Geçmişin Yankısı -SeongJoong + Mingi ve Yeosang

53 14 49
                                    

17 yaşında genç bir çocuktu Park Seonghwa.

Aile evinde kalıp,eğitimini zorlukla sürdürürdü.18 yaşına geldiğinde bunun son bulacağını bilerek.

Bir ilişkisi vardı Kim ailesinin küçük oğlu HongJung ile.Tabii bir de Hongjung'un abisi Kim Hongjoong.

Seonghwa'nın kaderi olacak adam.

Kim ailesi,oldukça zengin bir aileydi.Bir oğulları polisti,Bay Kim holding sahibi bir yönetici.Hongjung ise abisinin yolundan gidip polis olmayı dileyen bir gençti.

Park ailesine gelecek olursanız,durumları Kim ailesi kadar olmasa da iyiydi.Bay Park,ayni Kim ailesi gibi bir holdinge sahipti ve ailede çalışan tek kişiydi.Bayan Park genelde kocasının parasıyla gecinmeyi tercih ederdi.Bay Park bu durumda pek de hoşnut sayılmazdı.Seonghwa ise her zaman kendi hayalleri peşinden gittiği için babasını hiçbir zaman memnun edemezdi.

Seonghwa,resime çok düşkündü.Her zaman isteği güzel sanatlar okumak,güzel bir ressam olmaktı.

Tabiki bunu sadece isteyebiliyordu çünkü Bay Park oğlunun resim gibi "boş" işlerle uğraşmak yerine holdingde yardımcı eleman olmasını istiyordu.

Seonghwa ise babasını dinlemeyip,güzel sanatlar lisesine gitmişti.Her zaman burnunun dikine gidip istediğini alırdı.İşte babası da çareyi onu 'evlendirmekte' bulmuştu.

18 yaşına bastığı ilk gün,Park ailesinin küçük oğluyla evlenecekti.

Seonghwa Hongjung'u sevmiyordu fakat saygı duyuyordu,Hongjung da aynı şekilde fakat ona deli gibi aşıktı.Yine de eğitiminin elinden gitmesine göz yummak istemiyordu Seonghwa.

Hongjung onu okutmazdı.Babasının ağzından çıkan her kelime onun kaderiydi ve kim olursa olsun bu kaderi değistiremezdi.Seonghwa böyle düşünüyordu.

Her sabah yaptığı gibi kısa bir duş aldı bitkinlikle.Sevgilisiyle resim malzemeleri yüzünden kavga etmişlerdi gece ve konu ciddi anlamda gereksiz uzamıştı.

Seonghwa kafa dağıtmak için bahçeye çıktı ve oturdu.Bankta öylece düşünürken önüne bir gölge düştü,kafasını kaldırdığında gördüğü yüz onu şaşırtmamıştı.

Kim Hongjoong.

Müstakbel sevgilisinin ağabeyi,Seonghwa'nın kaderi.

-Neyin var bebeğim?

Evet,Hongjoong Seonghwa'nin en büyük sırrıydı.Ve de en büyük günahı.

-Kavga ettik sevgilim,biraz vurdu bana bu yüzden canım acıdı ama iyiyim.Sadece düşünüyordum.

Onların taze ilişkileri.
Adeta bir bahar çiçeği gibi tazeydi aşkları ve ucunda ne bir pişmanlık,ne de bir art niyet vardı.En az o çiçekler kadar temiz,o çiçekler kadar güzellerdi ikisi.

A Love in the Shadow of the City || YunGiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin