25. bölüm

281 27 0
                                    

Başımı duvara yaslayarak uyukluyordum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Başımı duvara yaslayarak uyukluyordum. Bu sırada hastanenin boş koridorunu telefonumun zil sesi doldurdu.

Gözlerimi açtım ve arayan kişiye baktım.

Amcam arıyordu.

Hızla aramayı yanıtladım.

"Amca? Ne oldu? İyi misiniz? Babam iyi mi?"

Art arda sıraladığım sorular amcamı güldürdü.

"Sakin ol Özgür'üm. Baban iyi de. Yine tuttu inatlığı. Taburcu olmak istiyor."

Rahat bir nefes aldım.

"Kötü bir şey oldu sandım amca ya..."

"Ulan sanki ben seni ancak kötü haber vermek için arıyormuşum gibi."

Güldüm.

"Amca sen beni aramıyordun."

"He doğru. Babanı arıyordum. Ne farkeder?"

Gözlerimi ovaladım "Hiç amca. Peki doktor ne diyor bu duruma?" diye sordum.

"Doktor biraz daha kalsa iyi olur dedi. Ama gitmek istiyorsa sorun yokmuş. Taburcu olabilirmiş."

Amcam görmese de başımı salladım.

"Tamam o zaman amca. İşlemleri başlat."

"Pekala. Geliyor musun sen?"

Gözlerim Alex'in odasının kapısını buldu.

"Benim... Önemli bir işim var da... Eve geleceğim direkt." dedim yutkunarak.

"Peki o zaman."

"Doğukan'ı arayacağım ama."

"Tamam Özgür'üm."

Gülümsedim ve "Görüşürüz amca." diyerek telefonu kapattım.

Vakit kaybetmeden Doğukan'ı aradım.

İkinci çalışta açtı.

"Bir şey mi oldu yavrum?"

O görmese de başımı salladım.

"Babam taburcu olmak istiyor Doğukan. Hastaneye gidebilir misin?"

"Tamam yavrum. Gidiyorum şimdi."

"Tamam. Teşekkür ederim Dodokan."

Ardından aklıma onun Mert'in yanında olabileceği geldi. Müsait olmayabilirdi.

"Mert'in yanında mıydın?"

"Yok. Aslında şimdi gidiyordum. Ama sorun yok."

Gülümsedim genişçe.

"Bir tanesin sen."

"Sen de öyle yavrum."

Telefonu kapattım ve başımı arkamdaki duvara yasladım.

Bu sırada önümde adım sesleri duydum.

Gözlerimi hızla açtım.

"Doktor bey?"

Doktorun odanın kapısındaki eli durdu ve gülümseyerek bana döndü.

"Özgür bey? Bir şey mi oldu?"

Başımı salladım.

"Onu ne zaman görebileceğim?"

"Ben şimdi kısa bir muayene edeceğim. Daha sonra çok uzun olmayacak şekilde görebilirsiniz."

"Pekala. Teşekkür ederim."

"Ne demek." dedi ve içeri girdi.

Kısa bir süre sonra doktor odadan çıkınca ben girdim.

Kapıyı açtığım gibi yataktaki bedenin bakışları beni buldu.

Şokla yerimde çivilendim.

"Alex..."

Gözlerimin dolduğunu hissederken hızla ona doğru koştum ve sıkıca sarıldım.

"Ah..."

Duyduğum inleme sesiyle gözlerim büyüdü ve geri çekilmeye çalıştım.

Ama Alex izin vermedi ve kollarını sırtıma dolayarak beni kendine çekti.

"Özür dilerim..." dedim kısık sesle.

Saçlarımı okşayarak şakağımı öptü.

"Özür dilemesi gereken tek bir kişi var. O da benim. Her şey için."

Başımı salladım.

"Şimdi sırası değil."

Onaylayarak başını salladı.

"Ne zaman uyandın sen?"

"Doktor içeri girdiğinde yeni uyanmıştım."

"Peki doktor neden uyandığını bana söylemedi?"

Gülümsedi.

"Ben rica etmiş olabilirim."

Kızmadım bile.

Göğsüne başımı yasladım yarasını acıtmayacak şekilde.

"Seni hala affetmedim. Yanlış anlama."

Güldü. Bunu inip kalkan göğsünden anladım.

"Peki yavrum." dedi ve sıkıca sardı beni.

"Sana bir şey olacak diye çok korktum Alex..."

"Ama olmadı."

Başımı kaldırdım.

"Ama olabilirdi..."

Yüzünde şefkatli bir gülümseme belirdi.

"Kurban olurum ben sana."

Yanağımı okşadı.

"Yaklaşsana."

Dediğini yaparak ona yaklaştım.

"Biraz daha..."

Biraz daha yaklaştım.

Gülümseyerek dudağıma küçük bir öpücük kondurarak geri çekildi.

Uzaklaşmasına izin vermedim ve dudaklarımızı tekrar birleştirdim.

Kısa sürede tutkulu bir şekilde öpüşmeye başladık.

Ta ki nefessiz kalana kadar.

Dudaklarımız ayrıldığında yanaklarımın ıslandığını farkettim.

"Yavrum neden ağlıyorsun?"

Başımı salladım.

"Bir şey yok."

Başımı göğsüne yasladı ve saçlarımı sevmeye başladı.

"Yavrum, Doğukan buraya gelebilir mi?"

Duyduğum soruyla başımı kaldırmak istedim ama izin vermedi.

"Neden soruyorsun?"

"O gelsin söylerim."

Sesli nefes vererek "Peki." dedim yenilmişlikle.

"Ben mesaj atayım ona."

Telefonumu çıkardım ve Doğukan'a 'bugün buraya gelebilir misin?' yazarak yolladım.

Kısa sürede 'bir saate oradayım' yazdı.

"Bir saate geliyor."

Alex başını salladı.

"Tamam."

~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~

Merhaba. Keyifli okumalar. Love y'all 🤎

~•~•~Elaine Laila Parker~•~•~

~•~•~30.06.2024~•~•~

MY DEAR BODYGUARD •|• BxB •|•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin