"Çok yoruldum abi, hem mental, hem de fiziken."
"Bende abim."
Çatı katının kapısını zorlayıp açmıştık bir şekilde. Canımız zor şekilde kurtarmıştık, benim sınıfım ise tamamen ısırılmıştı, bizim çocuklardan bazı kişilerde.
Doruk Abi, Necip Abi ve Mert Abi ateş yakmaya çalışıyorlardı. Bizde kenarda onları bekliyorduk.
"Ya oğlum çakmak diye birşey var, biz niye mal gibi elimizle yakmaya çalışıyoruz?"
"Bizde çakmak mı var kodumun Dorukhan'ı?"
"Lan belki var, nerden biliyonda konuşuyon Necip?"
"Ya sus, geçircem tokatı şimdi."
"Tokatı değilde başka birşeyi geçi-"
"Lan susun bi amk."
Mert Abi'nin konuşmasıyla Necip ve Dorukhan Abilerin kavgası kesilmişti, Mert Abi bizim çocuklara dönüp sordu.
"Çakmağınız var mı?"
Herkes sessiz kaldı, sanırım kimsede çakmak yoktu.
Aramızdaki sessiz olan kişi kalkana kadar.
"Al."
Neuer, bazılarımızla iletişim kurardı nadiren. Genelde sessiz birisiydi, Almanya'dan gelmişti ve birkaç kere sınıfta kalmıştı. Yaklaşık 3 senedir falan 12. Sınıfta.
"Sağol."
Mert Abi, Neuer Abi'nin elinden çakmağı alıp çıralardan birini yakmıştı. Daha sonra odunlar yanmaya başladığında hepimiz ateşin etrafına toplandık.
Ben kapşonumu kapatıp yanıma oturan abime sarıldım. Gözlerimden sebepsizce akan gözyaşlarım, abimin gri sweatinde iz bırakıyordu.
"Aramızdan kaç kişi gitti?"
"25, 30."
"Zaniolo gitti, Alioski gitti, Arda gitti, Ahmetcan gitti, ve sanırım Talha Abi'de gitti."
"Başka oldu mu?"
"Hayır, galiba."
"Cenk, nerede?"
"Benim yanımda."
Semih yanını işaret edip sustu. Ben konuştum, zor çıkan sesime rağmen.
"Semicenk. Tayfur Abi sever, hala seviyor mu bilmem ama."
"Canın sağolsun Efe."
Ortamda ki herkes gülmüştü, daha sonra Semih şarkıyı söylemeye başlamıştı.
"Kanar gönlümde, senin elinden."
Daha sonra bazı kişilerde eşlik etmeye başladı.
"Bu yara ağlamakla geçmez böyle."
.
.
.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zombiler Gerçek Değil ):( AlEf
Action"Zombiler gerçek değil Efe." "Bok değil orospu çocuğu, gerçekler bir kere, görürsün yarın virüs Türkiye'ye gelince."