°18

35 5 214
                                    

İyi okumalar🧍🏻‍♀️

Oy yorum lutfn 😣✊🏿

...

"Hala şaka gibi geliyor hyunjin."

Fırçasını son birkaç kez kağıdında gezdirip ufak detayları eklerken hoparlördeki telefona karşı konuştu jisung.

"Sanki bir anda gizli kameralar ortaya çıkacak ve biz aptalca o kameralara el sallayacağız. Resmen öpüştük, sevgiliyiz, şaka gibi."

Hyunjin arkadaşının şapşal haline tebessüm ederken konuştu. "Bebeğim açıkçası hiç şaka gibi gelmiyor bana, hatta şükür diyorum yani."

"Yah, hyun! Ne kadar korktuğumu biliyorsun, karşılık alamazsam diye o kadar zaman kabul edemedim bile duygularımı. Çıkıp 'aa minho selam ben sanırım senden hoşlanıyorum ya' dememi bekleyemezsin benden." Sonunda bitirdiği resmini duvarındaki tel panoya asarken devam etti. "Hem bak böyle çok daha güzel oldu, daha iyi bir açılma senaryosu düşünemezdim ki ben. Hayal gibiydi resmen."

Jisungun büyülenmiş gibi konuşması hyunjini tekrar tekrar güldürürken chandan düşen aramayla alelacele çantasına koşmuş bu sırada telefonunu da yere düşürmüştü.

"Ay jisung! Ben chanla buluşacaktım, tam çıkacakken sen aradın ben çocuğu aşağıda unuttum! Yarım saattir konuşuyoruz neredeyse, bittim ben. Bebişim ben kaçıyorum kusura bakma cidden ikinize de aptal gibi davranmış oldum!"

O düşürdüğü telefonu alıp hızlıca evden çıkmaya çalışırken jisung da arkadaşının haline bir yandan gülmek istiyor ancak şaşkınlığından da gülemiyordu.

"Hyunjin saçmalama ne alakası var? Hadi hadi git kapatıyorum ben bekletme daha fazla çocuğu ağaç olmuş aşağıda."

Genelde hyunjin hep ona şapşal diyip duruyordu ancak asıl şapşal oydu. Ondan başka kim yarım saat önce 'iniyorum' dediği sevgilisini aşağıda unutabilirdi ki?

Üstüne bir de hala jisunga açıklama yapmaya çalışıyordu. Jisung ise hyunjinin bu telaşla merdivenlerden dahi düşebileceğini bildiğinden onu daha fazla umursamadan aramayı kapattı. Ardından kenara koyduğu telefonuyla yaptığı resme uzaktan bir kez daha bakmış, hoşuna giden görüntü sayesinde memnuniyetle odadan çıkmıştı.

Kahve almaya mutfağa ilerlerken çalan kapıyla duraksayıp kaşları çatılarak o tarafa yöneldi. Beklediği biri yoktu, en fazla annesinin geldiğini düşünerek kapı deliğinden baktığında gördüğü yüz farkında olmadan tebessüm etmesini sağlamıştı. Kapının ardındaki beden ise ellerini koyacak bir yer bulamadan devamlı ceplerine sokup çıkartıyor, açılacak kapıyı bekliyordu.

Jisungun sonunda kapıyı açmasıyla sahici bir gülümseme sundu ona minho. "Ben geldimm!"

Ardından beklemeden jisungu kolları arasına almış, geri çekilmeden önce dudaklarına ve çenesine bıraktığı öpücüklerle karşısındaki çocuğun utanıp kızarmasını sağlamıştı.

Gözlerini devamlı kaçıran jisungla gülmeden edemedi minho. Çenesinden tutup yüzüne bakmasını sağlarken "Hadi ama jis," deyip çekilmiş, mutfağı bulan adımları jisungu arkada bırakırken "Ben burada sana yardıma geliyorum sen bir öpücükle yüzüme bakamayacak hale geliyorsun, olmuyor böyle." diyerek buzdolabını aralayıp bir şeyler çıkarmaya başlamıştı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 15 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

apocalypse • minsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin