ANKA ATEŞİ: SIRLAR

HER ŞEYİ YAPTIRABİLİR

Şarkı önerisi : dua lipa-levitating

Bugün günlerden cumartesiydi ve bütün haftasonunu okulda geçirecektim. Dün babam beni aramış ve bir işi çıktığını söylemişti.
Daha da iyisi bunu Cem'e söylediğimde onun da burada kalmak istediğini söylemesiydi. Neden bilmiyorum ama Cem'in bu korumacı tavrı hoşuma gitmeye başlamıştı.

Sabah Mira'yla vedalaşmıştım ve şuan da Cem ile dövüş sınıfında dövüş çalışıyorduk. Bana yeni taktikler öğretirken ortada hiçbir şey yokken gülüyordum. O da bana deliymişim gibi bakıyor daha sonra oda bana katılıyordu.

Cem'in karşısında yerimi aldığımda öğrenim aşamasından dövüş aşamasına geçtiğimizi anladı. Oda karşımda yerini aldığında hazırdık. Ne kadar birbirimizle dövüşecek olsakta birbirimize gülerek ve gözlerimizin içi parıldıyarak bakıyorduk. ( ama ben sizi yerim.)

Önce belirlenmiş saldırı ve savunma hareketlerini yaparak başladık. Her şey planlı olduğu için birbirimizle uyum için de hareket ediyorduk. Bu düzeni bozarak dizlerimin üzerinde döndüm. Bu hareketimle bacaklarım onun bacaklarına dolanmıştı, bu ise onun hareketlerinin sınırlanmasına neden olmuştu.

Hamlemden kolayca kurtulup benim aksime üste saldırmayı tercih etti. Belimi kavrayıp beni omuzlarına aldı. Bu hamleye hazırlıklıydım. Bacaklarımı boynuna dolayarak birlikte yere düşmemizi sağladım.

Yerde biraz daha birbirimizi yedikten sonra sırtımı yere getirerek ellerimi üstten sabitlemeyi başarmıştı. Elbette kurturabilmek için bacaklarımla karnına tekme atmak istemiştim ama bacaklarının arasına bacaklarımı kıstırarak beni etkisiz hale getirmişti.

Ben hayla bir ümit çırpınırken o ise keyifle sırıtarak beni izliyordu.

"Sırıtmayı kes ve beni bırak. Yoruldum." Dedeğime gülüp beni serbest bıraktı. Rahat bir nefes alıp duvar kenarına çöktüm. Ben suyumu içerken Cem'de yanım gelmişti.

Dövüş sınıfına giren Barın,Berfin ve diğer çocuğu gördüğümde az daha ağzımdaki suyu püskürtüyordum.

"Onlar, gitmediler mi?" Diye sordum Cem'e.

" Hayır , onlar hiçbir zaman gitmezler. Buranın sahipleri onlar ya." Derken iki elini havaya kaldırıp tırnak işareti yapmıştı.

İçeri girdiklerinde gözleri bizim gözlerimizle kesişti. ( iki düşman kabile karşı karşıya MXWDNJN)

Onlara aldırmadan önümüze döndük fakat onlar bize aldırıcak gibi görünüyordu. Barın bize doğru yaklaştı ve doğrudan Cem'in gözlerine baktı.

"Ne oldu Cem? Seni haftasonu buralarda görmeyiz. Kızın burada diye mi burdasın? " dedi Barın. Ağzımı açıp ben Cem'in kızı değilim dicekken Cem söz aldı.

"Evet, kızım burda olduğu için burdayım bir sıkıntı mı var?" Cem'in sözlerine ağzım açık kalırken Barın'ın düşen surat ifadesini gördüm. Sanırım oda benim gibi Cem'in böyle bir şey olmadığını demesini bekliyordu.

Barın kendini toparlayıp bana doğru döndü. " Seninle bir şey konuşabilir miyim kızıl?" Dediğinde ben daha ağzımı açmadan Cem atladı.

" Konuşamazsın."

"Sana sormadım."

"Orası beni ilgilendirmiyor."

Kafam Barın ve Cem arasında tur atarken birden ayağa kalktım.

"Ay yeter bi susun be" dediğimde ikiside susmuştu.

"Sana mı sorucaklar?"Berfin bana doğru bir adım atmış ve sinir bozucu bir şekilde bunu söylemişti.

"Evet, bana sorucaklar."dedim.

"Kendine çok güveniyorsun. Belki Cem'e her istediğini yaptırabilirsin. Ama Barın'a hayır." Dedikten sonra sırıtarak Barın'a döndü. "Öyle değil mi Barın?"

Barın Berfin'e değil bana bakıyordu. Berfin'in sorusuna da cevap vermemişti. Bu bir nevi benim zaferim demekti.
Berfin'in suratı düşerken sırıtma sırası bendeydi.

Cem kolumdan tuttuğunda Barın'ın gözleri benden Cem'in eline inmişti. Bana bakarkenki ifadesinin aksine kaşlarını çatmıştı.

"O gözlerini Aden'in üstünden çek yoksa olacaklardan ben sorumlu degilim." Cem bu sözleri söyledikten sonra  beni kolumdan tutarak sınıftan çıkardı. Giderken arkadan Barın'ın sinirli kahkakasını ve " kendinden o kadar emin olma Cem. Sonuçta bu kızılın kararı "dediğini duymuştum.

İlahi bakış açısı

Cem ile Aden sınıftan çıktıktan sonra üçlü arkadaş grubunda bir sessizlik olmuştu. Berfin hayla Barın'a kendine arka çıkmadığı için kızgındı. Barın da bunun farkındaydı ama bir şey demiyordu. Ege ise olanlardan hiçbir şey anlamamıştı. Olayın sadece Cem ile Barın arasında olduğunu sanıyordu ve bu yeni kızın olayını çözememişti.

Berfin daha fazla dayanamayıp hızla ayağa kalktı.

"Barın bana bir açıklama borçlusun. Senin yüzünden küçük düştüm. Ne demek yani o kız sana her istediğini yaptırabilir mi?"

Barın düşünceliydi. Aden'i her Cem'in yanında gördüğünde içi parçalanıyordu. Başlarda gerçekten Cem'i sinir etmek için Aden'in yanında dolanmıştı. Ama şimdi Aden'e  tanımlayamadığı duygularla bakıyordu. Bunu kabul etmek istemiyordu belki ama bir gerçek vardı. Aden'i yanında istiyordu. Ama önünde Cem diye bir engel vardı. Derin bir nefes alıp Berfin'e döndü.

"Bir cevap vermedim çünkü Berfin..." Barın'ın sözlerini dikkatle dinleyen Berfin mantıklı bir açıklama bekliyordu.

"Çünkü?"

"Çünkü o kız istese bana istediği her şeyi yaptırabilir." Berfin ve Ege Barın'ın sözlerine büyük bir kahkaha patlattılar.

"Abi sen iyi misin? Ne demek bana o kız istediği her şeyi yaptırabilir." Dedi Ege. Dostundan ilk defa böyle bir şey duyuyordu. Bu kişi Barın değilde başkası olsa belki olağan karşılardı ama bütün okulun korktuğu ve kimseyle konuşmayan serseri çocuktan bahsediyorduk.

Berfin duyduğu sözler ile resmen yıkılmıştı çünkü Barın'ı ilk gördüğü günden beri hoşlanıyordu. ( abi hoşlanılmayacak gibi değil yani)

Berfin hızla arkasına bile bakmadan sınıfı terk etti.( yallah beybito) . Bunu gören Ege de ayağa kalktı.

Kaç yıllık dostuna baktı. Tamam belki ilk defa böyle bir şey başına geliyordu ama dostunun kafasının karışık olduğunun farkındaydı.

" Aga sen bu kızdan hoşlanıyor musun?" Diye sordu Ege elini Barın'ın omzuna koyarak.

" bilmiyorum oğlum. Durmadan gözümün önüne geliyor. Hiç olmadık anlarda kendimi onu düşünürken buluyorum. Onu her gördüğümde oturup film izler gibi izlemek istiyorum. Off." Dedi Barın. Ege arkadaşının söylediklerine güldü.

"Sen böyle şeyler söyler miydin be kankası ha?" Dedi Ege.

Barın sinirle ona dönüp omzuna yumruk attı. " Yav oğlum s*kt*r git başımdan."dedi Barın.

"Tamam tamam ben bir gidip Berfin'e bakayım" dedi Ege.

Barın ise duvar kenarına çökmüş ve gözlerini kapatarak kafasını yukarı kaldırmıştı. Ege'nin sınıftan çıkmadan önce son bir şey dediğini duydu.

"Aşıksın dırıdırııı aşıksın drırııı sen aşıksın arkadaş..." dedikten sonra sınıftan çıktı Ege. Barın başka bir zaman olsa rahatlıkla Ege'yi sırf şu dediği için bile dövebilirdi ama şuan tek yapmak istediği o şapşal kızılı düşünmekti.

Tekrar gözlerini kapadı ve önüne kızılın siması düştü.

Ne kadar güzel ve zarif diye geçirdi içinden...

Ve tabi kırılgan...

Evet, ben geldim.

Bölümler su gibi akıyor maşallah..

Fikirler ve istekler bölümümüz burası...

Sizi çok seviyorum...

Bays