Yolda giderken Elif "ee Yılmaz Bey yorulmuşsunuzdur. İsterseniz bizde bir kahve ikram edelim" dedi.
Bizde derken beni kastetmiyordur. Beraber yaşamıyoruz sonuçta. Yılmazla göz göze geldik. Ne diyeceğini merak ediyordum.
"Peki" dedi.
"O zaman beni evime bırakırsanız iyi olur" dedim. Sonuçta beraber yaşamıyorduk.
"Sende içerim diye düşünmüştüm zaten kahveyi" dedi Yılmaz.
Şoku idrak etmem gerek. Bugün şoklarda sınır tanımıyorum. Ve beni şoklara sokan kişi Yılmaz'dı.
"Ay olur tabii" dedi Elif benim yerime. Bende başımı önüme çevirmiştim. Elif'i bugün tanımıştım. Ama benim yanımdayken hiç böyle biri değildi.
Uyku başına vurmuştu sanırım. Biraz telefonuma bakmak için telefonumı çantamdan çıkarttım. Ceyda ile bayadır konuşmuyordum.
Ceyda kim miydi? Ceyda benim en yakın arkadaşımdı. Lisede tanışmıştık. 9. Sınıfta birbirimize düşmandık. Hiç sevmez, kavga ederdik. Ama daha sonrasında birbirimize karşı buzlarımız kırıldı. Ve bugüne kadar süren bir dostluğumuz oldu. Ceyda'yı çok seviyordum. Telefonumu açıp hemen Ceyda ile olan sohbetimize girdim. Birkaç merak mesajı ve komik reelsler göndermişti. Hergün günlük konuştuğumuz için çok darlamazdı beni.
Düşüncelerimden sıyrılıp duran arabanın bizi nereye getirdiğine baktım.
Benim oturduğum apartmandı. Arabadan inmek için kapıyı açtım ve indim.
Arkamdan Yılmaz ve Elif inmişti. Beraber apartmana doğru ilerledik. Apartman kapısına gelince çantamdan anahtar çıkartmaya çalışıyordum.
Haydi ama neredeydi bu anahtar!
Bir elin çantamı tutmasıyla aramayı bıraktım. Ele baktığım. Ardından elin sahibi olan kişiye. Bu kişi Yılmaz'dı.
Şoklara asla doymuyordum. Ardından tekrar aradım. Hiçbir şey olmadı sanki!
Nihayet bulmuştum. Anahtarlığım çok güzeldi yalnız.
Pembe flamingolu pelüş anahtarlık.
Bana uyuyordu yani. En azından kişiliğime. Uyuyordu di mi ya?
Kapıyı açmaya çalıştım. Lanet gelsin! Açamiyorum. Işık mı patlamıştı? Bugünü mü buldun yani ışık beycim/hanımcım.
Anahtar elimden nazikçe alındı. Alan kişiye baktığımda Yılmaz'dı. Şok geçirecektim şimdi gerçekten. Bayılacaktım yere 2.80
Anahtarla kapıyı açmaya yeltendi. Karşımdaki adama baktım. Kasları siyah smokinin içinde belli oluyordu. Sert çene ve yüz hatları çok cezbediciydi. Kahvelerini demiyorum bile. Bir de elindeki pembe flamingolu anahtarlığa.
"Yalnız anahtarlık tam sana göre oldu" dedim. Öyleydi çünkü
"Bencede. Benim oldu o zaman" dedi ve anahtarlıktaki flamingoyu aldı.
Şok geçirmek üzereyim. Gözlerim kararıyor. Emre hiç böyle yapmazdı.
Kapıyı açmıştı. Kapıyı bize tutup geçmemizi sağlamıştı. Evim birinci kat olduğu için asansöre gerek duymazdım. Merdivenlere doğru yönelip "Birinci kat zaten" dedim. Çıkmaya başladığımda arkamdan geldikleri belliydi. Kapımın önüne geldim. Anahtar bende değildi. Yılmaz'daydı.
Yılmaz'a baktığımda kapıya doğru gelmiş ve bu kapıyı da açmıştı.
E yuh ama!
Neyse Güneş neyse.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAFYA KAZASI (İsim Değişti)
Genç KurguGüneş, yolda giderken arabanın ona çarpmasıyla hayatının değişmesine şahit olur. Güneş'in ansızan değişen hayatına yeni kişiler girmiş ve çıkmıştır. İlk ihanete uğramış, daha sonrasında aşık olmuştur. Ama iki kişi arasında kalması asıl zor olan şey...