Elif

24 6 0
                                    

10 Kasımda doğmuştum üzerinden 17 yıl geçmişti resmen, zaman su gibi akıyordu.
Hayatımda yaşamadığım çok az şey vardı...
Bütün acıları tek tek yaşadım resmen..
Aile, sevgi, dost, futbol, kendim ve insanlar...
Bütün hepsinden acı çektim ve hâlâ da öyle...
Hâlâ aklımda kalan kalbimin durduğu an gelio sürekli. Ben o an gözlerimin önüne gelen bir perde ile yaşama göz yumuyordum resmen..
İnsanlar beni sevmiyor, anlamıyordu...
Ama neden ki hiç mi sevilmeyi haketmedim ya.
Doğru düzgün bir şekilde sevilmemek acı verior insana..
Diğer insanların birbirinin uyumuna bakıyorum, ne kadar güzel anlaşıyorlar ve birbirlerini ne kadar çok seviyorlar.
Ya ben naptım da bunu yapıyorsunuz...
Haketmedim ben bunları kesinlikle kınıyorum bana böyle düşmanlık duyanlara.
Kimsenin haberi yok ama ben kendi içime kapanmıştım hepte öyle olucam.
Kimsenin derdini dinlemek zorunda değilim, çünkü benim derdimi dinleyip anlayış gösteren bir allahın kulu yok...
İnsanlar garip varlıklar, gerçekten İnsanlar çok garip varlıklar, kestikleri ağaçlar ile kağıt yapan sonra ise o kağıda ağaçları koruyun yazarlar...
Neyse ki hayatımda artık beni düşünen insanlar ve duygularıma öncelik veren insanlar yok.
Yatağıma uzandım ve anılarımı düşünmeye başladım...
Neler yaşadım ben böyle ya...
Gecenin dördü herkes uyuyordu ben ise hâlâ düşünüyordum...

Amacına ulaşmış bir ömür...

adını bile bilmediği, kimseye derdini
anlatamadığı, en azından o âna kadar kimseyi anlamadığı, her tarafı tıka basa doldurmuş, her yerden dolup taşan, asla seyrelmeyen bu insan kalabalığının içinde kaç dil bilirse bilsin iki çift laf edecek birini bulamadığı bir tuhaf yerdeyim.

Sabah olmuştu bile, uykusuzdum, dersler çok sıkıcı oldugu için derslerde uyudum..
Okul bittiğinde ali için bisiler yapmam lazımdı.
Babama arkadasımın evine gidiceğimi ve geç kalıcamı söyledim..
Çeşme mah...
Oraya gitmem lazımdı ama önce olay yerine gitmem lazımdı...
Olay yerine gitmek için yola koyuldum.
Olay yerine vardım, bir antik yer gibi yıkık dökük bir yerdi...
Sakin olmam lazımdı ve odaklanmam lazımdı..
Kapıyı açtım ve içeri geçtim olay yeri temizlenmişti ve kan falan yoktu...
Kırık bir cam şişe gördüm, üstünde bi takım şeyler yazıyordu...
Sanırım bir içeceğe aitti, ağız kısmını buldum. Eldiven yardımı ile ağız kısmını aldım ve yanımdaki poşete koydum.
Ve yerdeki bir kağıdı gördüm 271 numara yazıyordu.
Aklımdakiler bianda tak die düştü, lan bu öldürülen çocugun üstündeki kağıtta yazan numara değil mi? Evet evet o...
El yazısı ile yazılmıştı...
Onu da alıp poşete koydum, cinayet gece işlenmişti ve burası çok kötü kokuyordu...
Ah be ali keşke şuan sana soru sorabilirseydim.
Yerde sigara izmariti gördüm çok eski değildi, daha yeni içilmiş olmalı bence çünkü, yeni gibi daha üstüne bile basılmamış külü kurumuştu.
Onu da bir cımbız yardımı ile poşete yerleştirdim Ve tam çıkıcak iken yerde bir şey daha gördüm, tam kapının ağzında kanlı bir bezdi.
Bunun çok işime yarıcanı düşünüp sevinip hemen poşete koydum onu da.
Sonra eve gittim gece 11 civarında.
Elimdeki kanıtları testten geçirmem lazımdı...
Benim amcam böyle işlerle ilgileniyordu şansa bak ya...
AMCAM POLİS
şaka şaka öyle değil...
Bu tarz şeyleri çok sever onun için bile dna test makinesine 25 k verdi...
Herşeyi test ediyordu resmen...
Bende onu kullanmaya karar verdim, başka şansım yok ki..
Ama polis olsa ne güzel olurdu, şu kavga eden kişiler oluo ya amcam polis kuzenim polis babam polis anasını satayım bianda bütün aile polis oluo nası iş lan bu...
Hayatımda ilk defa böyle bişi yapıcaktımm çok heycan yaptım. (salak burak, ali orda nezaretanede yatıo gelmiş heycan yapıon, sanki bebek yapıcak bana?)
O sırada tam başlıcak iken bir telefon geldi...
Gazintep teknik direktörü arıyordu..
Ya ne alaka şimdi, bide bunla mı uğraşayım ben alla alla...
Açtım konuştum ve sanırım biraz morelim yükseldi.
Beni istediklerini ve geri dönmemi istediklerini söylediler.
Tamam diyip kabul ettim..
Benim derdim bana yeter şuanlık sonra düşünürüm orayı dedim kendi kendime.
Gülü seven dikenine katlanır.
Evden çıktım ve amcamın yanına gittim, amcamın sakalları cüpeli Ahmet Hoca gibi olmuştu.. Ya kes şunları sen sofi değilsin die dalga geçiyordum.
Yanına gittiğimde konuyu anlattım o da yardımcı olmak isterim diyip kullanmama izin verdi.
Önce kanlı bezi test ettik, sonra şişeyi test ettik ve sigarayı... sonuçlar üç saate çıkıyormuş...
Sonuçlar çıktığında hiç şaşırmadım şahsen...
Feritin babası Hamza Çırık...
Ferit Çırık diyince onun babası gelir zaten akıllara...
Kimsenin haberi yok sanrım adam bildiğin mafya babası... Bunu yapmaktan çekinmez kesinlikle. İş adamı diyor kendine (p*zenevk işte)
Bütün hamza adında tanıdıklarım böyle çıkıo zaten, küçükken hamza diye bir arkadaşım vardı onunla çok kavga ederdim...
Kanıtlar onu gösteriyordu ama bunu böyle küçük şeyler ile ispatlamam çok zordu...
Biraz dinlemeye karar verdik...
Ben geç oldugunu söyleyip eve gittim.
Gittiğimde herkesin moreli yüksekti minik bir bebek doğucaktı...
Cinsiyeti belli olmuştu bugün, Kızdı...
Kız çocuklar daha bir tatlı olur ya...
İsmi için annem babam tartışıyordu..
Bana sordular sen karar ver doğum günü hediyesi olarak ismini sen koy bakalım.. Benim gözlerimin içi mutluluk ve huzur dolmuştu ya evimizde minik bir bebek olcana hâlâ inanamıyorum....
Evimizde sonunda huzur olcaktı...
Adını ben koydum minik kuşumun...
Çok güzel bulduğum bir isim "Elif"
Olsun dedim...
Eski sevgilim falan değil, çok masum ve güzel bir isim elif ve yakışır bence dedim..
Sanırım onlarda çok beğenmişti ve kabul ettiler...
İyi madem ama künye alıcaksın tamammı diye güldüler...
Alırız ya dedim... (endişeli)
Benim en güzel günümdü minik bir şey hayatımıza ne kadar etki edebilirki? Çok fazla bir şekilde bu anımı anlatırken bile elifin gülüşünü seyrediyorum şuanda 5 aylık bir bebek oldu maşşşalaaahhhh.... Büyünce bunları okutacam snaa merak etme...

Elifimmmm...🩵

Yazar : By Stark

Bölüm : 13

Gerçek hayattan alıntıdır 🌟

Oylamayı unutmayınız.

Keyifli okumalar dilerim.


DenizHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin