20.

50 1 0
                                    

Telefonun ucunda ki yoongi bağıra bağıra konuşuyordu, telefonun arkasından gelen çığlık sesleri ve alevlerin sonucu çıtırdayan otlar çok net duyuluyordu. Jungkook Jimin'in başına bir iş geldiğini ,hayatınu kaybettiğini. Ve ablasının durumunun kötü olduğunu duyduğu andan beri ağlıyor ve hızlı bir şekilde üstünü giyinmeye çalışıyordu. En son Taehyungun gözlerinin içine dolu gözleri ile bakarken gözyaşlarını akıtıyordu.

" Taehyung, Bende geleceğim... Lütfen reddetme arkadaşlarım ölüyor, ablam tehlikede bende geliyorum. "


Jungkook
__________________________________________

Alana vardığımızda heryer kan revan içindeydi, insanların ağlama sesleri ölmek üzere olan insanların seslerine karışıyor, arkadaki alevlerin sıcaklığı ile içler acısı bir hal alıyordu.

Ablamın yerde gözleri açık bir şekilde son nefeslerini verdiğini gördükçe ağlamam şiddetleniyor, bir yandan da çığlık çığlığa yerde cansız bir şekilde yatan Jimin'in bedeni için ağlıyordum. Yoongi , Omegası için binbir acı içinde ortalıkta bağırırken kurt formuna dönüşmüş ve ormana dalmıştı.Ablam Alfa olmasına rağmen bu acıya dayanamayıp yerde kıvranırken başında alfası, eşi Kai onun için feromon salgılıyordu.

Bense benim için herşeye bedel olan iki bedenin arasında yere çökmüş, kafam eğik bir şekilde ağlamaya devam ediyordum. Deltam buraya geldiği anda benden uzaklaşmış ve olay hakkında gerçekleri öğrenebilmek için liderlere emir vermişti.

2.alana gelen şifacılar siyah bir örtü ile Jimin'in üzerini örttüklerinde dönüp kalmıştım, iki gün sonra düğünü varken, daha bugün onunla düğünü için elbise bakarken o gitmişti... Hepimizi vicdanlarımız ile baş başa bırakmıştı sarışınım. İki şifacı da ablama bakarken eşi hala feromon salgılamaya devam ediyordu. Geldiğimizden beri yerlerde oturup ağlamaktan harap olmuştum, sesim kısılmış konuşamayacak kadar ses tellerimi zorlamıştım.

Ayağa kalkmış ve ilerleyerek etrafa göz atıyordum. Her tarafta cansız bedenleri yatıyordu. Kiminin vücudun da silah izleri , kiminin bomba yanıkları, kimisinde de hiçbir şey. Taehyung'un yanına gitmek için geldiğim karargahın kapısında büyük beyaz bir pankart gördüm,toplamak için balkonlara çıkmış olan askerler daha yeni çıkmış olacak ki hala apaçık duruyordu pankart.

" Jeon Jungkook'a  Wooyoungun cansız bedeni hatrına "

Yazıya aval aval baktığım sırada karargahın kapısı açılmış ve Taehyung çıkmıştı, koşar adımlarla yanıma gelip beni sıkı sıkı sarmalamış ve kafamı göğüsüne yaslamıştı. Hepsinin benim suçum olmadığının tesellisini vermek ister gibiydi.

***

Gözlerimi birden açıp doğrulduğumda yanımda yatan şifacı beni göğüsümden yavaş bir şekilde tekrardan uzanmam için ittirmişti. Şifacının yüzünün gülmesi biraz korkutucu geliyordu fakat bir yandan da rahatlatıcı geliyordu.

" Ablamın durumu? Ablamın durumu nasıl? ... Jimin, sarışın çocuk onu son bir kez görebilir miyim? "

" Sakin olun Bay Jeon, ablanız ağır yaradı olmasına rağmen hayata tutundu merak etmeyin, Dediğiniz sarışın çocuğun kurdu yeniden canlandı komada şuan sizi oraya almamız imkansız çünkü eşi özellikle sizin adınızı verdi içeri girmemesi için "

" Ben, ben anladım teşekkür ederim, kalkabilir miyim? İyi hissediyorum kendimi. "

" Eşinizin gelmesini bekliyoruz lütfen sabırlı olun"

Moon Promise [[Taekook]]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin