8.Bölüm🦋

3.4K 257 99
                                    


Yazardan

"Nilsu !" Berk'in bağırması ile tüm bakışlar ona dönmüştü. N Çağla Hanım kızını baygın bir şekilde Berk'in kollarında görünce korkuyla yanına koştu.

Demir ise elindeki silahı Batuhan'a uzatıp direkt Nilsu'nun yanına geçmişti. "Açılın. Herkes uzaklaşsın." Demir , Nilsu'nun başını dizine koyarken Egemen Ateş ve Berk'i uzaklaştırmaya çalışıyordu.

"Derhal evimden defolun. Sizi evimin yakınında bile görmeyeceğim. " Levent Bey'in bağırması ile Ahlas ağa geri çekildi. Şimdilik geri çekilse de geri dönecekti. Bunu Levent Bey'de biliyordu. Ahlas ağanın yanındaki oğlunun bakışları Nilsu'dayken Toprak öne atılıp çenesine yumruk attı.

"Gözlerini oyarım şerefsiz. Siktir git lan !"

"Bu burada bitmedi." Ahlas ağa oğlunu ve yanındaki adamı  alıp giderken son sözleri  buydu. Diğerleri de silahını beline koyup hemen Nilsu'nun yanına geldi.

"Oğlum hastaneye gidelim." Levent Bey korkuyla kızına bakarken Demir kardeşini kucağına aldı. "Hastaneye gerek yok. Korkudan bayıldı. Ben şimdi müdahele edeceğim." dedi ve kucağında kardeşi ile içeriye girdi.

Hepsi peşinden girerken Demir , Nilsu'yu odasına götürüp  yatağa uzandırmıştı. Ailenin diğer üyeleri de odaya girerken Demir çekmecesinden gerekli eşyaları çıkarıp Nilsu'nun yanına geçti. Berk ve Ateş Nilsu'nun yanına geçerken Ateş titreyen bir  sesle "Ne yapacaksın?" dedi.

"Serum takacağım. Korku ve stres yüzünden bayıldı. Berk izin verir misin ?" Berk istemeye istemeye geri çekilirken Toprak gözünü kırmadan kardeşini izliyordu.  "Silahlardan mı korkuyor?" Batuhan sormuştu.

Berk sessiz kalırken Ateş kısık bir sesle "Evet." dedi. Demir ailesine döndü."Siz dışarıya çıkın. Kalabalık olmasın."

Berk hemen kafasını iki yana salladı. Kardeşini bu halde yalnız bırakamazdı."Ben çıkmıyorum. Kardeşim uyanana kadar da çıkmayacağım. " Demir, Ateş'e döndü. Ateş gözünü Nilsu'dan çekmeyip  sadece  "Çıkmayacağım. " dedi.

Demir anlayışla kafasını sallayıp diğerlerini odadan çıkarttı. Demir serumu takınca Berk , Nilsu'nun sol tarafına geçip elini tuttu. Ateş ise sağ tarafına oturup yüzüne gelen saçlarını kenara çekti.

Demir kardeşlerine su getirmek için odadan çıkınca Ateş kısık bir sesle "O günlerdeki gibi olmaz. Değil mi ? Tam iyiye dönmüşken tekrar..." devamını getiremeyince Berk derin bir nefes aldı."Bilmiyorum...Allah kahretsin bilmiyorum. Tekrar öyle olursa biz nasıl toparlayacağız ?"

"Yine yanında olacağız. Biz yanında olduğumuz sürece iyi olacak. Eminim." Ateş eğilip alnından öptü. Berk'te sol elini öpüp arkasına yaslandı ve Nilsu'yu izlemeye başladı.

Nilsu 

Başımın ağrısı ile gözlerimi açtım. İlk başta bulanık görsem de gözlerimi birkaç kere kırpıştırınca görüş alanım netleşti. Ne olmuştu bana?

"Nilsu ?" Demir'in sesi ile oraya döndüm. Demir direkt yanıma gelip elini alnıma koydu. "Nasıl hissediyorsun? " Sol elimde baskı hissedince oraya döndüm. Berk elimi tutuyordu. Sağ tarafımda da Ateş uzanmıştı ve  koluma sarılmıştı. Uyuyorlardı.

"Yorgun hissediyorum. Bir de sol kolum ağırıyor." Demir "Serum taktım. O yüzden ağırıyordur. Saat daha erken biraz daha uyu istersen." deyip birkaç adım benden uzaklaştı.

"Saat kaç ?" Telefondan saatine bakıp tekrar bana dönerken ben etrafa bakıyordum. Sanırım burası Demir'in odası. Siyah ve beyaz renkler ağırlıktayken geniş bir odaydı.

Üçüzlerim ile Yeni Hayat Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin