ben göstermiştim . Ne zaman birine kızsa, mutlu olsa, üzülse hep buraya gelirdi ." dediğinde ben tepenin eşsiz manzarasını izliyordum .
"Diyar , Göktuğ küçükken nasıl bir çocuktu ?" diye sorduğumda Azad Diyar'ın dudakları hafifçe kıvrıldı .
Azad Diyar ile nasıl bu hale geldik bende bilmiyordum . Ben yerde şokla ağlarken bir an onu görüp Göktuğ sanmıştım . O da ben abisiyim deyip beni dışarı çıkarıp sakinleşmene yardım etmişti . Göktuğ'un abisi olduğunu öğrenince ilk uzak dursamda birbirimize dert ortağı olmuştum .
Hem de bu sayede Zeyno anne ile Devran baba torunlarına sarılmışlar, Zeyno anne torunu için izlediklerini geline vermişti .
Sonradan anlamıştım ki Azad Diyar kötü biri değildi sadece karısına çok aşık genç bir adamdı . Kimseyi aşık olduğu kişi için suçlayamazdınız .
Mesela ben Baran Efe Çınar, kendimi Mete'ye ya da Ali'ye aşık olduğum için suçlamıyordum .
Beynim onlara güvenmişti . Aslında kalp diye bir şey yoktu o sadece bir organdan ibaretti aynı akciğerlerimiz gibi .
Kalp kan pompalar sizi ayakta tutardı, bir bıraktı mı tahtalı köyü boylardınız .
Azad Diyar telefonunu bana çevirip Göktuğ ile olan bir fotoğraflarını göstermişti .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NİGHT FUCK CLUB BXB
Novela JuvenilBen Baran Çınar Night Fuck Club'ın sahibi Beni tacizden kurtaran adama ne oldu da bu kadar güvenmeye başlamıştım.
