++ : smut başladı demek
- - : smut bitti demekEve döndükten sonra sıcak bir duş almıştık hepimiz. Hava buz gibiydi ve herkesin hasta olma oranı çok yüksekti. Mangal yapmıştık abimin isteği üzerine ve biraz daha futbol oynamıştık. Duştan çıktıktan sonra pijamalarımı giydim eve mutfağa gittim. Metin evine gitmişti birazdan gelirdi. Abim ve Mert abimin odasındaydı.
Hepimize ıhlamur kaynatmaya başladım. Hasta olmayı hiç sevmiyordum. Bu yüzden önlemleri almalıydım. Ben ıhlamuru kaynatırken kapı çalmıştı. Gidip kapıyı açtığımda Metin ıslak saçlarıyla gülümsüyordu. "Sevgilim saçlarını niye kurutmuyorsun !" Diye kızdığımda terliklerini çıkarırken duraksadı. "Ne dedin ne dedin ?" Dediğinde kaşlarımı çattım.
"Niye saçlarını kurutmuyorsun dedim." Dediğinde kafasını iki yana sallayıp içeri geçti ve kapıyı kapadı. "Hayır başka bir şey dedin en başta." Dediğinde gülümsedim. "Ne demişim ?" Dediğinde o da daha çok gülümsedi. "Söyle tekrar duyalım." Dedi ellerini belime atıp. "Sevgilimmm." Deyip ellerimi yanaklarına koyduğumda elinin birini kalbine koydu.
"Sevgilin senin köpeğin olsun söyle." Dediğinde güldüm. Dudaklarına bir öpücük bıraktığımda mutfaktan gelen taşma sesiyle hemen mutfağa koştum. "Ihlamur'u unuttum." Dediğimde ocağın altını kapamıştım. Bu panik halime gülen Metin'le kaşlarımı çattım. "Güleceğine yardım etsene eşek." Dediğimde daha çok güldü.
Ben ıhlamuru bardaklara koyarken o da taşan yeri siliyordu. O sırada içeri abim ve Mert girdi. "Beceriksiz naptın." Diyen abimle kaşlarımı çattım. "Abi sen sevgili yapınca bana kuruldun mu bana mı öyle geliyor ?" Dediğimde gözlerini açtı. "O ne demek abim olur mu öyle şey ." Deyip gelip bana sarıldı. Mert güldü. "Öyle öyle unuttun beni." Deyip Mert'e göz kırptım. Şaka yaptığımı anlasın diye. Abim panikle "Özür dilerim." Dediğinde güldüm.
"Ah benim enayi sevgilim. Gel buraya ben sana yuva olurum." Diyen Mert'le abim dudaklarını oynatıp Mert'e bir şey söyledi Mert kahkaha atmaya başladı. "Dalga geçiyor Barış anlamadın mı ?" Dediğinde abim geri çekilip yüzüme baktı. Ona şirin şirin gülümsediğimde gözlerini kıstı. "Pis kardeş." Dediğinde güldüm.
"Ben sevgilime sarılayım." Deyip Mert'e gitti. Onların bu haline güldüm. Herkese ıhlamurunu verdim ve içeri geçtik. Eğlenceli bir gün olmuştu. Şimdi de herkes sevdiğiyle yan yana oturuyor televizyona bakıyordu. Metin'in telefonu çalınca ona döndüm.
Ofladığında kaşlarımı çatıp kim o der gibi kafa salladım. "Erdem." Dediğinde boğazım düğümlenmişti sanki. "Aç hayatım." Dediğimde sert sesim abim ve Mert'in dikkatini çekmişti. Metin yanımızdan kalktığında elimde olmadan kötü hissetmiştim. En azından yanımda konuşsa içim daha rahat olurdu. Yine de ona güveniyorum.
Hepimiz televizyona bakarken Metin aceleyle içeri girmiş "Benim gitmem lazım." Demişti. Yine bir şeyler saklıyordu. Hiç ondan tarafa dönmediğimde yanıma geldi. "Güzelim sonr-." Dediğinde sözünü kestim. "Daha yeni hallettik zaten problemimizi. Yine aynı şeyi yapıyorsun. Çok mu zor açıklayıp gitmek." Dediğimde kafa salladı. "Haklısın ama acilmiş." Dediğinde güldüm.
"Git Metin." Deyip koltuktan kalktım. Odama giderken arkamdan seslendiğini duydum ama aldırmadım. İçeri girip kapımı kilitledim. Ya sabah iyi akşam kötü ya da bir gün iyi ertesi gün kötüydük. Zaten onu bu kadar yeni kazanmışken ben bile kaybetmekten korkuyorken o hiç mi düşünmüyordu.
Gözlerimden akan yaşlarla yatağıma yattım. Ne kadar kırılmak istemesem de kırılıyordum. Ben de bir insanım sonuçta. Duygularım var. Çalan kapımla sadece kapıya baktım. "Gitmedim güzelim konuşalım." Dediğinde acı bir tebessüm yer aldı yüzümde "Ben söyledikten sonra yapmanın hiçbir anlamı yok." Dediğimde derin bir nefes verdi.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
İkinci Şans (bxb)
FantasiaTanrı onlara ikinci bir şans vermişti. Kullanıp kullanamayacakları meçhuldü. Tek bildikleri birbirlerine duydukları kalp ağrısıydı.