isabélla | taekook ✓

Bölü(m) 9 🍇

ehe.

(yetişkin içerik kısmını atlamak isterseniz işaretlediğim noktadan sonrasını okuyabilirsiniz 🧚🏻‍♀️)

"Avına Kurban Giden Avcı"

Ex Habit- love me

Jeongguk amansız bir sıcaklıkla gözlerini araladığında kendisi göremese bile gün yeni doğuyordu. Terle kaplıydı, kalçaları o tanıdık, salyalı hisle birbirine sürtüyordu ve sıcaklığın kaynağının altında acımasızca eziliyordu. Bulunduğu konumu kestirmeye çalıştı. Beli yatakla arasına giren tek bir kolla boylu boyunca sarılmıştı. Boyun girintisine sıcak ve hırıltılı nefesler çarpan dudaklar vardı. Çenesine sürtünen saçlar ve uzun bacaklarının arasına bükülerek girmiş, mahremine sürtünen kalın uyluk... Sert ve kaslı gövde tamamen üzerindeydi. Ağırdı. Çok ağırdı. Jeongguk eziliyordu.

Onun sıcak ağırlığı altında inleye inleye can vermek istiyordu.

Kendisine bırakılan tek uzvunu, sol kolunu büktü ve sessizce ağlamaya başlarken yüksek sesle inlememek için yumruk yaptığı elinin parmaklarını ısırdı. Ne yapacağını bilmiyordu. Çok fazla şeyi aynı anda istiyordu. Kalçalarını kaldırıp bacaklarının arasına girmiş kalın uyluğa sürtmek istiyordu. Deliğinden sızan sıvıların alfanın pijamasını ıslatmasını, seğiren aletinin onun teniyle kendi arasında sıkışmasını çok ama çok istiyordu. En çok da bunu görmesini istiyordu. Jeongguk alfanın gözlerini aralayıp onun için ağlayarak koluyla yok ettiği incecik belini kıvırdığını, bütün istediklerini bir bir gerçekleştirdiğini görmesini deli gibi istiyordu. Çünkü biliyordu; Taehyung ona her daim istediklerinin ötesini vadediyordu. Uyanıp onu bu vaziyette görürse körpe omegasına yeni hayaller verecekti. O pes edinceye kadar bambaşka istekleri olduğunu öğrenmesini sağlayacaktı ve pes ettiğinde onu kursağına değin dolduracaktı.

"Taehyung..." diye sızlandı hıçkırarak. Onu kalın, kızgın demirden örülmüş bir halat gibi saran güçlü kolunu sıktı. Alfanın kısık horultuları kesildi ve omeganın tenine çarpan düzenli soluklar kısa bir süreliğine yok oldu. Sanki bu anı bekliyormuş gibi gözleri bir anda aralandı. İrisleri göz bebeklerini yutacak kadar kızıldı. Jeongguk belini kavrayan kolun tutuşunu sertleştirdiğini fark ettiğinde yaşlarla bezenmiş gözlerini aşağı indirdi ve kirpiklerinin altından ona taze bir avmış gibi bakan alfasını gördü.

"Durduramıyorum," Tekrar hıçkırdı ve titreyen dudaklarına bastırdığı elini uzun bir tükürük bağı oluşturarak çekti. "akıyor..."

Taehyung bir süre daha tepkisizce, sadece gözlerini kapatıp açarak eşini izledi. O gerçekten de bir avcıydı. Jeongguk bunu kabullenmişti. Alfa avını parçalamadan önce onunla oynamayı ve pençeleri altında can çekişini izlemeyi seven, acımasız bir avcıydı. Sabrı buradan geliyordu. Uyluğunu yükseltip omeganın bacaklarının arasına bastırdı. Jeongguk ıslak kirpiklerini örtüp kendisini tutamadan, yüksek sesle inlediğinde bunu bir ritme kavuşturdu. Kumaşın ve tenin ıslaklığı müstehcen bir sesi beraberinde getirirken göğsünün ilkel hırıltıları geçen her saniyede daha da yükseliyordu. Taehyung'un bacaklarını saran kumaş ıslanarak koyulaşmıştı. Jeongguk kasıklarının sağ tarafına baskı yapan sertliği hissettiğinde nefesi kesildi.

"Benden korkuyordun."

Jeongguk bir anda kendisini suçlayan kalın, buğulu sesle başını iki yana salladı. Taehyung dizini kalçalarından hayalarına doğru sertçe sürttü.

"Benden kaçmak istiyordun."

Omega minik bir çığlıkla ezilen aletinin ucundan sızdırmaya başladığında histeri krizindeymişcesine, ağlayarak başını iki yana sallamaya devam ediyordu.