(15)- Rezillik

10 6 0
                                    

Bölüm şarkıları;
Dünyanın en güzel kızı / Mavi gri
Güzel kızlar patron dinler / Patron
Dünyanın sonuna doğmuşum / Manga

Bölüm şarkıları;Dünyanın en güzel kızı / Mavi griGüzel kızlar patron dinler / PatronDünyanın sonuna doğmuşum / Manga

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Keyifli okumalar!

15. Bölüm: Rezillik

Dakikalardır tek bir kelime bile etmeden sarılıyorduk. O bilmese bile benim yıllardır ihtiyacım olan tek şeyi şu an karşılıyordu. Geç kalınmış olsa da.

Odanın kapısının tıklatılması ile birbirimizden ayrıldık. Kumru'nun yüzüne bakmadan arkamı döndüm ve elimle gözyaşlarımı sildim. Burnumu çektiğim sıradan Kumru çoktan toparlanmış bir ifadeyle, "Gel." dedi.

Ses tonunun bir anda normale dönmesi ve sanki hiç ağlamamış gibi gözlerinin eski rengine dönmesi aklımı bulandırsada belki onda olan bir yetenektir bu diyerekten geçiştirdim.

Benim ağladığım ise çok rahat belli oluyordu. Çünkü tek bir gözyaşı döktüğümde bile gözlerim ile burnum sözleşmiş gibi hemen kızarıyordu. Bir de ses tonum daha ince çıkıyordu.

Eskiden Yağız beni sürekli ağlatırdı. O gitmeden bir gün önce ona nedenini sorduğumda ise ağladığın zaman ses tonun çok tatlı oluyor derdi. İnanmazdım. Benimle dalga geçiyor sanardım ama büyüyüp okula gittiğim zaman doğru söylediğini anlamıştım. İnsanlardan hep övgü alırdım. Ve hayatımda ilk defa o gün Yağız'ı çok aradım. Gelsin ve bana o günkü gibi yine ses tonun tatlı desin istedim.

Gelmedi.

Yine uğramıştı işte düşünceler. Kendi kendime gözlerimi devirerek mutlu olmaya çalıştım. Bugün hiç konuşmamak istiyordum. Özellikle de Yağız'ın yanında. Çünkü bu lanet ses hemen geçmiyordu. En azından birkaç saat benimle beraber kalıyordu.

Kapı Açelya tarafından yavaşça açıldı. Dudaklarını aralayıp konuşacakken beni gördü. Yüzümü bir süzdü, daha sonra Kumruya döndü. Ağzı açık biçimde kaşlarını yukarıya kaldırdı. Benim burada bu halde olmama bir anlam veremiyordu sanırsam.

"Yazgı?" Kumru'yu es geçerek hızlı adımlarla benim yanıma geldi. Yüzümü elleri arasına alarak, "Ne oldu? Neden ağladın?" Diye sorular yöneltti bana.

İşte bundan nefret ediyorum. Şimdi ne diyeceğim? Sırıtarak yüzümü ellerinden kurtardım ve bir adım geri çekildim. "Bir şey yok, gözüme toz kaçtığı zaman gözlerim ile burnum hemen kızarır. Alerjik bir durum."

Yalanları ardı ardına sıralarken ses tonumdaki değişiklik hemen fark edilmişti. "Sesinin tonun niye bu kadar tatlı oldu?" Kumrunun sorduğu soruya Açelya katılır gibi kafasını salladı. "Evet, noldu?"

Sıkıntıyla nefesimi verdim. "Alerjik durumun yanında bir de ses tonum değişiyor." Kumru gerçeği anladığı için bana minnetle gülümserken, Açelya ise beni mıncırmak istermiş gibi bakıyordu.

Bow DownHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin